Ateş ve Su ||

1.3K 53 12
                                    

Merhabalar. İkinci partımız geldi.  

Yazdıkça yazıyorum gibi saçma bir durum var ortada ama ne zaman biteceğini bilmiyorum.

İyi Okumalar :)

■□■□■□

"Ne oldu yavrum, köşeye mi sıkıştın?"

Zeynep soğuktan mı korkudan mı titrediğini kestiremiyordu ama çenesi kuvvetlice birbirine vuruyordu. Önce ne yapacağını bilemedi.

"Ah! Bebeğim!"

Karnına bir sancı girmiş gibi iki büklüm oldu. Karşısındaki adamın saniyelik şaşkınlığından faydalanarak tüm gücüyle erkekliğine tekme atıp sağ tarafa doğru koşmaya başladı.

Adam tabii ki kısa bir zamandan sonra peşine düşmüştü ama Zeynep de durumuna göre hızlı koşuyor sayılırdı. Namusu için her şeyi yapabilecek bir güce sahipti. Yine de erkek adı verilen ırkın şerefsizliğine birkaç kez daha tanık olmuştu. Hepsi taciz ya da tecavüzle ilgili değildi ama olsundu.

Köşeyi döndüğü gibi birine çarptığını farkederek konuşmaya başladı.

"Yardım edin lütfen, bir adam peşimde."

Kafasını kaldırdığında kendisine alayla sırıtan biraz önce kafasına vurduğu adamın olduğunu farketti.

Adam tam ağzını açmıştı ki arkasından gelen bir darbeyle öne doğru yıkıldı. Zeynep olanlara inanamıyormuş gibi nereye odaklanacağını şaşırmıştı. Yeniden kafasını kaldırdığında Kerem'in düz bir suratla kendisine baktığını farketti. Elinde kalın bir sopa vardı. Yerdeki adamın bir süre uyanması beklenilir gibi değildi.

Hemen sonra Zeynep'i bir adımda kendisine çekerek dikkatlice yüzüne bakmaya başladı.

"Bir şey yaptılar mı?"

Zeynep itiraz edemeden ya da durumu açıklayamadan arkasında beliren adamın Kerem'i görünce şaşırdığı belli oluyordu. 

Sinirlerine hakim olamayan -neden sinirlendiğine de anlam veremeyen- Kerem adamın sağ gözüne bir yumruk indirdi. Devamında çenesi ve karnı vardı. Bir süre adamın tepkisizliğiyle beraber onu dövmeye devam etti. Sonrasında içten gelen bir hıçkırık sesi onu durdurmuştu. 

Adamın yüzüne son bir kez yumruk atıp ayağa kalktı. Parmaklarının boğumları ve kot pantolonu kan olmuştu ama umursamanın sırası değildi. Zeynep'i göğsüne bastırarak saçlarını okşamaya başladı.

"Şişş, tamam, sakin ol, geçti."

Zeynep yaşadığı korku ve gerginliğin bir anda boşalmasını yaşıyor, ne kadar ağlamak istemese de kendisini durduramıyordu. Kerem'in montunun yakalarını tutup onu kendisine biraz daha yaklaştırmaya çalıştı. Karnı onu ne kadar engellese de şu an hiçbir şey önemli değildi. Sığındığı tek liman şu anlık Kerem'di. Onun her ne kadar yabancı biri olması hiçbir şeyi değiştirmezdi.

Boğazından ardı ardına hıçkırıklar kopuyor, nefes almasını zorlaştırıyordu. Kerem ne yapacağını bilemeyerek etrafına bakındı. Yerde yatan iki densiz adamın yanında olmaları Zeynep'i daha çok geriyor gibiydi.

"Zeynep, hadi gidelim."

Zeynep onu duymamış gibi ağlamasına devam ederken, Kerem ani bir kararla onu kucağına aldı. Göründüğünden çok çok daha hafif gibiydi. 

Bu yaşadıklarından sonra her an hasta da olabilirdi. Çünkü vücudu aşırı dirençsiz gözüküyordu. Rengi atmış, vücudu titremekten kasılmıştı.

Tek Bölümlük HikayelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin