64.Bölüm

1.5K 152 39
                                    

Birsüre odamda oturdum,Five'ın böyle davranması sinirimi bozmuştu. Evet haklıydı ama bana böyle çıkışması gerekmezdi. Ben düşüncelere dalmışken Five odaya geldi ve yanıma oturdu.

Five: Özür dilerim,öyle demek istememiştim. Çok yoruldum,herşey üst üste geliyor.

Cherly: Haklısın.

Şaşkın bir şekilde bana bakıyordu,derin bir nefes aldım ve konuşmaya devam ettim.

Cherly: Hem o kadınla uğraşmak hem de bizim dertlerimizle uğraşmak zor,anlıyorum seni.

Five: Yanlış anlıyorsun-

Cherly: Benimde başıma onca şey geldi ama sinirimi senden çıkartmadım.

Five: Kendimi kontrol edemedim.

Hiçbirşey demeden kapıya yöneldim.

Five: Cherly.

Cherly: Ne?

Five: Sinirini bir kenara bırak ve gitmeden önce bandajını değiştir,çok kötü olmuş.

Bacağımdaki bandaja baktığımda kanlar içinde olduğunu gördüm. Umursamadan aşağı indim,Five'da peşimden geliyordu.

Five: Hadi ama Cherly! Artık böyle mi davranacaksın?

Cherly: Biraz yalnız kalsam iyi olur.

Five: Az önce korkuyordun.

Cherly: Çünkü manyağın teki beni öldürmek istiyordu.

Kanepeye oturdum ve sakinleşmeyi çalıştım.

Five: Tamam,bandajını değiştirip gideceğim.

Yanıma gelip hiçbirşey demeden sargıyı çıkarttı.

Cherly: Ben yaparım.

Duymazdan geldi ve yarayı temizleyip sargıyı sardı.

Cherly: Bitti mi?

Five: Gitmem için can atıyorsun galiba.

Cherly: Yanımda durabilirsin ama benim için hiçbirşey yapmayacaksın.

Five: Anlamadım?

Cherly: Benim için birşey yapmayacaksın.

Tam karşıma oturdu ve kaşları çatık bir şekilde bana bakmaya başladı. Onu umursamadan televizyonu açtım. Tam o sırada şömineden bir kapsül düştü. Five hemen kapsülü açtı ve notu okuyup bana döndü.

Five: Gidiyoruz.

Cherly: Sen gidiyorsun.

Five: Saçmalamayı kes,seni yalnız bırakamam.

Cherly: Odamda silahım var,gelirse kendimi korurum git hadi.

Five: Bana acı çektirmek hoşuna gidiyor değil mi?

Omuz silktim ve televizyon izlemeye devam ettim. Üst kata çıktı,birkaç saniye sonra geri döndü.

Five: Tabancan ve bıçağın,eğer geri gelirse yarala. Sakın öldüreyim deme.

Cevap vermediğimi görünce silahı ve tabancayı yanıma bırakıp ışınlandı. Madem benimle ilgilenmekten bıkmıştı,bende bundan sonra ondan su bile istemeyecektim. Birsüre televizyon izledim,canım sıkıldığı için odama çıkmaya karar verdim. Bıçağımı cebime koydum ve elime silahımı alıp üst kata çıktım. Kapıyı açar açmaz kitaplığımı kurcalayan Diego'yu gördüm. Hemen elimdeki tabancayı ona doğrulttum.

Number 8 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin