BÖLÜM 14

132 12 0
                                    

  Eski hayatıma geri dönmüştüm.Yine okuka tek başıma gidiyordum.Bu sefer Burak da yoktu.Gerçi eskiden de pek yoktu.Eren'i görmemek için evden hemen çıktım.Dün de hiç sesi çıkmamıştı.Babasının olmaması onu çok usullaştırmıştı.Belki de Eren'in bir suçu yoktu ama yine de yanaşmak istemiyordum.

  Okula vardığımda Beren ve İrem beni gördüler.Beren'in beni görmemesi için başka bir yere gitmesini beklerken hiç yerinden kıpırdamadı.Hatta ağlamak yerine gülüyordu.Şaşırmıştım. Belki de güçlü kalmaya çalışıyordu.Ağlayarak ezik bir kız gibi görünmek yerine gülerek güçlü bir kız gibi görünmek istemişti.Ama ben bankımda otururken tekrar ezik gibi görünecekti.İrem gözlerini kaçırıyordu.Her şeyin suçlusu oymuş gibi.Ama suçlu olan o değildi.Bendim.Her şeyi göze almam gerekirdi.Aşk için kızın canından olabilirdim.Onun için en iyisi buydu.

  Sınıfa doğru giderken aniden arkamda Beren belirdi:

-Merhaba Emre.

+Merhaba.

-İyi misin?

+Evett...

-Neden şaşırdın? Sen zaten dememiş miydin bu ilişki hataydı diye. Ama arkadaş olabiliriz deme?

+Tabi ki. Arkadaş olabiliriz.

-Yeni bir başlangıç iyidir her zaman.Zaten tek suçlu sen değilsin. Yani kendini suçlu sandığın için kendini uzaklaştırma.O kaza benim yüzümden oldu.

+Beren, tamam.O konu kapandı.Ama arkadaş olmamız daha iyi.

-Tamam, o zamam.İyi dersler.Bu orada dün söylediğim şey için özür dilerim. Sen o banka laik değilsin.

  Berenle bu konuşma aslında kendimi iyi hissettirdi.Veda edip sınıfa girdim.Sırama oturdum ve ardından Burak da yanıma oturdu.Ters bir bakış attıktan sonra konuya girdi :

-Özür dilerim.O gün için.

+Önemli değil. Sadece arkadaşlarımı seçmem konusumda daha iyi olmam lazım bunu öğrendim.

-Bak ben İrem'i kıskandım onun için.Bir de Berke aklıma girince  iyice saçmaladım.Özür dilerim. Tekrar arkadaş olmak istiyorum senle.

+Bir daha vöyle bir şey olmayacağına söz ver.

-Söz veriyorum.

+Tamam.Tekrar arkadaşız.Bu arada sırf dinleme aletini kurduğun için,bize yardım ettiğin için kabul ettim.Haberin olsun.

-Vicdanım el vermemişti.Bir de bir şey daha var.Ben çok ilginç bir şey öğrendim ama aramızda kalacak.

+Tamam söyle.

-Fatih Bey.

+Ee

-İrem'in babasıymış

+Ne!

  Şaşkınlıkla kalktım ayağa. Bu nasıl olabilirdi?Gerçekten şu son hafta olaylar soluk vermeden ilerliyordu.Miray ve İrem baya kardeş miydi yani? İrem'in senelerdir beklediği babası burnunun dibindeymiş de haberimiz yokmuş. Burak "Sakin ol.Sence bunu ona söylesek mi?" dedi."Tabiki de söyleyeceğiz.O kız yıllardır babasını bekliyo." dedim."Ee nasıl söyleyeceğiz." dedi."Akşam yemeğe götür, hem tekrar birlikte olun hem de bunu öğrensin. " dedim.Kabul etti ve çıkışta yanına gidip yemek teklif etti.İrem biraz burun kıvırdı. O geceden bahsetti ve beni çok üzdün falan dedi.Ama Burak özür dileyip ikna etti.İrem,Burakla beraber eve gitti.

  Beren  de bana baktı "Beraber gidelim mi?"."Tamam." dedim.Beraenle yürümeye başladu.Belli bir süre ikimiz de hiç konuşmadık. Sonra Beren sessizliği bozarak "Erenle nasıl gidiyo? " dedi.Ben de omuz silkerek "Hiç konuşmuyoruz ki. " dedim.Sonra birkaç dakika sessizlik devam etti.Yine ilk adımı Beren attı "İremle Burak da barışcak heralde.". Başını eğdi söylerken. Ben de yürümeyi kestim.Beren benim durduğumu farketmeyip yürümeye devam etti."Artık yeter Beren." dedim.Beren aniden arkasına döndü "Tamam ya tamam.Seni çok sıktım deme.". "Evet! " diye bağırdım yürümeye devam ederken.Sinirle çantasındam kulaklığını çıkardı. Telefonuna takıp şarkı dinlemeye başladı."Beni duymamak  için hüzel bir yöntem. " dedim kendi kendime."Bişey mi dedin? " dedi.Hayır dedim ve dinlediği şarkıyı duyabilmek için biraz daha yakınlaştım.Kulaklığın bir ucunu çıkarıp bana verdi "Al sen de dinle.". Alıp taktım ve o an içime bir şey işlemiş gibi oldu.Kalbim yerinden çıkacakmış gibiydi.Çünkü çalan şarkı Kupa Kızı Ve Sinek Valesi 'ydi.Beren dışından söylemeye başladı.Diğer kulağım açık olduğundan sesini duyabiliyordum.Sonra ben de ona eşlik ettim.Eşlik ederken Beren bana bakıp gülümsedi.İlk başta sessiz söylerken sesi yükselttik.Hatta bağıra bağıra söylüyorduk.Kendimizi o kadar kaptırmıştıkki eve bile varmıştık.Şarkı bitince birbirimize bakıp gülmeye başladık.Duru dışarı çıkıp bize bağırmaya başladı "Ne yapıyorsunuz siz? Sesiniz yankılanıyo!". Sonra yanımıza gelir gelmez bana yöneldi ve tekrar söylenmeye başladı "Sen hala hangi yüzle Berenle dolaşabiliyorsun? Hem ayrılıp onu ağlatıyosun şimdi de gülüp eğleniyosun! Zaten seni hiç sevmemiştim.Ayrılmakta çok doğru bir karar vermişsin. Artık başımıza bela olma! ".Durunun söylediklerini tabiki de umursamıyordum.Birden bizim evden  gürültü gelmeye başladı.Koşarak eve doğru gittim.Arkamdan Berenler geldi.Eren bavulunu almış gidiyordu.Annem bağırıyordu "Artık seni bir daha görmek istemiyorum.Defol git burdan!". Eren koşturarak çıkmıştı evden.Onu durdurmaya çalışmalıydım ama aslında hiç umrumda değildi.Hatta evden gitmesi beni mutlu etmişti.

Annemin yanına gidip neler olduğunu sordum. Anlatmaya başladı "Ona ısınmaya çalışmak için biraz sıcak davrandım.Sonra birden bana bağırmaya başladı.Babamı bulucam ve ondan vazgeçmedim.O beni almaya mutlaka gelecektir.Ve onun yaptığı her şeyi doğru buluyorum falan dedi.Benim de sinirim bozuldu ve kovdum." Aslında annem haklıydı ama babam bu olayı duyduğunda kavga çıkabilirdi.

AKŞAM

  Burak akşamki yemek için hazırlanıyordu.Taksiye binip İremlerin evine gitti.Taksiden inip taksiciye biraz beklemesini istedi.İrem'i aradı:

-Alo,İrem.Ben kapının önündeyim.Hadi çık.

+Ne, kapının önünde misin? Of ya.Niye söylemedin gelmeden önce?

-Niye, noldu? İşin mi var?

+Ya işim yok da Miray ve babası bizde.Yemek yiyoruz. Gel istersen.

-Miraylar mı?

+Evet.

-Tamam kapıyı aç.

  Burak, Mirayların olduğunu duyunca ter akmaya başladı.Ama düşününce hepsinin önünde söylemesi daha iyiydi.İrem aniden kapıyı açtı.Burak yavaş yavaş içeri girdi.Fatih ve Filiz Burak'ı görünce elleri ayaklarına dolaştı."Afiyet olsun." dedim.Filiz Hanım yutkundu sağol derken.Burak "Ben artık dayanamıcam. " dedi.İrem ve Miray anlamsız bakışlar attı. Fatih Burak'ın kolundan tutup arkaya doğru götürürken Burak ittirdi "İrem senin baban Fatih Bey.". İrem ve Miray hala anlamsız bakışlar atıyordu "Ne saçmalıyorsun sen? ".Burak Fatih Beye dönüp "Artık açıklayabilirsiniz." dedi.Tüm gözler Fatih Bey'deydi "Evet. Doğru.Ben İrem'in babası,Filiz de Miray'ın annesi.".Filiz başını vuruyordu.Miray sofradan kalktı.İrem sadece öylesine bakıyordu.Şaşkınlıkla ne yapacağını şaşırdı.Miray koşarak evden çıkarken Fatih Bey'de arkasından koştu "Miray,bekle açıklayabilirim.". Miray biraz daha koştuktan sonra yolun ortasında durdu. "Ne açıklayacaksın ya.Yıllardır annen öldü diye kandırdın beni.".Fatih biraz daha yakınlaşınca Miray kaçmaya başladı. Ama koşarken son sürat gelen arabayı görmedi ve arabaya çarpıp havada taklalar attı...

KUPA KIZI VE SİNEK VALESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin