GAME ON

7

(Avukat Lee telefonla konuşuyordu) Soruşturma ekibi ile mi işbirliği yapıldı?  Kim? Yoksa O Michael Kim mi? Park Mirae mi gerçekleştirdi yazışmayı? ( Avukat Lee'nin kafasında Mirae'nin sorgu odasındaki halini canlandırdı.) Demek öyle... Peki anlaşılmıştır.

Mail olayı gitgide büyüyordu. Polis merkezinin müdürü sinirli bir şekilde ekip liderini ve Hae-in'i odasına çağırır. 

Müdür: Polis memuru olmadığı halde, suçluyu yasadışı şekilde sorguya çekti. Bu da yetmezmiş gibi, ne? Çin'deki ilaç şirketleri ile görüşmüş he? ( derin bir nefes alır) Polis dediğin, yabancı ülkeye vatandaşını satır mı? ( masaya vurur ve bağırarak) Böyle saçma bir şey olur mu!

Hae-in: Özür dileriz

Ekip Lideri Duk-young: Hayır, böyle oldu ama her açtığımız soruşturma engellenince, yapılacak ne kaldı?

Müdür: Çeneni Kapatmayacak mısın? Park Mi-rae olduğunu söylemiştin, değil mi? Hemen disiplin cezası ver ve sessiz sakin bir yere yolla. Tekrar kendi başına buyruk hareket etmemesi için. Anlaşıldı mı? ( Hae-in ve Duk-young karşı çıkmaya çalışır) Çıkın dışarı.

Hae-in: Müdürüm, lütfen.

Duk-Young: Yapamam!

Müdür: Ne dedin?

Duk-Young: Benim ekibim, bu benim sorumluluğumda.

Müdür: Dediğimi hemen yap.

Duk-Young: Yapamayacağımı söyledim.

Müdür: Ekibiniz normallik nedir biliyor mu? Hepinizi dağıtsam nasıl olur? Hayır. Bu kadar konuşmuşken yolluyorsun onu.

Duk-Young: ( Masaya yumruk vurarak) BABA!! ( Elinin acısını hisseder hissetmez yavaşça kaldırır ve elini ovuşturur)

Hae-in: İyi misin Şef Woo?

İçeride işler kızışırken dışarı camdan onları izleyen Sang-ki, Jin Wook ve Heechul olanlar karşısında endişeliydiler

Sang-ki: Ne yapacaklar Mirae Noona'ma?

Heechul: Ekip lideri Woo Duk-young, müdürün oğlumu? 

Jin-wook: Sağır Sultan bile biliyordu bunu. Bu arada Mirae Noona, uzak bir merkeze yollanırsa?

Heechul: Mirae mi sorun şimdi? Tüm ekibi dağıtacağım dedi. Ne diye müdahale etti ki? 

Ayaklanıp arkasını döner ve Mirae'nin arkasında belirdiğini görünce korkar ve bağırır. Fakat Mirae onları duymamıştı. O da tıpkı diğerleri gibi içeride olan bitenlere odaklanmıştı. O an kapıdan Ekip Lideri çıkar ve Mirae'yi fark edince yanına gider.

Mirae içinden Taemin'e saydırmakla meşguldü  " Kim Taemin.." son sözlerini dışından söylemişti "seni şerefsiz!"

Heechul ( üstüne alınarak) : Ben mi?

Ekip Lideri: Ekibi şimdilik korumuş bulundum sanırım.

İçeri elinde çantasıyla Avukat Lee girer " Benim de beklentim o"

Heechul: Sen de kimsin?

Avukat Lee: Tabi, beni bekliyordunuz. ( Herkes şaşkın şaşkın ona bakar)

Avukat Lee ve Mirae yalnız kalabilecekleri bir yere geçerler. Mirae " Şikayet et ."

Avukat Lee: Neyi?

Mirae: Min Yoongi'nin soruşturma ekibi tarafından yakalanmasının sorumlusu olduğumu. Ben de şikayetçiyim. 

Avukat Lee: Bu yüzden geldim buraya zaten. Benim işim, bu olduğu için. Ama..

Mirae: Ama?

Avukat Lee: Yapamam. Siz kendiniz iletişime geçip bizzat maili göndermediğiniz için. Nasıl şikayet edebilirim?

Mirae: Ben de onu diyorum. Neden ben, yapmadığım bir şey için...(duraksar)... Nereden?

Avukat Lee: Haklıymışım. Öyle biri olmadığınızı tahmin ettiğim içi oltayı atmıştım. Siz de kandınız buna. Haklıymışım. Birlikte bir gün çay içelim madem, Dedektif Park Mirae. (Başını öne hafiften eğerek selamlar  ve arkasını dönüp gider.)

Taemin evde etrafı düzenlerken yerde Mirae'nin kelepçelerini bulur " Aptal kız". Taemin biraz hava almak için bahçeye çıkar ve biraz ağaçların arasında dolaşır. Etrafına bakınırken birden mendi bahçesini sulayan bir adam yanlışlıkla hortumu Taemin'e tutar. " Biri olduğunu görmemiştim. Özür dilerim" Yerden hortumu kaldırmaya çalışırken su basıncından dolayı hortum bir sağa bir sola doğru savrulur. " Yine neyi var bunun?" Hortumdaki sular Taemin'in yüzüne doğru boşalmaya devam eder. Adam hortumu kontrol altına almaya çalıştıkça her ikisinin de siya kurban olmasına sebep olmuştu. En sonunda hortumu sıkıca kavrar ve koşarak kendilerinden uzak bir yere taşır. Koşa koşa geri gelir " Ah, çok özür dilerim. İyi mi...?" Kafasını kaldırıp sırılsıklam olduğunu görünce lafını değiştirerek " İyi değilsiniz tabi. Çok üzgünüm. Ne yapabilirim?"

Taemin: İyiyim. Az ıslandım ama, sorun değil.

- Ah! Bir müsaade ederseniz(ceplerini yoklayarak) mendil vereyim...( Mendili çıkardığını sanar ama cebinden nitril eldiveni çıkar) Ah bu değil, bir saniye. ( ceplerini yoklamaya devam eder fakat çıkanlar büyüteç ,şırınga , bir paket de çikolata çıkmıştı. Taemin gülümseyerek)

Taemin: Ben de de olabilir ( elini arka cebine atar ve kelepçeleri çıkartır. Gülerek) Bu biraz garip oldu.

- Polis misiniz?

Taemin: Benzer bir şey. Doktor musunuz?

-Ah evet. Benim de benzer bir şey

Adam, Taemin'i bir şeyler içmek için evine davet eder. Bu teklife hayır demeyen Taemin, adamın evine girer ve etrafı incelemeye başlar. Dikkatini çeken şey çocuk fotoğrafları olur. O fotoğraflara bakarken adam o sırada çay bardaklarını çıkartır.

- Bu sabah alışverişe gitmiştim. Böyle bir şey olacağı içime doğmuş gibi. İyi denk geldi. (Taemin'e gömlek uzatır)

Taemin: Bunu borç olarak alacağım.

Adam üzerini göstererek " o zaman ben de..." Taemin gülümseyerek arkasını döner ve ıslak beyaz gömleğinin düğmelerini çözmeye başlar. 

İkisi de arkaları dönük bir şekilde kuru kıyafetlerini giyerler. Taemin son düğmelerini iliklerken adam Taemin'in ensesine sinsice neşter uzatır. Taemin bir gariplik hisseder ve boyununu saat dokuz yönüne doğru yavaşça çevirir.

-Bir süreleğine boynunuzu....( Taemin anlamamışcasına bakmaya devam eder. Adam gömleğin etiketini tutar ve Taemin'e gösterir. Taemin başıyla onaylar ve adam etiketi neşter ile keser.)

Taemin etiket kesildikten sonra adama doğru döner. Adam elindeki neşteri göstererek" İnsanlar üzerinnde veya herhangi bir plan için kullanmam, endişe etmeyin."

Taemin: Rahatladım. Bu arada, beklediğiniz biri varmış gibi.

- Ah, her zaman beklerim. Yalnız olduğum için. Ben yalnız bir babayım.

Taemin: Öyle mi?

Kalan sohbetlerini çay içerek devam ettirmeye karar vermişlerdi. Taemin çayından bir yudum aldı ve adamın, yüzüne gülümseyerek dik dik baktığını gördü. Taemin adama neden öyle bakıyorsun dermişçesine bir bakış atmıştı. Adam da anlayıp açıklama yapma gereği duymuştu "Sevdiğim için. Her zaman yalnız içtiğimden, böyle biriyle beraber içince seviniyorum. Bildim bileli yan taraftaki ev boştu. Bundan sonra daha az yalnız hissedeceğim. Böylesi de çok iyi tabi."

Taemin: Tabi