No Mercy || DreamNotFound

1.8 ☯ Real villain(s)

Bu bölüm rahatsız edici derecede küfür ve cinsel imâlar içerir.

Bi de bu kitap da yaz yaz bitmiyor aq tamamen bitirmek odaklı gidiyorum şu sıralar çünkü gerçekten sıktı

---

"Aptal..."

Technoblade, evinin camından ormanlık alana cesetleri gömen Dream'i izlerken mırıldanıp sert kahvesinden bir yudum aldı. Aradan geçen birkaç dakikanın ardından beklemeye bıraktığı iksirlerin hazır olduğunu fark ettiğinde oraya yönelip şişeleri iksir sandığına doldurmak için almak istedi fakat odayı dolduran telefon sesi ona engel oldu.

Sıcak kahvesini camın önüne bırakarak komodininin üzerindeki Dream'e ait telefonu eline alıp arayan kişiye baktı. 'Kitten'

Kaşlarını çattı. "George?"

Açmamayı düşündü fakat George'un şüphelenebilme ihtimaline karşı bunun kötü bir fikir olduğunu düşünüp aramayı cevaplandırarak kulağına doğru götürdü.

"G-"

"Neden yaptın?"

Kulağına dolan kırık, ağlamaklı ses onu duraksattı.

"Bunu neden yaptın Clay..?"

Kaşlarını çattı, öğrenmiş olabilir miydi?

"Baştan beri amacın beni kullanmaktı, değil mi? En baştan beri beni sadece Technoblade piçiyle hedefinize ulaşmak için kullandınız."

'Siktir,' diye geçirdi içinden Technoblade. 'Sikeyim.'

"Punz bana her şeyi anlattı, Dream. Ve ne biliyor musun? Ben taraf değiştiriyorum."

Ve çağrının sonlandırılma sesi...

Technoblade hızla telefonu kenara fırlatıp (telefon lan o imansız puşt) merdivenlerden aşağı, giriş katına ilerledi.

Sonunda kapıya ulaştığında kapıyı ardından kapatan, terler içinde kalmış Dream'le yüzünü buruştursa da, bunun doğru zaman olmadığını kendine hatırlatıp endişeyle ona doğru adımladı.

"Siktir-" Dream, arkasını döner dönmez gördüğü bedenle irkilerek bağırdı.

"Kes sesini!"

"Ne var amınakoyayım?"

"Öğrenmiş! George her şeyi öğrenmiş!"

☯

"Wilbur sakinleş.."

Nikita, odada endişeyle dört dolanan Wilbur'u omuzlarından kendine çevirerek durmasını sağladı. "Lütfen sakinleş..."

Wilbur, dolu gözlerini Nikita'nın yüzünde gezdirdi.

"Babam, öz ağabeyim tarafından öldürüldü Nikita ve üstüne üstlük kardeşim ve onun en yakın arkadaşı şu an o katilin evinde! Nasıl saki-"

Nikita, onu omuzlarından tutarak delirmiş gibi sarsan Wilbur'u göğsünden itip sert bir tokat attı.

"B-ben.." Wilbur'un eli acıyla sızlayan yanağını bulurken, Nikita buğulanmış gözleri eşliğinde mırıldandı. "S-sakin olmalıs-."

Onu duraksatıp, zar zor çıkardığı sesini kesmesini sağlayan şey ise kulaklarına dolan gür kahkahaydı.

Nikita, gözleri şokla açılıp ağzı eş zamanda aralanırken az önce ki duygularından eser kalmayan Wilbur'a korkuyla baktı.