Kalbi ağzında atıyordu deyimi şüheda için tam da şuan gerçekleşmişti. Kimsesizdi. İçinden kimim kimsem sesin Allah'ım diyordum hep diye geçirdi. Şuan içi kan ağlıyordu. İlk kez yurttan uzaktaydı. Evim dediği bu yer ona yuva olacaktı. Öyle hayal ediyordu. Allahtan avuç avuç hayallerinin gerçekleşmesini istiyordu. Kaan'ın valizlerini yatak odasına koymasını kapının önünde evin girişinde bekledi Şüheda. sanki evin yabancısı gibi. Kendi evine ilk defa geldiği için midir yoksa kimsesizliğinin verdiği etkimidir bilemiyordu? Kalbi pır pır korkudan olduğu belli olan bir çarpıntısı vardı.
Ev yabancı geliyordu, kendisini ilk defa anne babasını kaybettiğindeki gibi çaresiz ve korkak, ürkek hissediyordu.
Nerede kaldı bu Kaan diye düşündüğü anda merdivenin başında kendisine bakanbir çift kahve hareler ile buluştu kendi kahvelikleri.
Çiftte kavrulmuş kahve tadındaydı bu göz teması.
Ufak ve ürkek adımlar ile kocasına yürüdü. Kendisine süpriz hazırlayan Kaan'ın yanına. Hiç konuşmadan Kaan elini tuttuğu gibi ürkek ceylanını kucağuna çekti, sımsıkı sarıldı. Bu kokuya hasretti bayram ettirdi cigerlerini. Çöldeki bedevi gibiydi Şüheda. Susuz ama bir o kadar aşk doluydu. Kervanın başında nereye gideceğini bilmeyen yolunu kaybetmiş kervan başı gibiydi Kaan'ın kucağındayken. Hiç zorlanmadan ikinci kata kendileri için hazırlanan odanın kapısının önünde indirdi Kaan Şüheda'yı.Ellerini tutup gözlerine bakabilmek için hafif eğildi kaan. O gördüğü bir çift kahve harelerde boğulmak istercesine derin derin baktı. Şuan dedi içinden sarılıp sadece yaralarını sarmalamak istiyorum. Gül teninde boğulmak isterken buluyorum kendimi ama dedi yine içinden sen hazır değilken ve sen böyle ürkek ceylan gibiyken bakmam imkansız. Görmekle yetineceğim. Yudum yudum içeceğim gözlerinden dedi. Sanki gözlerinden dediklerini işitircesine Şüheda sımsıkı tuttu elini.
Yavaşça elini kapıya doğru uzattı şüheda arkasından da Kaan'ın itekler niteliğindeki haydi der gibi dokunuşları ile ilerledi.
Odayı açtığı gibi şaşkınlık nidası çıktı. O naif varla yok arası incecik dudaklarından. Gördükleriyle gözlerine inanamadı.
Odalarını seçtikleri mobilyalardan az çok hayal ediyordu lakin bu kadar güzel olmasını beklemiyordu. İçeriye ufak adımlar ile girdi yerdeki gül yapraklarını ezmemeye dikkat ederek.
Hemen arkasından da Kaan girdi. O pek umursamadı güllerin ezilmiş olup olmamasını sevdiği kadın ilk defa evlerinde ve hiç bu kadar mutlu hissetmemişti. İstediği sadece o aşığı olduğu koku deryasında boğulmaktı. Sarılıp uyumak ve o kokunun ana maddesini yanından ayırmak, ayrılmak istemiyordu. Hal ve hareketlerinden belliydi zaten bu isteği. Şüheda'nın yapışık ikizi gibi davranıyor Şüheda ne yöne adımlarsa o yöne ilerliyordu.
Şüheda adımlarını yataklarına yaklaşmasıyla sonlandırdı. Karyolanın üzerindeki kırmızı gül demetini eline aldı. Çok güzel kokuyordu burnuna yaklaştırdığı güller. Kaan'a sarılmak için arkasını dönmesiyle Kaan ile burun buruna geldi. Bu kadar yakınlaştıkları bir iki sefer haricinde olmamıştı. Onlarda da hep şüheda kendini geri çekmişti. Beline dolanan kollar ile kısa süreli nefesini nerden alıp vereceğini şaşırdı. Utandığından kendisini geri de çekmedi. Başını hızla Kaan'ın gögsüne yasladı. Boylarının arasında on santim fark vardı Şüheda bir metre altmış beş santim idi. Kaan ise bir metre yetmiş beş santim idi. Kaan'ın kalp atışlarını dinlemek Şüheda'ya Dünya'daki en güzel şarkıyı dinletmişsin hissiyatı vermişti. Odaya şöyle göz gezdirdiğinde kapıdan yataga doğru uzanan gül yapraklarından oluşan bir yol komidinlerin üzerinde kokulu mumlar ve tütsü yanmaktaydı.
Odaya ayrı bir atmosfer oluşturmuştu mumlar ve tütsü.
Sabah gözlerini açmadan önce gördüğü rüyanın etkisi ile kanter içinde uyandı şüheda. Gözlerini ovuştururken o kadar duygusaldı ki dokunsalar ağlardı. Yatakta tek olduğunun bile farkında değildi. Beraber kokularında kayboldukları sarılıp uyudukları gecenin sabahında yatakta tek uyanacağını hayal etmemişti. Önce rüyasını anımsadı ve içinden eyvah dedi. Adının Karam olduğunu öğrendiği
rüyalarındaki adamın adını mı sayıkladım acaba diye şüpheye kapıldı. Ali adındaki aynı Kaan'a benzeyen çocuğun dışında rüyalarında sık sık gördüğü hamileliğinin bu adamdan olduğunu anladı. Kendi içinde çekişirken iç sesleri kapıdan onu izleyen kocasını görmemişti. Elinde kahvaltı tepsisi tepsideki iki adet kırmızı gülü bahçeden kesip koymuştu Kaan. Karısından önce uyanıp onu seyretmiş biraz sonrasında ona süpriz olsun ilk günlerinde zorluk çekmemesi için yardımcı olmak amaçlı mutfağa girmişti. Girmişti girmesine ama kedisine göre ufak çaplı ama Şüheda'ya göre büyük bir facia bırakmıştı mutfakta. İçeriye yüzündeki Dünya'nın en güzel varlığına bakarmışcasına büyülenmiş gibi bakarak girdi. Uyku mahurluğu Şüheda'sına çok yakışıyordu.Kahvaltı bittikten sonra beraber Şüheda'ın valizini boşaltıp bir güzel yerleştirmişlerdi. Kaan'a gelen isimsiz bir aramayla Kaan herhangi bir açıklama yapmadan evden çıkıp gitmesi Şüheda'yı azda olsa tedirgin etmişti. Açıklama yapmadan gitmesini tuhaf karşılamıştı. Hiç yaptığı birşeyde değildi. Akşama kadar içi içini yediysede aramadı, aramayacaktı da eli kaç kere telefonuna gittiysede aramadan geri bıraktı. Mutfakta Kaan'dan kalan mutfağı temizlerken telefonu çalınca aşırı heyecan yapmıştı. Arayanın Kaan olduğunu düşündüğü içindi bu ama arayan Hacer sultanıydı. Hacer annesinin aramasıyla çok mutlu olmuştu. Bu mutluluğu sesinede yansıyordu. Şüheda'nın sesini duydukça annesi de mutlu oluyordu.
Hacer sultanın sesinde biraz gariplik vardı bu garipliği sezmişti sezmesine Şüheda ama kendisinin söylemesini bekliyordu. Beklediği gibi de oldu annesini anisinin eşi aramış kocasının ölümünden sonra bunca yıllık hasret son bulsun gel artık Hacer dediğini söylediği an Şüheda'nın yüreği sıkıştı. Annesi giderse ya geri gelmezse ne olacaktı bu düşünceler yüreğini bir elin avucuna alıp sıkıp sıkıp bırakıyor gibiydi. Annesinin geri geleceğim cümlesini duyana kadar geçen zaman Şüheda'ya bir asır gibi gelmişti. Biraz daha hal hatır ettikten aonra kapanan telefon ile şüheda iyice kendini yalnız hissetmeye başladı. Yüreğine çöken hüznün sebebi neydi bilmezken yapacak hiç bir işinin olmadığını amladığı mutfaktan çıkıp salona gitti. Kitap sevdasını bildiği için Kaan ona bir kitaplık ve içini her türden roman ve şiir, deneme kitapları ile doldurmuştu. Bu ayrıntıyı yeni fark eden Şüheda eline geçen ilk kitabı eline alıp tekli koltuğa oturdu. Rastgele dedi içinden ikimiz için ne çıkarsa bizim şiirimiz olsun dedi. Çıkan şiiri önce içinden sonra dışından sesli bir şekilde okudu beğenmişti. Şiir güzeldi ama kendilerini anlatıyormuydu orasını bilemedi.Kahve gözleri vardı.
Bakmaya doymadığım.
Her bana baktığında içimi titreten.
Bir adım uzağımdaydı oysa bilmeden.
Kilometreler varmış aramızda, bilmedenSonra fark ettim ki.
Ben hayalimde büyütmüşüm.
Hep hayalimde sevmişim.
Ayrılmışım, küsmüşüm.İyi değilim işte.
Geçmiş bırakmıyor yakamı.
Belki bir dost konuşması.
Belki bir kahve içimi.
Sigaramın bitimi gibi.
İyi değilim arkadaş.
Onsuz hiç iyi değilim.
Son sigaramda bitti.
Bununla onun bitmesini istediğim gibi.
Yine gitti.Hayaldi işte bitti gitti.
Darma duman etti içimi.
Şimdi bir çay içimi bekliyorum gelir diye.Miraç Emel
İyi değilim arkadaş demişti şair ne hissediyordu bunu yazarken diye düşünmeden edemedi.
Şüheda düşüncelere dalmışken Kaan eşinden gizlediği aslında yıllardır içten içe babasının kimleri öldürdüğünü araştırıyordu ve onunla ilgili bir telefon gelince alelacele evden çıkmıştı. O an yanındaki kadınını bile gözleri görmemişti. Arkadaşının kendisine verdiği dosyayla birlikte Yılankale adlı yere sürdü arabasını. Yalnız kalmaya en çokta o dosyada göreceklerini kaldırmaya cesareti yoktu. Yıllar sonra babasının sarhoşken yaptığı hata yüzünden bir kız aynı anda hem yetim hem öksüz kalmıştı. Kimdi o kız çok merak etmişti. Merak etme sebeblerinden biride eşi, Şüheda'sının da yetimhanede yetişmesiydi. Bu yüzden istemişti araştırılmasını. Elindeydi işte iki sayfa çevirse dosyayı görecekti kim olduğunu ama cesareti yoktu buna.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİDEN DİRİLİŞ ŞÜHEDA
Spiritual23 mart 2018 ilk hikayemi kaleme aldım 22 nisan 2018 Spiritüel kategorisinde #93 sıraya girdik 😍😍😍 şükürler olsun -Yoruldum anne yürümekten Sarıldı genç kadın kucağındaki cennet kokulum dediğine, cennetin bütün harelerini taşıyordu oğlan. İçine...