Defter

Rüya +18

Derin bir nefes alıp burnumu dayandığım saçları kokladım. Hale'nin koyu kumral saçları göğsüme dağılmıştı ve bu, görüp görebileceğim en güzel görüntülerden biriydi. Kafasını kaldırıp bana baktı, ela gözleri uykuluydu. Bana küçük bir tebessüm gönderdi ve başını göğsüme geri koydu.

Kalbim gümbür gümbür atıyordu, uzun süredir evli olmamıza rağmen hâlâ ilk günkü gibi hissediyordum, ne tuhaftı!

Ellerimle saçlarını okşamaya başlayınca bir elini göğsüme koydu. Yüzüğü parlıyordu, elini alıp öptüm.

Gözlerini açıp bana baktı, şirin şirin gülümsedi. Yeni uyandığı için boğuk çıkan sesiyle konuştu.

"Günaydın."

"Günaydın Hale'm."

"Şey, Kerem?"

"Söyle ela gözlüm."

"Benim canım şey istedi..."

"Ne istedi?"

Cevap vermesini beklerken ellerimle saçlarını ve boynunu okşuyordum. Bunun için, küçücük bir temas için çok beklemiştim.

"Seni." demesiyle üstüme çıkması bir olmuştu. Hafif şişkin karnını görünce aklım başımdan gitti sandım. Elimi karnının üzerine koyup içindeki minik canı hissetmeye çalıştım.

"Hale, bizim bebeğimiz mi olacak?"

Kıkırdayıp elini, elimin üstüne koyup okşadı.

"Evet, şaşkın. Adı bile var hatta, cinsiyeti ne olursa olsun Umut koyacaktık, unuttun mu?"

Beklentili gözlerle bana bakarken zar zor yutkundum. İçim sevgi ve şefkatle dolmuştu. Bizim, adı "Umut" olan bir bebeğimiz olacaktı. Hale'nin ve benim bebeğim. Sevdiğim kadından baya baya bebeğim olacaktı ha?

Hale beklemekten sıkılmış olacak ki üstümde kıpırdandı. İşte o an üstüne bakma fırsatı bulmuştum.

Göğüslerini saklamakta başarısız olan askılı, saten bir üstün altına takımı olan, saten bir şort giymişti. Bacakları olduğu gibi meydandaydı ve üstümde ata biner gibi oturuyordu.

Ona yavaşça yaklaşmaya başladığımda ikimizin de göğüsleri gümbürtüyle inip kalkmaya başladı. Isırmaktan kızarttığı dudakları "Gel beni öp" diye bağırıyordu. Eh, isteklerini yerine getirmek lazımdı.

Öyle hızlı atılıp dudaklarına kapandım ki kollarımda titredi. Önce alt dudağından başladım emmeye. Emdikçe şeker tadı geliyor gibiydi, aklımı kaybedecektim!

Alt dudağını bırakıp üst dudağına geçtim ve öperken minik minik ısırıklar bıraktım. Daha fazla dayanamayıp dilimi ağzından içeri soktum. Dillerimiz çalıştığında usulca inledik.

Öpüşmeye devam ederken elleri saçlarımı okşuyordu ve kendini hafifçe bana sürtmeye devam ediyordu. Kadınlığını kasıklarımda hissetmek soğuk duş etkisi yaratmıştı ama sakinleşmeye niyetim yoktu.

Zorla ayrıldığımız o küçük aralıkta uzanıp üstündeki pijamayı aceleyle çıkardım. Siktir, sütyen gitmemişti ve şu an göğüsleri olduğu gibi ortadaydı!

Gördüklerimi idrak etmek için biraz bekledim ama gözlerimi göğüslerinden çekemiyordum! Bembeyazdılar ve uçları şeker pembesiydi, dolgunlukları da cabasıydı!