#7#

2.8K 159 48
                                    


Heijin'in ağzından

Dışarıya çıktığımda tek başıma olmam birazda olsun kafamı dinlememe yardımcı olmuştu.

Köşkün arkasında uzanan patikadan yürüyordum. Arkamdan arabanın geldiğini hissettiğimde yavaşça kafamı çevirip arabaya baktım.

Siyah ve camları filmli olan lüks bir arabaydı.

Arabanın yanımdan geçip gideceğini düşünürken durmasıyla şaşırmıştım.

Sanırım adres sorucaktı.. ama bir sorun vardı ki bu yol ormanlık bir alana çıkıyordu.

İçimi ne kadar kötü bir his kaplasada  arabayı takmayarak yürümeye devam ettim.

Arabanın kapısının kapanma sesiyle iyice korkmuştum. Şuanda geride dönemezdim. Sadece önüme bakarak yürüyordum.

My: HEİJİN!

Tanıdık sesle olduğum yerde kaldım. Bu sesi daha önce duyduğuma eminim ama çıkartamıyordum bir türlü.

Arkamı dönmemle ikinci şoku yaşadım.

My: Sonunda buldum seni

A-ama bu adam nasıl olurda onca seneden sonra beni bulabilir.

Hj: S-senin burda ne işin var!

My: Ahh benim tatlı yiğenim. Büyüyünce aynı annen Heran'a benzemişsin.

Hj: O pislik ağzına annemin adını alma!

My: O kadar yıl geçmesine rağmen beni bir kez görsen bile unutmaman gözlerimi yaşarttı doğrusu. Annen kadar güzel ve hırçın olmuşsun.

Bunu söylerken bana yaklaşmasıyla bende adımlarımı geriye doğru atıyordum.

Hj: Yaklaşma bana! Sen psikopat delinin tekisin!

My: Annende öyle diyordu ama en son babanın gözleri önünde öldürdüm.

Gözlerimden bir yaş süzülmüştü. Kim bilir nasıl acılar çektirmişti anneme.

My: Babana yaptıklarımı duymak bile istemezsin.

O konuşmaya devam ederken fırsat bu fırsat diyerek ormana doğru kaçtım.

Arkama bile bakmazken sadece delice bağırışını duyuyordum.

Yeterince koştuktan sonra büyük bir ağacın dibine çökerek ondan saklanmıştım.

Birisini aramak için elimi cebime attığımda bir kez daha lanet okudum. Çünkü telefonu odada bırakmıştım sözde yarım saat içinde dönecektim.

My: Benim küçük yiğenim Mingyu amcasıyla saklambaç mı oynamak istiyormuş.

Nefesimi düzene sokamadığım için ses çıkmasın diye elimi ağzımla kapattım.

My: Hımm.. elma dersem çık armut dersem öldün prenses haha

Tanrım ben nasıl bir ortama düştüm böyle?

Günahım neydide olaysız bir günüm geçmiyor?

My: 1...2...3... ARMUT!

Boynuma saplanan soğuk ince iğneyle sanırım ölmüştüm. Çünkü gittikçe bilincimi kaybetmeye başladım....




Taehyung'un ağzından

Th: Hyung ben gidiyorum

Nm: Taehyung sakin ol nereye gideceksin bu saatte?

Th: Hyung nasıl sakin olayım biz burda otururken Heijin ya tehlikedeyse ya ona bir şey olursa ben ne yaparım?

Yg: Olum Jungkook bile senin kadar endişelenmiyor sanane sen kendi karınla ilgilensene baksana ortalıkta yok.

Th: Sejin Iseul nerde?

Sj: Çok sıkıcısınız deyip odasına gitti.

Th: Tamam ben ona bir bakayım.

Tam gidecekken Jungkook yanıma gelip fısıldayarak konuştu.

Jk: Hyung sende kızın üstüne fazla gitme

Th: Haklısın sanırım onu da boş yere suçladım.

Elimi omzuna koyarak hafif patpatlayıp gülümsedim.

Merdivenleri tek tek aşarak yukarıya çıktığımda uzun koridordan geçerek en sondaki bizim için ayırtılan odaya girecektim ki kapının açık olduğunu farkettim.

Iseul pencereden dışarıya bakarak hararetli bir şekilde konuşuyordu.

İster iştemez bende konuşmasına kulak misafir olmuştum.

Is: Sana yardım ettiğimi kimse bilmemeli
...
Is: Gerisi sana kalmış kızı arıyordun zaten ben sadece yerini söyledim
...
Is: Tamam parayı anlaştığımız gibi yatırıcam hesabına
...

Son konuşmasınına kadar neden bahsettiğini anlamamıştım

Is: Heijin bu aile için artık silinmeli onu yarın ayarladığım gemiyle göndereceksin
...

Ne kadar sinirlensemde ona belli etmeden sessizce yapmalıydım bu işi.

Is: Siz şimdilik benim dağ evinde kalın yarın sabah erkenden limana gidersiniz.

Bahsettiği dağ evini biliyordum. Daha önce beraber gitmiştik. Ne kadar istemesemde ipler onun elinde olduğu için mecbur gitmiştim.

Telefonu kapattığında biraz geriye çekilip sesli bir şekilde içeriye girdim.

Is: Ah sen mi geldin canım

Th: Evet. Yanımızda olmadığından merak ettim.

Pencereden uzaklaşıp yanıma gelerek kollarını boynuma dolamıştı.

Is: Hımm sen beni mi merak ettin

Bunu söylerken bir yandanda parmağıyla yüzümü keşfe çıkıyordu.

Onu kendimden ayırarak konuştum.

Th: Ayrıca şirkete gideceğimi söylemek için geldim.

Is: Bu saatte neden şirkete gidiyorsun saat sekiz oldu.

Th: Yarın sunum vardı ben onu tamamen unutmuşum bugünde şirkete gitmediğim için hazırlamayı unuttum.

Is: Bende bu akşam bir şeyler yaparız diye düşünüyordum

Th: Malesef canım bugün sabahlamam gerekiyor.

Is: Jimin senin ortağın değilmi neden tek başına yapıyorsun onca işi

Th: Aa onun gelmediğini kim söyledi beraber gidicez karıcım

Taehyung şimdi sıçtın işte inşallah Jimin bir pot kırmaz. Yoksa her şey dahada boka saracak.

Umarım Heijin'e bir şey olmamıştır. Ona bir şey olursa kendimi asla affetmem.





(LEE MİNGYU)

Üzgünüm dostum ama bu hikâyede kötü karakter sen olacaksın 🍭

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üzgünüm dostum ama bu hikâyede kötü karakter sen olacaksın 🍭

Kdrama izleyenlerin çoğu bu adamı bilir. Bilmeyenler için goblin deki baş karakter canlarım. 🍭

Oy sınırı koymuştum bir önceki bölüm için oy atan herkese teşekkür ederim bebekler.❤❤

Sizi daha fazla bekletmek istemediğimden hemen atayım dedim. Öpüldünüz aşkolar💜💜

Bu bölüm içinde aynı performansı bekliyorum dostlarım😉

MY BOSS KİM -2 /KTH/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin