Sabah Yürüyüşü

681 25 2
                                    


Şebnem

SinirdenTitreyen parmaklarımın arasındaki Anahtarı bir türlü deliğe sokamayınca
Neredeyse Çığlık atacaktım. Biz neden hizmetçiye izin verdik ki. Ben kendi kendime söylenirken can gelerek parmaklarımın arasındaki Anahtarı aldı ve kapıyı açtı. İçeriye girerek önce çantamı koltuğa fırlattım ve daha sonra da üzerimdeki ceketi çıkarttım. Biraz ilerleyerek ayağımdaki ayakkabıları çıkarttım ve kendimi koltuğa bıraktım. Oturduğum anda ne kadar yorulduğumu anladım. Can attıklarımı toplamış şekilde yanıma geldi ve elindekileri koltuğa bırakarak yanıma oturdu.
C: biliyorum zor bir geceydi.
Ş: can daha önce kimse bana böyle büyük bir Saygısızlık yapmamıştı, böylesine hakaret edilmemişti bana
C: biliyorum ve Bu da onu dövmem için beni daha çok istekli hale getiriyor.
Can'ın yumruk yaptığı elini tutarak ona baktım.
Ş: sakın öyle birşey yapma, sana birşey olursa dayanamam, bu en son isteyeceğim hatta istemeyeceğim tek şey
C: üzülme ne olur, sen şebnem gürsoy'sun ve bu geceyi onun burnundan getireceksin beraber getireceğiz
Ş: aynen öyle kuzum o beni tanıyamadı ama ben ona kendimi tanıtmayı bilirim.
C: o zaman şöyle bir bardak soğuk süte hayır demezsiniz Şebnem Hanım
Ş: içki içme şansım var mı?
Can'ın olumsuz ifadesi ile karşılaştım
Ş: peki ya votka bira da mı
Can derin bir nefes alarak bana olumsuz şekilde bakmaya devam ederken
C: hayır Şebnem, votka da bira da yok
Ş: hiç şansım yok mu off tamam tamam bakma bana öyle hadi sütlerimizi getir.
C: bakalım sütün yanına Çikolatalı kurabiye de var mı diye mırıldanarak ayağa kalktı can
Mutfağa yöneldiğinde
Ş: film izler miyiz
C: sen istersen tabiki
Ş: ben üzerimi değişeyim sen sütleri hazırla sinema Odasında buluşalım
Can yüzündeki gülümseme ile
C: bu bir randevu mu
Ş: nasıl görmek istiyorsan öyle diyelim
Can'a göz kırparak merdivenlere yöneldim.
Odaya çıkıp üzerindekilerden kurtuldum ve kısa bir Şort ve askılı Tişört giydim saçlarımı da ördekten sonra odadan çıktım. Sinema odasına girdiğimde masanın üzerinde bardaklar çerezler süt ve diğer çeşit içecekler ve cipsler hazırdı. Can'ı göremeyince onun da üzerini değiştiğini anlayarak film seçmek için DVD'lerin bulunduğu kısma yöneldim. Ve filmlere göz gezdirmeye başladım
Ş: bu olmaz, çok romantik, ay bu kadın oyuncuyu hiç sevmiyorum, fazla sıkıcı duruyor, ay bu da çok dramatik akşam akşam hiç ağlayamayacağım zaten hayatta gülünecek çok az şey varken, bunu geçen izlemiştik, bunda da o aptal gülümsemeli kendini yakışıklı zanneden çocuk oynuyor, of bu ne böyle diyerek ittirdim elime aldığım DVD'leri
Arkamda duyduğum kahkaha ile ellerimi göğsümde birleştirerek beni izleyen Can'a döndüm
Ş: hayrola küçük bey gece gece ne bu Neşe
C: böyle giderse sen filmi seçtiğinde izlemeye zaman kalmayacak çünkü Çoktan uyuya kalmış olacağız, onun draması bunun oyuncusu derken film kalmayacak orada
Ş: demek öyle can bey madem öyle siz seçin de filmi izleyebilelim uyumadan ama şöyle komik birşeyler olsun da neşemiz yerine gelsin
DVD lerin önünden çekilerek ağzıma bir cips atarak geniş koltuğa yayıldım ve biraz önce benim durduğum yerde olan Can'ı izlemeye başladım. Can fazla oyalanmadan elinde bir DVD ile doğruldu ve taktı.
Ş: ne izliyoruz
C: hadi inşallah, Kitabı'nı okumuştum geçen filmi de çıkınca hemen DVDsini aldım. Kitabı gibiyse eminim çok güleceğiz.
Can kumandayı alarak Yanıma geldi be filmi başlattı. Ben ona sokulurken o da kolları ile beni sardı. bu gece silindi onun kollarında Bir anda

Selim

Tekneye geldiğimde yolda çıkarttığım ceketi savurarak kravatı da çıkarttım ve gömleğinin düğmelerini hızlıca çözdüm. ne OLDUĞUNU anlamadan kendimi içki dolabının önünde buldum ve hiç düşünmeden elime ilk geçeni aldım. Içki boğazımı yaka yaka geçti boğazımdan ama umursamadım, bu gece düşünmeme fırsat vermemem lazımdı yolsa sabah olmazdı biliyordum. Bu düşünce ile 3 şişeyi devirdim, bir Şişe daha alarak yalpalaya yalpalaya gittim yatağıma ve sonrası karanlık.

Sen Olmadan AslaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin