Shoto kafasını kaldırıp önünde duran açık pembe saçlara, mor gözlere, bembeyaz bir tene , cılız denebilcek dercede ince olan vücudun sahibini iğrenen bir surat ifadesiyle süzdü ve içinden lanetler okudu.
Kiri söylenmeye başladı.
"En son robotlardan kaçıp sakalanıyordu. Buraya nasıl geldi hayret ediyorum."
Shoto sinirini dile getirmek istedi ve dudakalarını arlayıp belli belirsiz konuştu, "Geber." .Kız dudakalarını büküp " Hadi ama~ insan sevgilisiyle böyle mi konuşur?" Dedi.
Deku sinirlenip kızın omzuna sertçe çarparak rastgele boş bir sıraya geçti ve çantasını bıraktı.
Kız yere kapaklandı, bunu fırsat bilerek yere dizlerini kenine çekrek otudu ve ayak bileğini tutarak kafasını hafifçe eğdi, "Bak sevgilim arkadaşın bana ne yaptı..."
Shoto umursamaz bir tavırla " bu salak kime sevgilim diyo sabahtan beri?" Dedi.
Mina ise Kiri'nin kolundan tutmuş sırasına doğru gidiyordu. Bir an duraksayıp "Şizofren bu kız ne olacak başka." Dedi ve ilerlemeye devam etti. Deku'nun tam arkasına oturdu ve Kiri'de tam arkasındaki sıraya geçti.
Bakugou hiçte umursuyor gibi gözükmüyordu. Kızın yerde duran eline sertçe basarak Deku'nun önündeki en ön sıraya oturdu.
Kız canı o kadar acımas abile yükses sesle tız bir çığlık attı ve ağlamaya başladı.
Shoto hiçbirşey demden Kiri'nin arkasındaki sıraya oturdu.
(Burda eskiden İida vardı ama ben onu sınıf 1-B'ye aldım. O yüzden artık Uraraka var) Deku'nun girişte tanıştığı kız bu yaptıklarının zorbalık olduğunu söyleyip duryordu. Dili hafif dışarda, yeşil saçlı ve saçları arkadan kurdale gibi birleşmiş bir kız pembe saçlı kıza yerdım etmek için elini uzatıcaktı ki kız snirle hafif bir "Iğh!!" Sesi çıkarıp hiçbirşey yokmuş gibi sınıftan çıkıp gitti.
Mina gözlerini devirip "Oyunculuğundan hiçbirşey kaybetmemiş. Tek eksiği sahne bitmeden rolden çıkıyo olması." Dedi.
Sarı saçlı ve saçının yanında siyah şimşek seklinde siyah bir desen olan bir oğlan "Gerçektende rol yapıyormuş." Dedi.
Birkaç dakika sonra Senseimiceri girdi ve masasına oturdu.
"Ben Shota Aizawa. Kendinizi tanıtabilirsiniz."
Her kafadan bir ses çıkınca sensei bağırdı.
"SIRAYLA."
Sırayla herkes kendini tanıtmaya başladı. Herkes kendini tanıttıktan ve ders başladıktan sonra içeri açık pembe saçlı bir kız girdi. Aizava Sensei buna sinirlendi.
"Dışarı çık ve birdaha benim dersime kapı çalmadan geleyim deme! Çalışa sahasına geç ve bekle."
Kız sinirle kapıyı çarparak çıktı.
Kurbağaya benzeyen kız "Acaba bizi de mi oraya gonderecek? *Kerok*" dedi.
Sensei "Sınav olacaksınız" dedi.
Herkez şok olmuştu ve ne diyeceklerini bilemiyorlardı.
Sensei tüm çocukların şaşkın bakışlarına maruz kalmış bir şekilde,
"Kalan bir kişi atılacak, bu yüzden dikkatli olun."
Arkada mor saçlı bir çocuk " Atılırsak geri girme ihtimalimiz var mı Aizawa sensei?"
"..."
"Yok."
"Hadi herkes çalışma sahasına, sırayla ilerleyin."
Çalışma sahası
Herkes olabildiğince kendini zorluyordu.
Lulu dışında. Yaparken başaracagındna oldukça emindi, bu nedenle kendini hiç zorlamıyordu. Emek sarf etmiyordu.
Sensei bir tabloda sınıf sıralamasını gösterdi. 1. Bakugou Katsuki, 2. Midoriya Izuku, 3. Ashido Mina, 4. Kirishima Ejiro, 5. Tetsutetsu Tetsutetsu(?), 6. Hitoshi Shinsou, 7. Todoroki Shoto... 8,9,10.. Ve sonuncu Leiko Nenuke(Rusça ve Özbekçe iki kelimeyi birleştirip yaptım siz hiç bakmayın soyad bulamadım.).
Mina biraz şaşırmış gibiydi. "Leiko" da neyin nesiydi? Onun adının Lulu olduğunu zannederdi hep. Galiba Lulu sadece bir lakaptı.
Sensei: Leiko Nenuke, Atıldın.
Pembe saçlı kız şaşkındı. Çünkü öğretmenin sadece blörf(?) yaptığını zannediyordu.
EHE. merabalar. İkinci bi kitap yazdım aşkolar bakarsanız mutlu olurum. Bide artık galiba bölümleri şu şekilde parça parça atıcam:
Bölüm ismi*1/?
Bölüm ismi*2/?
Bölüm ismi*3/?Buda kitap UwU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"TELEKINEZI"(Deku Can't Lose His Quirk)
Fanfiction•Smut varsa önceden uyarırım isteyen atlar geçer. •Hikaye artık çoooğh gizemliiiğh TwT. • Hikaye pat diye değişince şok olucaksınız. •Yazım hatalarını ve anlatım bozukluklarını es geçin. Çünkü Muhabbet Kuşları bile benden daha iyi türkçe gonuşabiliy...