𝓟𝓻𝓲𝓷𝓬𝓮 𝓲𝓷 𝓽𝓱𝓮 𝓭𝓪𝓻𝓴𝓷𝓮𝓼𝓼 / 𝐃𝐫𝐞𝐚𝐦𝐍𝐨𝐭𝐅𝐨𝐮𝐧𝐝

|T E N|

•İyi Okumalar 💚💙

|Mutlu mu mutlu bir krallıkta.|

"Nereye gideceğiz?"

"Festival için kullanılan dükkanlardan birine gitmek iyi olur diye düşünmüştüm.Tabii bu sefer krala haber verdim."George kaşlarını kaldırdı.

"Anladım."Ardından tekrar suratsız bir ifade büründü.Yaklaşık yarım metre yakınlıkta olan çocuğun uzun bedenine inceledi.Dar pantolonu ve beyaz bol kazağı ile oldukça ilgi çekici görünüyordu.

"O zaman gidebiliriz diye düşünüyorum."Dream'in onun ilerlemesini bekler gibi arkasını dönüp beklemesiyle,o tarafa doğru yürümeye başladı.

Arkasından yürüyen adama minik bir bakış attı.

"Benimle ne konuşacaksın?"

"Bunu oturduğumuz zaman konuşabiliriz bence."George tek kaşını kaldırıp tekrar önüne döndü.

"Anladım."Fakat susmak yerine ardından bir cümle daha ekledi."Umutlandırdığın birini başka birisine tercih etmek nasıl hissettiriyor?"George'un kısık ve iğneleyici sesi Dream'in biraz yavaşlamasına sebep olmuştu.Yine aynı tempoya dönerken konuştu.

"O gün..."Sesi kısıktı.George haksız olan bu çocuğun bu kadar üzgün konuşmasına anlam veremiyordu."Planım Prens Floris'i istediği yere bırakıp hemen sizin yanınıza gelmekti."George tek gözünün çocuğu göreceği şekilde kafasını çevirdi.

"Öyle mi?Beni odama göndermene rağmen mi?"Anında bir itiraz geldi.

"Hayır,hayır kesinlikle öyle değil.O gün işim bittiğinde sizin odanıza geldim,fakat uyuyordunuz."George 'hm'ladı.Adamın anlattıkları yeterince mantıklı gelse bile o gün ki sinirini unutamıyordu.

"Sana uyumadan önce ihtiyacım vardı."yürüyüşleri git gide yavaşlıyordu."Eğer o gün yanıma daha erken gelmiş olsaydın.Sana verdiğim şansı değerlendiriyor olabilirdik."Dream'de çocukla beraber yavaşlarken,sorgular bir biçimde sordu.

"Şans?"George uzun yolun ortasında durarak bakışlarını oğlana çevirdi.

"Benim kurtarıcım ve..."bakışlarını ellerine doğru kaydırdı."...sevgilim olma şansını."Maskenin hareket etmesiyle çocuğun ağzının açıldığını farketti.Ellerine bakmayı bırakıp kendisine bakan yeşillere kaydırdı gözlerini.

"Fakat siz evleniyorsunuz."sesinde ki umutsuz tını ile prens gözlerini bir saniyeliğine kapattı.

"Ah...Benim eninde sonunda evleneceğimi bilmene rağmen beni öptün."Prensin yamuk gülüşü ile kesik bir nefes verdi.

"Bunu burada konuşmasak iyi olacak."Dream yürüyüşü başlatmak adına bir adım attığında,George'da anladığını belirtir şekilde önden yürümeye başladı.

Uzun toprak yollardan geçen ikili kahverengi renkte ki bir dükkanın önünde durdu.Asker,prens için önden kapıyı açıp içeriye geçti.

Anında başlarına gelen çalışan ile bakışları kendisinden biraz uzun duran kadına çevrildi.

"Ne içersiniz yakışıklı beyler?"Dream eliyle iki işaretini yaptı.

"Selam Minx."Dream elini kıza uzattığında,kadın anında çocuğu kendine çekip sarılmıştı.

"Seni görmeyeli baya oldu.Bakıyorum prens ilesin."Sırıtan bakışları kendisine tek kaşı kalkık bakan prense çevrildi."Buraya gelmemize şaşırdım efendim.O kadar lüks bir yer değildir."George omuz silkti.Dream,prensin cevap vermediğini anladığında eliyle iki işaretini yaptı.