anne etkisi↝9

4.1K 422 142
                                    

Bu zamana kadar hep egoist olarak gördüğümüz, küfürler ettiğimiz, gıcık aldığımız Barış'ın iç dünyasıyla tanışıyoruz bu bölüm;')

İyi okumalar♡

Kendimden Hallice- Böyle Gitme♡

Yüzüme yediğim tokattan çok o an yavaşça süzülen gözlerindeki yaşlar içimden bir şeylerin koptuğunu hissettirmişti. Onu sinirlendirmek hoşuma gittiği için öylesine söylemiştim ama ağzımdan çıkar çıkmaz yanlış olduğunu anlamıştım.

İlk keşkem keşke onu tanımadan yargılamasaydım olmuştu. Kalbini kırmıştım unutturmaya çalışırken onu daha da sinirlendirmiştim. Ve şimdide daha da fazla kırmıştım.

Keşkeler bir işe yaramıyordu hiçbir zaman. Kırılan kırıldığı, kıran kırdığı ile kalıyordu. Ama hatamı düzeltmem gerekiyordu. Annemin bana attığı kızgın bakışları es geçip Berra'nın gittiği yöne koştum. Düzeltmem gereken kocaman bir hatam vardı.

Otobüs durağı görüş açıma girdiğinde otobüs durağının daha da ilerisinde yürüyen Berra'yı gördüm.

Tekrar koşmaya başladım aramızda çok küçük bir mesafe bırakana kadar koştum ve soluklanmadan kolundan tutup onu kendime çektim. Bir anda döndürülmesi ve çekilmesi onu yalpalatırken göğsüme doğru çektim onu.

İtiraz etmesini beklerken sessizce öylece durması beni şaşırtmıştı. Bir süre sonra tişörtümde hissettiğim ıslaklıkla kendime küfürler ettim. Ne kadar aptaldım.

Bir kızı kırmak en son isteyeceğim şey bile değildi. Abime verdiğim sözü tutamamıştım. Bir kızı kırmayacağıma söz vermiştim. Eğer kırarsam da o kalbi eskisinden de güzel bir kalbe dönüştüreceğime söz vermiştim.

Abim...

Bundan beş yıl önce sevdiği her şeyden çok önem verdiği kız ile büyük bir kavga yaşamıştı. Kıza çok kötü şeyler söylediğini geceler boyu ağlayarak defalarca sayıklardı.

Kız bu söylediklerine dayanamayıp kendine zarar vermişti. Abim ondan sonra kahrolmuştu ve kahrolurken bizi de kahretmişti. Koskocaman bir bataklığa düşmüştü. Uyuşturucu bataklığına...

Annemde şimdi benim o bataklığa düşmemem, kötü şeylerden uzak kalmam için bana kendince iyi bir çevre yaratmaya çalışıyordu. Ama ben o çevreyi ellerimle yok etmiştim. 

Göğsümü iten eller ile daldığım düşüncelerden çıkıp başımı hafifçe eğdiğimde kızarmış gözleri ile bana bakan Berra'yı gördüm.

Hafifçe geri çekildiğimde takınmaya çalıştığı umursamaz tavır beni gülmeye itse de yapmamam gerekti. Dilemem gereken bir özür vardı. Abime verdiğim ve tutmam gereken bir söz vardı.

"Ne desem az gelecek Berra. Çok özür dilerim biliyorum seni çok kırdım. Aptal egoistin tekiyim doğru söylüyorsun. Kendimden nefret ediyorum hatta bu yüzden. Çıkamıyorum işin içinden etrafımdakiler çıkmamı engelliyor. Bana hala yardım etmek istiyor musun?"

Berra kirpiklerini kırpıştırıp bana bakarken derin bir nefes aldım. Lütfen bir şans daha ver bana lütfen. Telefonunu çıkarttıktan sonra hızlıca bir şeyler yazıp telefonu bana çevirdi.

Engelini kaldırırım.

Gülümsediğimde okuduğuma emin olup telefonu cebine koydu ve arkasını dönüp hızlı adımlar ile ilerlemeye başladı. Bende yüzümdeki gülümseme ile onun gidişini seyrettim.

Ah kalbini yerim senin Barışş;)

Ne düşünüyorsunuz?

Diğer bölüm görüşürüz bakalım neler olacak♡

anne etkisi | yarı text ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin