"Taehyung, hadi sevgilim seni bekliyoruz.""Geliyorum bir dakika." Taehyung elindeki yarısı boş ilaç kutularını bavula atmıştı, ilaçlarını herkesten gizli bir şekilde bırakmasının üzerinden bir ay verdiği zor kararın üzerinden ise 1 hafta geçmişti. Bir ay içinde canından çok sevdiği sevgilisi ile ilk ve son doğum gününü kutlamıştı Taehyung. Harika bir sürpriz ile Seokjin'i mutluluktan ağlatmıştı, kendisi de ağlamıştı ancak onun yaşları mutluluktan değildi.
Kararın üzerinden geçen 1 hafta içinde iş dışında Seokjin'in yanından bir saniye ayrılmadı. Her gittikleri yerde fotoğraflarını çekerek ölümsüz hatıralar yarattı kendine, gülüşünü doya doya izledi. Şimdi şanslarına yılın ilk karının yağmış olmasını fırsat bilerek arkadaşlarıyla birlikte bir kayak merkezine gidiyorlardı. Bavulu kapatarak montunu giydi, şapkasını taktı ve merdivenlerden indi Taehyung. Seokjin ise çoktan hazırdı. Taehyung şirince gülümsedi çünkü neden geç kaldığı ile ilgili bir nutuk dinlemek üzereydi. "Hemen sen sormadan söyleyeyim sevgilim, senin bana çok yakıştırdığın kazağımı bulamadığım için geç kaldım."
"Bulabildin mi bari? Ayrıca onu insan içinde giyme çok yakışıyor."
Taehyung kahkaha atarak montun önünü açtı ve bordo boğazlı kazağı gözler önüne serildiğinde kaşlarını iki kez havaya kaldırıp indirerek sexy olduğunu düşündüğü bir bakış attı. Seokjin ise bu haline göz devirerek elinden tutup evden çıkarmaya çalıştı. Sadece çalıştı çünkü Taehyung olduğu yerde kalırken Seokjin'i de kendine öekerek öpmeye başlamıştı.
Sıkışmamak için 3 arabayla gitmeye karar vermişlerdi.Namjoon Seokjin'in kardeşi Hyejin ile, Yoongi Hoseok ile, Jimin, Jungkook,Seokjin ve Taehyung ise bir arabada geleceklerdi. Şimdi Jungkook ve Jimin kapılarının önünde soğukra üşümemek için birbirine sarılmış halde dururken ikilinin içerde öpüştüğünü duysalar şüphesiz gün boyu dalga geçerlerdi.
Jungkook daha fazla dayanamamış ve bağırmıştı. "Çok sevgili Kim ailesi ya siz kendi rızanızla çıkarsınız ya da ben içeri girerim seçim sizin."Seokjin duyduğu cümlelerle anında ayrılırken Taehyung'un omzuna vurarak bavulunu almaya gitmişti. Taehyung ise bu anlarını bozduğu için Jungkook'a saydırmakla meşguldü, bağırarak karşılık verdi arkadaşına. "Tamam be bağırma çıkıyoruz."
"Çabuk olun artık.
İkilinin bağırışmasına göz deviren Seokjin kocasının elinden tutarak nihayet evden çıktığında Jungkook yine söylenmeden duramamıştı. Böylece 2 saatlik yolculuk Taehyung ile Jungkook'un atışmaları ve Jimin Seokjin ikilisinin onlara gülmeleriyle keyifli bir şekilde geçmişti.
Kayak merkezine geldiklerinde herkes teker teker arabalardan döküldü, bir an önce dinlenmek istiyorlardı. Akşam zaten yemek için bir arada olacaklardı. Bu yüzden önceden yapılan rezervasyonlarda belirtilen oda anahtarlarını alarak odasına çekildi herkes. Çiftlerin ikişerli şekilde kaldıkları odalardan farklı olarak Hyejin tek kız olmamak adına çağırdığı arkadaşıyla kalırken Namjoon tek kalıyordu.
Şimdi ise Taehyunf bavulları kapının kenarına koyarak kendini yüzüstü yatağa bırakmış Seokjin'in gelmesini bekliyordu. Elini sevgilisine uzatarak mırıldandı.
"Gel bebeğim biraz uyuyalım hadi."
"Ama ya bavullar ne olacak?"
"Gel daha bir hafta buradayız hemen yerleştirmemize gerek yok." Seokjin gülerek yatağa tırmanmış ve sevgilisinin kolları arasına girerek gözlerini kapatmıştı. Taehyung burnunu anında kirazlı şampuan kokan saçlara daldırarak ciğerlerine bayram ettirmişti. Normalde meyve kokulu şampuan sevmez ve kullanmazdı ama bu koku kollarında uyuyan adama çok yakışıyordu. Kısa süre sonra yorgun bedenleri uykuya çekilmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saudade | Taejin
FanfictionSevgilim, seni sevmek bir kuşu kafese hapsetmek gibiydi. Varlığıyla insana huzur veren ama özgürce dolaşamayan bir kuş...Ve ben o kuşa zarar veriyorum Seokjin, beni affet ama gitmeliyim. -Kim Taehyung