36.Bölüm

2K 165 187
                                    

Hızlıca pijamalarımı giydim ve aşağı indim,babam beni bekliyordu.

Reginald: Geç otur.

Hiçbirşey demeden masaya oturdum ve tabağıma birşeyler doldurdum.

Reginald: İki gündür garip davranıyorsun.

Bu adamdan ne kadar korksam da yalan söylerken zorlanmıyordum.

Cherly: Kendimi biraz kötü hissediyorum.

Reginald: Hastaneye gitmek ister misin?

Cherly: Gerek yok,biraz dinlenmem gerek sadece.

Reginald: Peki,yarın okula gitmezsin o zaman.

Daha fazla konuşmadım,yemeğimi yedim ve odama çıktım.

~Sabah~

Babam erkenden çıkmıştı,kendime ufak bir kahvaltı hazırladım ve film izleyerek yemeğimi yedim. Canım çok sıkılıyordu. İçimden Five'ın gelmesi için dua ediyordum.

Öğlen olmuştu ama Five hâlâ ortalıklarda yoktu. Odama çıktım ve penceremden dışarıyı seyretmeye başladım. Tam o sırada Five'ın buraya doğru geldiğini gördüm. Koşarak aşağı indim ve kapıyı açtım.

Five:*gülerek* Beni beklediğini bilmiyordum.

Cherly: Evet sabahtan beri seni bekliyorum.

Five: Neden?

Cherly: Canım sıkılıyor.

Five: Baban yok mu?

Cherly: Hayır,gel hadi.

Five'ın elini tuttum ve çekiştire çekiştire oturma odasına götürdüm.

Cherly: Sen iyi misin?

Five: Evet,iyiyim. Neden sordun?

Cherly: Kötü görünüyorsun.

Five: Biraz yorgunum sadece.

Cherly: Anladım.

Five: Ee ne yapmak istersin?

Cherly: Film izleyelim mi?

Five: Olur.

Five masadaki kumandayı almak için uzandığında gömleğinin kolu dikkatimi çekti.

Cherly: Hey...

Five: Ne oldu?

Hiçbirşey demeden ceketinin kolunu sıyırdım.

Cherly: Tanrı aşkına bu da ne böyle!?

Five: Önemsiz.

Cherly: Five gömleğinin kolu kan içinde. Ne oldu?

Five: Hiçbirşey olmadı,mürekkep döküldü sadece.

Cherly: Mürekkebe benzemiyor.

Five: Hadi ama! Sadece bir leke.

Five bileğini benden kurtardı ve televizyonu açtı. Yalan söylediği apaçık ortadaydı yine de uzatmak istemedim.

Five: Şey özür dilerim bağırmak istememiştim.

Cherly: Tamam unut gitsin.

Number 8 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin