Ağlamaktan başım ağrıyordu artık. Güçlerim olsaydı Chris'i öldürecektim. Lydia'nın odaya girmesiyle hemen ayağa kalktım. Belki bir haber çıkardı. Lydia iç çekerek yanıma oturdu. Gözlerim belki de morarmıştı.. Kaldıramıyordum bu kadarını, onun gitmesini istemiyordum. Sevdiğim adam gidiyor ve ben buna engel olamıyorum. Ne kadar iğrenç. Lydia ses çıkarmadan beni kaldırdı. Kolumu tutup bir yere girdi. Demirlerin arkasından Derek'i gördüğümde elimle ağzımı kapattım.
"Betty..." koşarak elini tutmaya çalıştım. "Ağlama Betty.. Dayamıyorum lütfen ağlama..." elini dokunmuştum, bu bile güzel hissettiriyordu. O bir kurttu, burada nasıl yaşayacaktı? Polisler buraya gelirken konuşmaya çalıştım.
"Seni seviyorum.. Bunu unutma olur mu?"
"Bende seni seviyorum sevgilim..." ağlayarak buradan çıktık. Nereye gidiyoruz bilmiyorum sadece kulaklıkla slow müzikler dinliyordum.. Bir eve geldiğimizde aşağı indim. Sanırım Allison'ın eviydi. Bizi babası karşıladı, sadece yere bakıyordum.
"Bu arkadaşımızın neden morali bozuk bakalım?" benden bahsediyordu.
"Baba.. Onun sevgilisi hapishaneye girdi..."
"Umm, çok üzülmüş olacaktır. Bana olaydan biraz bahsederseniz size yardımcı olabilirim." kafamı hemen kaldırdım. Gülümseyerek bana bakıyordu. Eve girdik, Allison ve Lydia konuşuyordu. Ben ise bir odada bekliyordum.. Seni şimdiden özledim Derek, çok özledim.
İki hafta sonra...
Dereksiz bir sabaha daha günaydın dedim. Burada olsa bana belimden sarılacaktı.. Bana iki haftadır kimse sarılmıyor, kimse bana bebeğim demiyor.. Sana çok alıştım Derek, lütfen geri gel. Rutin işlerimi halledip salona indim. Televizyon açıp boş boş oturdum. Derek yokken en çok söylediğim şarkı çıkmıştı. Dinle beni bi' ... Kapının çalmasıyla hiç düşünmeden açtım, belki Derek'tir. Ama yine hayal kırıklığına uğradım. Bizim takım gelmişti. Kapıyı kapatacakken ayağı araya koydular. Kapıyı açık bırakarak içeri gittim.
"Bu akşam bir konsere gidiyoruz ve şarkıyı sen söyleyeceksin." dedi Lydia. Anlamaz bakışlarla onlara bakıyordum.
"Şimdiden hazırlanmaya başla, yeni kalkmışsın ve öğlen oldu." Öğlen olmuş mu, neyse saatin bir önemi yok. Kızlar makyaj malzemelerini getirip hemen başladılar. Şarkı söylemeyeceğimi gayet iyi biliyorlardı.
*
Akşam olmuştu, kıyafetimi giyinip çıktık. Derek'i düşündükçe gözlerim doluyordu. Lydia'ya ağlamamam için söz vermiştim. Ne yaptılar ne ettiler beni ikna etmeyi başardılar. Geldiğimizde etraf baya doluydu. Lydia koşarak beni sahneye itti. Herkesin ağzından sonunda sesleri geliyordu.
"Geç kaldım özür dilerim.."
İlk olarak bu şarkıyı söyleyecektim.. Benim için önemli iki şarkıdan ikincisiydi. Kendimi şarkıcı gibi hissettim. Bizimkilerin moralimi düzeltmek için yaptığını biliyordum. Ama ne olursa olsun Derek olmadıkça mutlu olamıyordum. Bu bir gerçekti.