💗15. bölüm 💗

194 12 14
                                    


Merhaba arkadaşlar ben geldim yeni yılın size sağlık mutluluk huzur ve koronasız günler getirmesi dileğiyle yeni yıl hediyesi bir bölüm ile karşınızdayım keyifli okumalar.

Merhaba arkadaşlar ben geldim yeni yılın size sağlık mutluluk huzur ve koronasız günler getirmesi dileğiyle yeni yıl hediyesi bir bölüm ile karşınızdayım keyifli okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(resimdeki erkek Kaan beyimiz)

Sabah güneşin yüzüme ışıklarını saçmasıyla uyandım. Bir yandan şanslıydım odam yaz kış demeden her mevsim güneş gören bir odaydı. Odamı bir kez daha severken Allah'a bana verdiği niğmetlere şükür ederek kalktım banyoya doğru yol aldım. Bamyoda işim bitince odamın köşesinde duran dün gece üzerimdeki bindallıyla bakıştım. Hatırladıkça çok mutlu oluyordum. Elimde değildi anne ve babasızlığın ağır bastığı şu günlerde müdüre hanım ve diğerleri bana hem anne hem baba olmuş. Hayallerimi dahi süslemeyen bir kına gecesi yapmışlardı. Ben mi ben yetim Şüheda ben öksüz Şüheda yetimliğimin verdiği gam yüklü Şüheda ama mutlu Şüheda'yım artık. Kaan girdi gireli hayatıma her gittiğim yere tebessüm götüren ben olmuştum. Hayatım kolay değildi bundan sonra Hacer annem arar sorardı gelir giderdi belki yatıya da gelirdi evime. Gülüşlerim vardı benim herkesin bi anlam yüklediği benim ise nefes aldığım.

Aynı havuza tek nefeste dalıp, yukarı tekrar çıkarak nefes almaya çalışan bir yarışmacı gibiydi benim hayatım. Bu yarışta vazgeçmek nedir bilmem ben. Yorulsamda, pes edecek olsamda vazgeçmem.

'Hep mi güler insan' demeyin. Benim içinde gülmek, telefonun şarjı bitince şarja ihtiyaç duyduğu gibi bir şey. Gülerken enerjimi ve kendimi topluyorum. Benim hayatımda böyle bir şey idi işte.

Bindallının önünde düşüncelere dalmışken ben annemin geldiğini kapımın çalmasından anladım bu saatte annemden başka kimse odama gelmezdi.

Gel dedim kendimde zor bulduğum bir ses ile. Annem elinde tespih üstünde lila renkli çiçekli boydan parçalı namaz elbise ve başında beyaz örtüsü aynı hurilere benziyordu. Yüzüne bakınca yaşadığı üzüntü koyu kahve harelerinden belli oluyordu. Ellili yaşların başında olan annem dediğim bu kadın.
1.65 cm boyunda 90, 95 kilolarında hiç çocuğu olmamış.
Hafif tombul bir o kadar da sıkmalık kırmızı çıkık elmacık kemikli yanaklarıyla, çenesindeki gamzesiyle yılların verdiği ve son öğrendiği olaylarla bükülen beliyle yaşına rağmen hiç kırışıklık göstermeyen nur yüzüyle. Yıllardır bu yurtta bana annelik yapmakta. Boyu tam Türk kadınına yaraşır boydaydı ama abisinin ölümünden sonra sanki daha bir küçülmüştü annem. Acısı büyüktü kocasının ailesi tarafından yıllardır abisinden uzak kalmak zorunda bırakılmış abisiyle en son yıllar önce görüşmüş ve şimdi mi ölüm haberiyle sarsılmıştı.

Bu düşünceler ile hemen gidip anneme sarıldım özleyecektim annemi bu düşünce beni bir an sarstı benim burdaki son günümdü burdan bugün ayrılıp evime mi giderdim bilmiyorum belki necla annemlerde kalırdım. Kaan ike resmi nikahımız olmadan aynı evde kalmak istemiyordum bunun bilincindeydim en azından ne istediğimi biliyordum. Daha bir sıkı sarıldım anneme her sabah annemle kahvaltı ederdik beraber bazenleri okula aç gidecek olsamda uyumak isterdim. Annemde anlayış gösterir okula geç kalmayacağım bir saatte gelip uyandırır ki hemen hazırlanıp okula varabileyim diye. Bunların hepsini özleyeceğim. Ben anneme sarılmış vaziyetteyken koridordan valiz tekerleğinin sesine benzeyen sesler gelmeye başladı.

YENİDEN DİRİLİŞ ŞÜHEDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin