10. Bölüm "Pamuk Şeker Alalım Mı?"

166 11 51
                                    

Bölüm Şarkısı: Yıldızlara Bak

İyi Okumalar...

***

DÜNYA MARAL...

"Ya seni yerim!"

Ben söylemiştim değil mi? Ne kadar mal olduğumu bu sözü söyledikten sonra anlamış olmalıydınız. 

"Ne?" dediğinde dudağımı ısırdım. "Şey..." diyerek sustum. Devamı gelmiyordu. Utanmıştım böyle söylememeliydim belki de. 

"Şey ne?" diyerek gözlerime baktı. "Bir şey demedim farz et olur mu, sen bir önceki konuya geri dön." 

"Öyle olsun bakalım dönelim o konuya." diyerek rahatlamamı sağladı. Gözlerimi kapattım birkaç saniye. Rahatlamak için. Sonra açtım. Özgür ne yapmaya çalıştığımı çözmeye çalışıyor gibi bakarken güldüm. 

"Tamam öncelikle bugün benim gibi geçirelim." 

Kaşlarını çattı. "Neden önce senin gibi geçiriyoruz günümüzü acaba?" 

"Çünkü ben bir hanımefendiyim ve sen bana öncelik göstermelisin." diyerek kollarımı göğsümde birleştirdim. 

"Allah Allah sen ve hanımefendi olmak?" diyerek bana bakmayı kesti.

"Ne? Hanımefendi olmadığımı ne zaman gördün acaba?" diye kızdım. Bedenini bana çevirdi. "Benimle inatlaşıp durmandan."

"Bir kere senin yüzünden oluyor inatlaşmamız." diyerek önüme döndüm. 

"Ben ne yaptım?!" diye sordu kızarcasına. Ona döndüm ve "Öküzlük!" dedim. Şu anki durumumuz aslında o kadar saçmaydı ki! Nereden nereye gelmişti konu ya?

"Konu buraya nasıl geldi şimdi?" diye sordu Özgür benim gibi düşünerek. Bir anda kahkaha atmaya başladım. Özgür de kaşlarını çatmış beni izliyordu. "Şimdi ben ha bire senin gibi gülmeyeceğim dimi?" diye sorduğunda kahkahama kahkaha eklendi.

"Hayır tabii ki. Bak nasıl olacağını anlatayım sana."

Başını salladı. "Ben boş bir günümde ne yaparsam onları yapacağız. Mesela bildiğim çok güzel bir yer var orada kahvaltı yapmakla başlayabiliriz." diyerek ayağa kalktım. Onun ayağa kalkmadığını fark ettiğimde ise elinden tutup kaldırdım.

"Hadi gidelim." diyerek çekeledim. Sağa doğru çekelemeye çalışıyordum. Bir anda beni kendine çekerek "Araba o tarafta değil." dediğinde ben yakınlığımızdan donup kalmıştım. 

Ters yöne doğru sürükledi beni. Ben de ona ayak uydurmaya çalıştım. El eleydik hala. Sahi nasıl bir cesaretle tutmuştum elini. 

Arabanın yanına geldiğimizde elimi bıraktı ve arabanın kilidini açtı. Yan tarafına geçtim arabanın ve arabaya bindim. Kemerimi taktım ve arabayı çalıştırmasıyla yol tarifine başladım.

ELİF GÜNAY...

Gözlerimi kapatmış müzik dinliyordum sessizce. Okulda olmanın en güzel yanı Akgün'ü daha fazla görüyor olmamdı sanırım. Aslında ders boyu görmüyordum ama işte sonrasında beraber oluyorduk. 

Bir anda yanıma oturan şahısla gözlerimi açtım. "Selam." dedi Akgün. Ben de "Selam." dedim. 

"Ne yapıyorsun bakalım?" diye sordu. Gülümsedim ve kulağımda duyulan müziği kapattım. "Müzik dinliyordum." dedim. Buruk bir şekilde gülümsedi.

"Ne dinliyordun?" diye sordu. "Yıldızlara bak." diye cevapladım. 

"Güzel şarkı." dedikten sonra sustu. Ben de gülümsemiş kulaklığın tekini ona uzatmıştım. Bir an dondu kaldı. Ben de kendimden böyle bir şey beklemiyordum ama beraber dinlemek istiyordum. 

Gecenin ParıltısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin