Kitabı son 2 bölüm atıp bitirmeye karar verdim. Çünkü yarım bırakılmış kitaplardan nefret ederim.
Midoriya uzun süredir kendini izleniyormuş gibi hisetmiyordu. Çünkü artık şun
u fark etmişti, fotoğrafların çekilmelerindek aralıkları git gide artmıştı(Basım tarihleri pekte yakın değildi yani anlıyosun dimi bro), yani fotoğrafı çeken her kimse yavaş yavaş zaten fotoğrafları çekmeyi kendiliğinden bırakmıştı.
Özel fotoğrafların olduğu sayfalar sonradan eklenmişti ve ayrıca yapış yapışlardı. Yani onları sonradan sludge villain eklemişti.(başta anlamaman garip kanka)
Amacı Midoriya'yı paniğe sokup odasında başka birinin kalmasını sağlamaktı. Izuku zaten önceden kurtulduğu için kısa sürede kurtulabilirdi ama hiç bilmeyen biri kolay av olurdu.(ya sadece senin öyle düşünmeni isyemişse:D? Şeytana papucunu önce ters giydirir, elli liraya düzeltirim ben.)
Zaten yakın zamanda yeniden kahraman şirketlerinde stajyerlik yapacaklardı ve Midoriya, Torino'nun ona atacağı fırçayı aklından çıkartamıyordu.(Aynen stain senin yüzünden bize şeeti zaten. Bende sinirliyim sana)
Geçen sefer Stain, Midoriya'yı kurtardıktan sonra ufak bir bayılma numarası yapıp ortadan tüymüştü.(ne bekleyebiliriz ki zaten, numaraları bile ucuz.)
Kesin Torino önce "Derste öğrenmene rağmen nasılda ölü bir villain'ı bağlamazsın?! Eğer numara yapıyorsa numaradan sonra her an kaçıp gidebilir!!" Tarzında bir laf edip sonradan eline süpergeyi alıp Midoriya'yı eşek sudan gelene kadar haşlayacaktı.(bitanede benim için bur Torino ab)
***
Midoriya defterde yazanlar hakkında düşünmeye başlamıştı. Doktorun ona özgünlüksüz dediği anı biliyorlardı. Izuku'nun evi 6. Katta değildi, 17. Kattaydı onu sallamışlar. (Evet sallamıştım) Midoriya ve All might'ın aralarındaki bağı net şekilde kanıtlarla beraber biliyorlardı.(Evet bilmeyen mi kaldı aq)
Hepsini geçtikte, Black Whip ile yaptığı hamağa kadar biliyorlardı. Başka bişey bilmelerine gerek bile yoktu, onu söyleseler, hatta sadece Black whip ve hamak kelimelerini aynı cümlede kullansalar Midoriya tak diye kalpten giderdi. çünkü her black whip ile oynadığında penceleri, perdeleri ve kapıyı kapatır, anahtar deliğini tıkardı. O derece gizli çalışırdı Midoriya. (Cokta gizli değilmiş)
Biri "napıyon lan" dese yerinden zıpalardı. O yüzden yakalanmamak bir numaralı prensibiydi.(hm hm prensip evet ondan)
Black whip'in isabetini ayarlamak için black whip ile kalem tutup yazı yazdığı zamanlar bile vardı. Ayrıca hangi manyak özgünlüğünün eski kullanıcısının özgünlüğünü kullanıp salıncak kurar ki? (Tabiki Midoriya.)
Her düşündüğünde kendine %1'lik bir smash çakıp hayatına kaldıği yerden devam ediyordu. Yoksa içindeki his bir türlü gitmiyordu.
***
Midoriya, Asui'nin dürtmesiyle uyandı. "Kero kero, Midoriya-Chan. Gym'e gidiyoruz. Kalk."( yeni uyanmışımdır: ANAN AVRDN SKTTIRME LN)
Sırasından kalkıp soyunma odasında üstünü değiştirdirmeye gitti. Herkes toplanıp boy sırasına(Mineta en önde yere düšüş üzüm tanesi gibi duruyo yazık Jsmksjio) dizildikten sonra Sensei hepsine teker teker kağıtlar dağıttı. Midoriya yine Guran torino ile gidicekti. Todoroki Babasının ajansına, bakugou bes Jeanist ve şahsi ve özel tarağının yanına giderken Asui gemi mürettebatının yanına dönücekti. Mineta bu sefer ev temizlemek istemediğinden rasgele bir ajansa gitmişti. (Diğerleri skimde değil ne bk yerlerse yesinler)
***
Tüm öğrenciler tekrardan stajlarına döndüler. Bakugou saçlarınının orjinalliğini yine kaybetti. Asui güverteyi silmekle meşguldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"TELEKINEZI"(Deku Can't Lose His Quirk)
Fanfic•Smut varsa önceden uyarırım isteyen atlar geçer. •Hikaye artık çoooğh gizemliiiğh TwT. • Hikaye pat diye değişince şok olucaksınız. •Yazım hatalarını ve anlatım bozukluklarını es geçin. Çünkü Muhabbet Kuşları bile benden daha iyi türkçe gonuşabiliy...
