Bölüm 2/ Koçovalı

420 48 14
                                    

Daha fazla beklemeden kapıya doğru ilerledi adam. Tam dışarı çıkmak üzereyken aniden durarak arkasından bakan kıza döndü yüzünü.

''Barış.''

''Ne?'' dedi kız adamın ne demek istediğini anlamayarak.

''Adım Barış, Barış Kurtoğlu!''

.

.

.

.

Seslerden rahatsız olan Karaca yavaşça kalktı oturduğu yerden. Cebindeki telefonun titrediğini hissettiğinde hızla eline alarak ekrandaki isme baktı. Sonunda beklediği mesajın geldiğini gördüğünde zaman kaybetmeden açtı mesajı.

''Akın'ı buldum, geliyoruz.'' 

Mesajı okuduğunda sonunda dedi Karaca. Sonunda çıkabileceğim buradan. 

Telefonunu yeniden cebine yerleştirdiğinde odasına gitmek için hareketlendi. Bu sırada ringden yükselen seslerle bakışlarını o tarafa doğru çevirdiğinde diğer adamın kanlar içinde yerde yattığını gördü. Bakışları anında adamın başında dikilen Barış'a döndüğünde adamın da kendisine baktığını gördü. Duruşunu biraz daha dikleştirip ellerini önünde bağlayarak karşısındaki adama bakmaya devam ettiğinde bir an olsun gülümsedi Barış. 

İkilinin bu kısa bakışması seyircilerin çığlıklarıyla bölündüğünde Karaca daha fazla beklemesinin bir anlamı olmadığına karar vererek odasına doğru adımladı. 

Bu sırada Barış hızlı bir şekilde gelen tebrikleri kabul etmeye başladığında bir yandan da kızın gidişini izliyordu. Önünde iki korumanın beklediği odaya girdiğini gördüğünde bakışlarını yeniden etrafındaki kalabalığa doğru çevirdi. Gelen tebriklerin sonu olmadığını fark ettiğinde insanları orada bırakarak kendisi için ayırılmış odaya doğru ilerledi. Elindeki bandajları çıkarmaya başladığında az önce dövüştüğü adamın başka bir odaya taşındığını gördü aralık olan kapıdan. 

Çok değil birkaç dakika sonra aynı odaya kızın da girdiğini gördüğünde keyifle yaslandı oturduğu koltuğa. Biraz sonra kızın kendisinin yanına da geleceğini biliyordu çünkü ve bu ona istemsizce keyif vermişti. 

Yalnızca birkaç dakika sonra beklediği şey oldu. Kız odadan yavaşça çıktığında Barış oturuşunu düzeltti. Kız onun odasına doğru hareketlendiği sırada arkasından ona seslenen adamla olduğu yerde kalmıştı. 

''Karaca!'' 

Demek adın Karaca diye mırıldandı Barış. İsmin kıza ne kadar uyduğunu düşündü bir an ama sonra kıza sarılan adamı gördüğünde çatıldı kaşları. Yüzü kendisine dönük olduğu için kızın ifadesini net bir şekilde görüyordu. Adama sarıldığı an yüzünde anlamsız bir rahatlama olduğunu gören Barış kaşlarını çatarak baktı karşısında sarılan ikiliye. 

Karaca ise abisini sapasağlam bulmuş olmanın rahatlığıyla sardı kollarını abisine. Uzun zamandır görüşmüyor olmalarının verdiği özlemle Akın da kıza sarılırken Karaca kendisini biraz geri çekti. Ellerini abisinin yüzündeki yaralarda gezdirirken gözleri hafifçe dolmuştu.

''Ne oldu sana?'' dedi Karaca titreyen sesiyle.

''Önemli değil, ufak bir kavgaya girdim diyelim.''

Abisinin kendisini geçiştirdiğini anlayan Karaca dolu gözlerine rağmen çattı kaşlarını. Şimdilik bunu sorgulamamaya karar verdiğinde yeniden sarıldı adama. 

''Çok mu özledin kız beni?'' diyerek kardeşiyle dalga geçti Akın. Karaca gülerek Akın'dan ayrıldığında omzuna vurmayı da ihmal etmemişti.

BerzahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin