17|mükemmel aşk

1.6K 116 9
                                    

"medya da ki şarkı bölüm şarkısıdır"
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Kötü günler geride kalmıştı artık. İki aşık adam birbirlerinde kaybolurken tamamıyle kendilerine odaklanmışlardı.

Sevmek ve bunun karşılığının olduğunu bilmek mükemmel bir duyguydu. Birbirlerini sevmeye ve sanki yanından uçup gidecekmiş gibi özlem duyuyorlardı. Güzeldi, üç hafta bu güzellikle geçmişti...

Jeon işten acil bir telefon aldığında sabah saatin altısıydı. Her ne kadar eşini rahatsız etmemek için yavaş hareketler etmeye çalışsa da sinirli olduğu için eli ayağına dolaşıyordu.

"Sikeyim! Neden her şey ters gitmek zorunda?"

Çorabını ayağına geçirirken seslice söylenmişti. En nefret ettiği sabahların başında yer alacaktı bu cumartesi günü.

"Küfür etme." Diye uyardı Jimin onu. Yüzünün üstünde ki yorganı kaldırıp alfaya bakmıştı.

"Üzgünüm." Alfa ayaklarına ayakkabılarını giyip eşinin yanına ilerledi.

"Bu kadar erken gitmek zorunda mısın?"

"Önemli olmasaydı gitmezdim." Dedi eşinin saçlarını düzenlerken. Karışık saçları gece uyurken çok hareket ettiği bir birine girişmişti." Sen uyanmadan evde olacağım."

"Erken gelsen iyi olur."

"Ne o? Beni mi özlüyorsun yoksa?"

Alfa alayla yüzüne yaklaşırken Jimin gülmemeye çalışmış ve ona yaklaşmadan durdurmuştu.

"Kokunu özlüyorum,belki de yanaklarını yada hayır saçlarını özlüyorum."

"Bu kadar mı seviyorsun beni?"

Aslında Jimin'in bir cevap vermesini beklememişti alfa. Ama Jimin omuzlarından tutup kendine çektiğinde bir cevap beklemeye başlamıştı.

"Hayır, daha fazla seviyorum seni." Kırmızı ince dudaklarına narin bir öpücük kondurmuştu." Bu yüzden beni bekletme."

"Bende seni seviyorum." Alfa da dudaklarına bir buse kondurup omegadan ayrılmıştı. Eğer daha fazla kalırsa o işe yerine asla gidemezdi.

"Ateşin var mı hâlâ?"

Alfa kapıdan çıkmadan önce aklına gelen durumla içeriye doğru seslenmişti.

"Biraz ama ben iyiyim. Geç kalmadan git Kookie."

Alfa, omeganın yalan söylemeyeceğini bildiği için arkasına bakmadan gitmişti. Lanet olası işi yüzünden güzel eşine vermesi gereken ilgiyi veremiyordu.

Sabah erkenden evden çıkar ve karanlık çökmeden eve gelemezdi. Bazı istisnai durumlar hariç bütün hayatı buydu. Yoruluyordu ama ona bakan omegaları düşündükçe bu yorgunluğu bir anda kayboluyordu. İyi bi gelecek için çok çalışmalıydı.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Jimin sabah kahvaltısını yapmış ve doktorun verdiği ilaçları eksiksiz içmişti. Tatları acı olduğu için omega içmek istemiyordu ama alfanın ısrarları üzerine eksiksiz içerdi. Şimdi Jungkook yoktu ama onu kandırmak aralarında ki ilişkiyi zedelerdi. Bu yüzden Jimin onun arkasından iş yapmadan bütün ilaçlarını içmişti.

Kahvaltının kaldırılmasında yardım etti. Ve o andan itibaren yapabileceği hiçbir şey kalmamıştı. Evlerinde yemeklerini yapacak aşçılar ve temizliği yapacak hizmetliler buluyordu. Onun yapacağı başka bir iş kalmıyordu. Bu sıkıcı maratonun içine tıkılmış gibi hissediyordu kendisini.

"Jimin, radyonun sesini açar mısın?" Jimin oturma odasın da ki koltuğa oturmadan önce radyonun sesini açmış ve ablasının yanına oturmuştu. En azından böyle vaktini öldürebilirdi.

Love A StrangerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin