Bölüm Şarkısı: Senle Ben
İyi Okumalar...
DÜNYA MARAL...
Anın etkisiyle kapadığım gözlerimi yavaşça araladım ve Özgür'e baktım. Sesi de en az kendisi kadar etkileyiciydi. Ortamdaki tatlı gerginliği ,en azından benim için olan gerginliği , gidermek için kinayeli bir şekilde "Sesin fena değilmiş." dedim ve gülümsedim. Onunla böyle bir an yaşayacağım aklımın ucundan bile geçmezdi. Bu yüzden bu anın her ayrıntısını hafızama kazıyordum.
Gitarını koltuğun yanına bırakıp bedenini bana çevirdi ve "Senin de fena değilmiş." dedi. Koltukta oturuşumu değiştirip içimden geldiği gibi konuşmaya başladım. "Bugün bambaşka biri gibiydin. Daha doğrusu sen gibiydin. Bambaşka dedim çünkü bana hiç gerçek seni göstermedin. Açıkçası şaşkınım." Bakışları değiştiğinde kızacağını ya da tersleyeceğini düşünmüştüm ama sakince cevapladı sözlerimi. "İstediğin oluyor Maral, tanışıyoruz." Sesinde çok tuhaf bir tını vardı. Sinirden, öfkeden ya da umursamazlıktan uzak samimi bir tını. Şarkı söylediğinde de olduğu gibi huzur veren bir tını. Galiba söylediğinde haklıydı. Tanışıyorduk. Yavaşça ama tam anlamıyla...
"Neden bu şarkıyı söylemek istedin?" sorumdan sonra bir an afalladı. Ne diyeceğini düşünen bir hali vardı.
"Bence anlamışsındır." diyerek göz kırptı. O an göz kırpmasına tutulmuş olabilirdim. Ama bunu ona yansıtmama gerek yoktu değil mi? Karşısında eridiğimi anlamaması için ayağa kalktım ve "Bir lavaboya gideyim. " dedim. Koridorun sonundaki kapıyı açtığımda yanlış odaya girdiğimi anlamıştım. Bu oda tadilat aşamasında gibi duruyordu. Yerde koyu mavi ve beyaz renkte boyalar ve birkaç tane kalın bant vardı. Odadan çıkıp yan taraftaki kapıyı açtım. Bu sefer doğru odaya girmiştim. Kıyafetlerime çeki düzen verip saçlarımı düzelttim. Salona geri döndüğümde Özgür bakışlarını bana çevirdi.
"Yanlışlıkla başka bir odaya girdim kusura bakma. Sanırım bazı değişiklikler yapıyorsun. Boyalar gördüm de ." dedim gülerek o da kafasını sallayıp konuşmaya başladı. "Aynen. Son zamanlarda moda olan bu simetrik badanalardan yapmak istiyordum o odaya. Yatak odamı oraya geçireceğim." Söylediklerine hafifçe kafamı salladım ve telefonumdan saate baktım.
"Eee, şimdi ne yapacağız ? " sorumun cevabını büyük bir hevesle beklerken bana söylediği beni hiç tatmin etmemişti. "Açıkçası bende bilmiyorum. Buradan sonrasını düşünmemiştim."
Aklıma gelen fikirle kollarımı sıvadım ve "Madem değişiklik yapacaksın, bitirelim o zaman. Yetenekliyimdir, güvenebilirsin." diyerek sırıttım.
Kaşlarını çattı "Ciddi misin?" diye sordu. Başımı hızla salladım. Heyecan yapmıştım yine. Gerçi Özgür ile yapacağımız tüm aktiviteler beni heyecanlandırıyordu.
"Bana uyar." Ayağa kalktım ve "Hadi kalk." diyerek kolundan tutup çektim. "Tamam Maral, sakin ol." diyerek ayağa kalktı. Kolunu bırakıp koşar adım odadan çıktım ve az önce girdiğim odaya tekrar girdim.
Arkamdan Özgür de gelip kapıyı kapattı. "Yalnız üzerin batacak haberin olsun." dediğinde gülümseyerek "Olsun." dedim ve ekledim." Nereden başlıyoruz?"
***
"Tutuyorsun değil mi merdiveni ? " diye bağırdım ve elimdeki bandı çapraz bir şekilde yapıştırdım. "Evet Dünya, on kere sordun." dediğinde seri adımlarla aşağı indim. "Ne yapabilirim, küçükken merdivenden düştüğüm için korkuyorum işte! " deyip güldüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Parıltısı
General FictionUYARI❗❗❗ İLK KİTABIM FAZLASIYLA ACEMİYİM BİRAZ UTANÇ VERİCİ OLABİLİR ***** Dünya Maral, annesiyle beraber kaldığı o evi geçindirmekle uğraşan, bir yandan da okuyan, hayatındaki bütün zorluklara rağmen gülümseyen, etrafa pozitif enerji yayan bir kız...