Number 8

9.Bölüm

Diego: Öleceğiz.

Five: Lanet olsun çok az vaktimiz kaldı!

Cherly: Five bizi ışınlamayı dene!

Five: Bu çok tehlikeli Cherly.

Allison: Birazdan öleceğiz zaten!

Five: Pekâlâ,Luther Vanya'yı kucağına al. Herkes el ele tutuşsun,güzel bir anınızı hayal etmelisiniz.

Klaus: Hadi ışınla bizi vuhu!

Five'ın dediği gibi yaptım,kendimi çok mutlu hissettiğim bir anı arıyordum. Nedensizce aklıma Five'ın beni öptüğü zaman geldi. Etrafımızda mavi ışıklar çıkmaya başladı,herkes 13 yaşına dönmüştü. Gök taşı çok yaklaşmıştı,Five sonunda bir portal açabildi. Portal hepimizi içine çekti,portaldan düşerken gözlerimi kapattım,neyle karşılaşacağımı bilmiyordum ve bu beni korkutuyordu. Yere düşmemle birlikte gözlerimi açtım,yanımda sadece Five vardı.

Five: İyi misin!?

Cherly: Evet ama diğerleri nerede!

Five: Bilmiyorum lanet olsun!

Gücümü kullanmak beni yormuştu,ne kadar belli etmemeyi çalışsam da artık dayanamayacak hale geldim. Yere oturdum ve kollarımı dizlerime koyup başımı yasladım.

Five: Gücünü çok mu kullandın?

Cherly: Sanırım evet,sen yorulmadın mı?

Five: Bende yoruldum ama şuan bunu düşünemem,hangi yılda olduğumuzu öğrenmeliyiz.

Five kalkmam için elini uzattı,elini tuttum ve yerden kalktım. Elimi bırakmadan yürümeye başladı,bende birşey demedim. Sokağın ortasına vardığımızda şok oldum,savaşın içine düşmüştük.

Cherly: Five,arkamızda tank mı var ben mi hayal görüyorum!?

Five: Bende görüyorum...

Birden diğerleri belirdi,askerleri öldürüp yanımıza geldiler. Tam konuşacaktık ki Hazel yanımıza ışınlandı,zaman durmuştu.

Hazel: Sakın korkmayın,artık bu işleri bıraktım. Size yardım etmek için geldim.

Five: Burada neler oluyor,böyle bir savaş olduğunu hatırlamıyorum?

Hazel: Benimle gelin,size herşeyi anlatacağım.

Hazel bizi dükkanların olduğu şirin bir sokağa ışınladı.

Hazel: Bu kıyametten 1 hafta önce.

Five: Ne!?

Hazel: Kıyamet hâlâ devam ediyor.

Five: Tanrım! Lanet olsun.

Cherly: Ah hayır! Gitmemiz gerek isveçliler geliyor!

İkiside gösterdiğim yöne baktı,Hazel çantayı Five'ın eline tutuşturdu.

Hazel: Gidin buradan!

İsveçliler onu öldürmüştü,Five hemen elimi tuttu ve bizi arabanın arkasına ışınladı.

Five: Şu çantaları kurşun geçirmez yapın demiştim.

Cherly: Geliyorlar Five birşey yap!