Mucize

3.7K 115 15
                                    

Hale'nin Ağzından

Okul bitmişti ve Sinem ile çok dolu olmayan bir kafeye gelmiş ve kahve içmeye başlamıştık. Beş dakikadır konuya girmek için kıvranıyordum ama bir türlü ağzımı açıp iki cümle edemedim.

"Söyleyecek misin artık Hale? Bana her şeyi söyleyebilirsin biliyorsun, ben sana neler neler anlattım! Çekinmene gerek yok!"  diyerek isyan eden Sinem ile derin bir nefes aldım.

"Bu söylediklerim aramızda kalacak." dedim sonunda konuya girmeye karar vererek.

"Tabii ki." dedi başını aşağı yukarı sallayarak. "Anlatacak kimsem yok zaten, tek arkadaşım sensin."

Güldüm ama saniyelik, zordan bir gülüştü.

"Bir sevgilim olduğu konusunda haklıydın. Ama daha çok yeni. Çok çok yeni."

Gözlerini belertti ve kafasını benimkine yaklaştırdı.

"Sonunda! Ömrünün sonuna kadar bekar kalacaksın diye korkuyordum! Şimdi hemen eniştemi bana en ince ayrıntısına kadar anlat."

"Pek onaylamayacağın biri." dedim biraz çekinerek.

Sinem, "T-rap mı seviyor yoksa?" diye sorduğunda gülümsedim.

"Hayır."

Derin bir nefes verdi.

"T-rap sevmediği sürece onayımı almaması için hiçbir neden yok."

"Öğretmenimiz olsa bile mi?" diye sorduğumda birkaç saniye yüzüme boş boş baktı.

"Ne?" diye sordu anlamaya çalışarak.

"Lütfen ikimiz hakkında da kötü düşünme. Kalbinin kimin için çarpacağını bilemiyorsun. Kötü biri olmadığımı biliyorsun değil mi Sinem?"

"Biliyorum ama..."

Sözünü kestim.

"O da kötü biri değil. Sadece sevmemesi gereken birini sevdi, o kadar."

Bir dakika boyunca cevap vermesini bekledim.

"Kim o?" diye sordu yüzüme bakarak.

Bütün cesaretimi toplayıp bir çırpıda söyledim.

"Kerem Hoca."

"En azından manyak matematikçi değil." dediğinde gönül rahatlığıyla gülümsedim.

"Bunu onayladığımı düşünme hemen." dedi gözlerini belerterek. "Hâlâ çok sorum var."

"İstediğini sor, cevap vereceğim."

"Nasıl oldu? İlk o mu söyledi, ne dedi, ne zaman dedi?"

"Geçenlerde Can ile anneme hediye bakmak için alışveriş merkezine gitmiştik. Orada Kerem Hoca ve kız kardeşiyle karşılaştık. Nasıl olduğunu anlamadan Can ve Kerem Hoca kanka oldu ve dördümüz birden bire kendimizi hamburger yerken bulduk."

Sinem tebessüm eder gibi oldu.

"Artık bildiğime göre isminin yanına 'hoca' getirmene gerek yok."

Yüzümü büyük bir gülümseme kapladı.

"Tamam, bundan sonra sadece ismini söyleyeceğim o zaman."

Başını 'devam et' der gibi salladı.

Devam ettim.

"Can ve Kerem tanıştıktan birkaç gün sonra Can tutturdu, "Kerem abi bana resim yapmayı öğretecek, evine gidelim!" diye. Ben de sussun diye ve biraz da istediğim için, Kerem'i aradım."

DefterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin