Ay Işığı

Kehribar

Bu bölümü bana destek olan herkese ithaf etmek istiyorum .

...

"Ama bu nasıl , ne demek ya ?"

"Ah bu şarışınlar hep güzel ve aptal mı olur ya?"

Bana az önce güzel demişti. Bir dakika ne?
Güzel mi buldu beni ah tanrım buna neden mutlu olduğumu hissettim ki ben. Dur bi saniye aptal da dedi bana . Az önce bana aptal dedi.

" Bak ya hiç tanımadığım üstelik beni kaçıran bir dağ ayısı bana nasıl aptal diyebilir? Sen kimsin de bana aptal diyorsun?"

" Az önce anlattıklarımdan sonra sadece aptal kelimesine takılabiliyorsan eğer evet sen gerçekten aptalsın sarışın."

Sakince derin nefes aldım ve gözlerimi zeminde bir noktaya sabitledim. Haklıydı az önce neler söylemişti öyle ve benim takıldığım noktaya bakın. Kahretsin anlattıklarını sindirememiştim ki daha üstelik kafam da yerinde değildi . Midemde de açlık hissi baş göstermişti. Ama yemek değildi istediği kabullenmek istemiyordum bunu ve eminim ki hiç kolay olmayacaktı ama canım kan çekiyordu resmen kana susamıştım.
Düşüncelerime daldığım anda gözlerim benden bağımsız kapanmış ve o gece adamı vahşice öldürüşüm tekrar gözlerimin önüne gelmişti. Daha fazla dayanamayıp gözlerimi açtım ve birden ağlamaya başladım . Boğazımdan hıçkırıklar benden bağımsız kaçıyordu. Engel olamıyordum kahretsin! Ben herkesin içinde ağlayamazdım ki güçsüz biri değildim ben . Daha çocukken öğrenmiştim insanlar varken ağlamamayı...

Jason'ın Ağzından

  Söylediklerim onu afallatmış olacak ki önce gülümsedi ama sonra o güzel kaşlarını çattı. Fazla mı çekici olmuştu böyle?
Kendime geldim ne söylüyordum ben amacım kızın ne olduğunu öğrenip ona kuralları öğretmekti ama bu şeytan aklımı dağıtmıştı. Birden çemkirmeye başladı . Tavırları , yüzü , sinirlenişi, hızla sarfettiği sözleri gözüme tatlı ve komik gelmişti ama ciddiyetimi bozmadan cevap verdiğimde gözlerini yere sabitleyip düşüncelere daldı . Sadece izliyordum ama merak etmiştim düşündüğü her ne ise çünkü kalp atışları ve nefes alıp verişi değişmişti, göğsü hızla inip kalkıyordu.
Tam onu tutup sarsmak üzereydim ki birden gözlerini açtı . Kırmızı değil de kehribar rengini almıştı gözleri yani vampir değildi..
Gözlerini açıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştı.
Siktir ne yapacaktım ki ben şimdi ?
Ellerim birbirine dolaştı. En son olarak da ne tepki vereceğinden emin olmamakla birlikte kızı göğsüme çektim ve saçlarını okşamaya başladım.

"Şşş sakin ol sarışın burdayım. "

Sarışın afallamıştı ama ağlamasına etki etmedi ve kurtulmaya çalışmak yerine daha içli içli ağlamaya başladı. İçimde uzun zamandır rastlamadığım bir duygu uyanmıştı.
Merhamet..
Yirmi dakika kadar geçmişti tahminimce ki nefesi düzene girmişti ve artık hıçkırıkları son bulmuştu bu süre zarfında kollarımda ağlamış ben de uzun sarı saçlarını okşamıştım.
Kollarımdan çıkmak istediğinde bıraktım tam sözlerimi sarfedecektim ki üst kattan gelen bir telefon sesi ve babamın bodrum katına hızla gelmesi cümlemin dile gelmesine engel oldu.

" Meclis acilen toplantı yapmak istiyor. Hemen gitmelisin."

....

FİKİRLERİNİZİ BELİRTMEYİ UNUTMAYIN:)