Gizli Prenses

4/Sonra güzelliğime lanet ettim.

Anlamıştı işte her şeyi!

"N-neyi biliy-yorsun ki?"

Korkudan sesimin titremesine lanet savurdum.

"O okula yeni gelen kız?"

Derin bir nefes alıp her şeyi itiraf etmeye kendimi hazırladım. Bu çocuğun bu kadar zeki olması normal değildi.

"Evet o kız beni--"

"Arkadaşın değil mi?!" diye araya giren Jack ile tuttuğum nefesimi şaşkınlıkla bıraktım. Zeki değilmiş. O böyle zannediyorsa böyle zannetmeye devam etmeliydi.

"Haa Alexis mi? Evet o benim arkadaşım."

"Ona kraliyet şarkısını mı
öğrettin? "

"Ne alakası var?"

"Bugün onu mırıldanıyordu. "

"Daha dikkatli davranmasını söylerim."

"Tamam."

Biraz ortamda sessizlik oluşunca ona baktım. Cidden yakışıklıydı ve bunu okulda kullanmasını da çok iyi biliyordu. Duyduğum kadarıyla tüm kızlar ondan bahsediyordu. Tuvalette, ögle arasında kısaca her yerde.

Bense gizlemek için her yolu deniyordum. Çünkü yanıma gelen erkekler güzelliğim için değil ben olduğum için gelmelilerdi. Bunu ilk başladığım okulda çok iyi anlamıştım.

"Güzel olduğumun farkındaydim. Yeni okulumda çok dikkat çekiyordum. Ve bu beni mutlu ediyordu herkes yanıma arkadaş olmak için geliyordu. Ve sonra onunla tanıştım. O kadar kibar biriydi ki iki hafta içinde onsuz yapamaz hale gelmistim. Sonra çikmaya başladık. Beni gerçekten sevdiğini sanıyordum. Koridordan geçerken sesini duymuştum. Benim hakkımda konuşuyordu. Benim ne kadar sürtük ve şımarık olduğumdan bahsediyordu. Ve iki güne kadar benle tüm ilişikilerini keseceğinden. O zaman anlamamiştım.Son cümlenin ne demek olduğunu. İki gün sonra fark etmiştim. Beni sıkıştırdığında. Tesadüf eseri çok zor bir şekilde kurtulmuştum elinden. Ve o zamandan sonra güzelliğime lanet ettim.'

Ben gözlerim dolmasın diye savaş verirken Jack bi anda bana dönüp gözleri parıldayarak konuştu.

"Arkadaşına prenses olduğunu söylemekle ne kadar büyük bir suç işlediğinin farkında mısın sen?"