.

47 6 2
                                    

(Yağız)"Devam edeceksek burada ki kimse birbirinden sır saklamayacak."
Dedi gözlerimin içine bakarak. O da biliyordu iyi niyetle sakladığımı ama saklamak daha kötüleştirirdi bu günden sonra. Bedenimizi yenileyebildiğimizi öğrenen herkes şaşkındı ama bu şaşkınlığı merak gizledi.  O gece sabaha kadar gizemli kağıdı düşündük. Herkesin gözleri tekrar üzerimdeydi. Ne yapacağımı bilmeden nasıl çözebilirdim ki? Biraz zaman istemekten başka çarem yoktu. Gece bittiğinde düşüncelerimin arasında bir sandal yüzüyordu içinde annemi ve babamı taşıyan. Gözlerim doluyor gibi oldu ve bir sigara yaktım. Sandala hafifçe üfleyerek asıl konuya dönmek istedim. Kağıt, kağıt, kağıt...... Olmuyordu ailem Arbe ise nasıl öldüler düşüncesi beynimi kemiriyordu. Peki ya ölümsüz değilsek derken bunu kendime kanıtladım. Arbeler ölümsüz olsalardı büyük büyükbabam hayalet olmazdı. Kağıda odaklanmaya ihtiyaç duydum ve Yağız'a mesaj attım.

-Her zaman ki yere getir kağıdı.

(Yağız): Tamam.

Hemen hazırlandım. Koşarcasına buluşma yerine gittim. Yağız da çok geçmeden geldi.

"Yardıma ihtiyacım olacak." Deyip Yağız'ı peşime taktım. Eve geldik, Yağız'a ve kendime  annemin beni uyutmak için hazırladığı kokteylden hazırladım.

"Yağız bunlar bizi uyutacak. Seni ziyaret eden akrabamı çağıracaksın."

(Yağız)" Nasıl? Nasıl çağırılır ki?"

"Birbirimizin rüyalarına girerken odaklanmamız yeterli oluyor. Sen ihtiyarın yüzüne odaklan."

(Yağız)" Tamam da ya olmazsa ?"

"Zihninde olacağım bir yolunu buluruz."
Ailemle çok mutluyduk. Çocukken düşünceler boğduğunda annem rahat uyumam için bu kokteyli hazırlardı. Babam da ben uyuyana kadar bana masallar anlatırdı. Bu kadarını hatırlıyorum. 8 yaşıma geldiğimde sadece ikisinin de öldüğünü söylediler. Hiçbir akrabamı tanımamıştım sadece annem ve babam vardı. Tüm akrabalardan uzaktaydık. Bu günlere kadar ailemin nasıl öldüğünü merak ederek yaşadım. Ailemi kaybedince komşumuz  Orhan amca beni yanına almıştı. 18 yaşına bastıktan bir kaç hafta sonra onu da kaybettim. Şimdi ailemin bana bıraktığı mirasla Orhan amcanın evinde kalıyorum. Orhan amca hiç evlenmemişti ve en büyük hayali baba olmaktı. Bu yüzden benimle çok iyi ilgilendi. Yani ailem sadece ortadan kayboldu onları son bir kez olsun göremedim.

ArbeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin