|T H I R T E E N|

801 73 280
                                    

İyi Okumalar 💚💙

|Mutlu mu mutlu bir krallıkta.|

Akşam vakitlerine git gide yaklaşan zaman ile soğukların yavaşça artmaya başladığı sırada,askerin eli prensin parmaklarını nazikçe okşuyordu.

"Ve minik serçe iki gün içerisinde öldü."Anlattığı minik çocukluk anısını bu şekilde sonlandırmıştı.Prens ellerini okşayan çocuğa bir süre baktı.

Bunca zamandır yanı başında olan kişiyi görememişti,yardım çağrılarına cevap verecek olan o tek kişiyi görememişti.Parmaklarını okşayan yumuşak elin üstüne diğer elini koydu.Nazikçe sıkıyordu eli,ne acıtacak kadar ne de sıktığı anlaşılmayacak derecede.

"Seni göremedim.O gün düello alanında benimle yeni tanıştığını sanıyordum."Sesi kısıktı.Yeşil gözler,kahveleri kendi etkisine almıştı."Ben tam bir aptalım."dedi son olarak.Asker karşılık olarak gülümsedi yavaşça.

"Bu üzgün bakışların ardında ki güzel gülümsemeyi görmek istiyorum."Yavaşça oturur pozisyonunu bozarken,prens gözleri ile çocuğun yaptığı hareketleri inceliyordu.Zihninde çalınan keşkeler,askerin kahve saçları sevmesi ile bozuldu.

"Bugünden sonra beni göremeyebilirsiniz."Prenste aynı yavaşlıkta ayağa kalkarken,omzunun üstünde duran kolu tuttu.

"İstemiyorum."umutsuzca sessiz çıkan sesi ile tuttuğu kolu sıktı."Benim askerim olarak kal."Boşta kalan elini çocuğun kendisine kısık gözlerle bakan suratına koydu.Yumuşak yanaklarda olan eller yavaşça pürüzsüz teni okşuyordu.

/Hafif smutumsumsu? 70 kelime felan/

Aldığı cevap oldukça hızlı olmuştu.Pembe dudaklar,kırmızılar ile buluşmuş ve kendisini sertçe öpen çocuğa aynı şekilde karşılık vermeye çalışıyordu.Sertliğine bastırılan bacaklar ile boğuk bir inleme çıkarttı.

İri bedenin tüm vücudunu prensin üstüne doğru itmesi ile ikilinin tam arkalarında olan yatağa düşmeleri bir oldu.Dudaklar kısa bir süre ayrılsa bile tekrar buluşması uzun sürmedi.

Altına oldukça fazla baskı yapan çocuk ile nefeslenmeye çalıştı.Diller birbirinden ayrılırken Dream dudağını ısırıyor ve kesik kesik nefesler alıyordu.

"Beni unutmanıza asla izin vermeyeceğim."Prensin boynuna eğilip öpücükler kondurdu.Kafasını kaldırmadan yeni doğan bir bebek gibi saf ve güzel kokan boyunda nefeslendi.

"İzin verirsen eğer yapacaklarımı hayal dahi edemezsin."Ellerini sarı saçlara geçirip yavaşça okşadı.Uzun zamandır akmayı bekleyen göz yaşları akmaya başlamıştı.Hızla inip kalkan göğsü farkeden asker kafasını yavaşça yanında ki surata çevirdi.

Hıçkırık sesleri gelmeye başladığında prensin kolu gözlerine gitti.İlk kez yanında durabilecek birisinin ondan ayrılacak oluşu kalbine bir baskı oluşturuyordu.Yanaklarından ardı ardına akan yaşları Dream nazikçe baş parmağı ile sildi.

"Bu gözlerin mutsuzluktan akan yaşlar için harcanması oldukça üzücü."Üstünden kalksa bile uzaklaşmadı.Yumuşak yatağa yavaşça oturmuş,sessiz bir şekilde ağlamaya çalışan prensin yanakları okşuyordu.

Sessizliği bozan hıçkırıklar bir süre sürdü.Prens en sonunda oturur pozisyona geldiğinde,kızarık gözlerinin üstünde ki damlaları kolları ile sildi.

"Babamdan askerim olarak kalmanı isteyeceğim."Dream yataktaki maskeyi yüzüne geçirdi.

"Kendi ülkemi korumak zorundayım."yataktan yavaşça doğrulduğunda,prens onu durdurmak için kolunu tuttu.

𝓟𝓻𝓲𝓷𝓬𝓮 𝓲𝓷 𝓽𝓱𝓮 𝓭𝓪𝓻𝓴𝓷𝓮𝓼𝓼 / 𝐃𝐫𝐞𝐚𝐦𝐍𝐨𝐭𝐅𝐨𝐮𝐧𝐝Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin