Arada sırada media ya bir müzik koyacağım şimdiden iyi okumalar ...
Ali- Peki ya sonra ?
Hatice - Her şey yavaş yavaş toparlanmaya başladı. Başlarda çok sıkıntı çeksekte dediğim gibi patron çok akıllı ve iktidarlı bir adamdı her ne kadar Hikmet kurnaz olsada çekindiği tek kişi patrondu herkesi kandırabilir ama patronu asla ...
Ali- Nasıl biri bu patron dediğiniz kişi ?
Hatice - İnsanlar onu ağır başlı bir patron olarak ifade eder. otoritesi güçlü olduğu için tehlikeli görürler ama kimse onun kim olduğunu anlayamıyor çünkü hiç kimse doğru soruyu sormuyor nasıl bu kadar otoriteli birisi olabilir bu adam küçük bir çeteden büyük bir mafyaya dönüşürken nasıl olur da bir çok adamı bunu sorgusuz sualsiz kabul eder hiç mi çekinmediler hiç mi korkmadılar geri durmadılar ?
Ali - Ben sorayım o halde neden ?
Hatice - Hayatlarını kontrol ediyor !
Ali - O ne demek ?
Hatice- Bak Ali bir insanı kullanmanın en iyi yolu zaaflarıdır bir insanın sevdiği varsa zaafı vardır , nefreti varsa zaafı vardır , hayali varsa zaafı vardır , eğer hiç bir şey yoksa o zaafı patron oluşturur zaten.
En sadık adamlarını en kötü hayattan çekip kurtadığı için patrona sadık olurlar.
En acımasız adamlarının nefretlerine sebep olduğu şeylerinden intikam aldığı için patrona sadık olurlar.
Ve hırslı olan adamlarının ise hayallerini vaad ettiği için adamı olurlar aksi halde hayallerini gerçekleştirebilecekleri başka yer yoktur.
Tabi bazıları hırsları yüzünden ihanet etmeye başlayınca patron ihanet edenlerin hepsinin bir arada toplayıp fabrikada herkesin önünde makinanın içinde liğme liğme doğrattı sonra şu konuşmayı yaptı.
"Ben Süleyman timuçin 4 büyük Mafyadan biri olan şarapçılar'ın lideriyim. Herkes bir şeyler ister kiminiz daha fazla zengin olmak ister bu yüzden benden bile para çalabilir anlarım çünkü zengin olmanın önünde tek engelinin bu olduğunu düşünüyorsa yapabilir.
Kiminiz fazla hırsınızdan daha iyi bir mevki için başka mafyalarla anlaşma yaparak beni satıyorsa anlarım
çünkü insan ister. Her şeyin bir sebebi vardır ve ben her şeyi anlarım lakin bunları yaparken sakın bana yakalanmayın çünkü benimde isteklerim var sizler bu yaptıklarınızla benim isteklerimin önüne geçiyorsunuz o halde bende sizi yani engeli ortadan kaldırırım o halde isteyen herkes bana ihanet edebilir ..!"Ali- Çok akıllı !
Hatice- neden böyle söyledin ?
Ali- patron herkesi bir belirsizlik içinde bırakıyor belirsizlik içinde bırakılan bu adamlar kararsız kalıyorlar korku ile cesaret arasında kalıp yıpranacaklar en sonunda hiç biri dayanamayıp kararsızlık yerine korkuyu seçecekler örneğin senin sevmediğin bir şeyi yaparsam anne bana bağırarak bir daha yapma yoksa seni döverim dersen ben senin ne yapacağını bilerek cesaretimi toplarım ve bu riski alırım ama eğer bir dahakinde bana yakalanma dersen işte bu beni belirsizlik içinde bırakır ne yapacağını tahmin edemiyorum ben kararsız kaldıkça daha da çok düşünmeye başlıyorum ve sonumda bu düşüncelerden yıpranarak vazgeçiyorum çünkü artık senden çekinir olurum olurum
Ali tüm bunları söylerken hatice şaşırıp kalır çünkü 17 yaşında bir çocuğun bu kadarını düşünmesinin normal olmadığını bunuda geçip onun başkalarının hislerini anlamasına bir anlam veremedi çünkü kendisinin hiç duygusal tepki vermediğini biliyor o halde nasıl bunları kavradı ve merakına yenik düşerek soruyor
hatice- Nasıl anladın ? Başkarının hislerini kendin tecrübe etmeden nasıl anlayabilirsin ki?
Ali- Gözlemleyerek anne çünkü ben seni gözlemledim komşularımızı gözlemledim çalıştığım yerdeki insanları gözlemledim her yeni tanıdığım kişinin hayatlarını soruyor onları dinliyorum okuduğum romanları ,kitapları hepsini gözlemliyorum hiç bir insanı atlatmıyorum ve mantığımla kavramaya çalışıyorum
Çünkü herkesi anlamak istiyorum bir insanı insan yapan şey nedir anlamaya çalışıyorumHatice oğlunun bu söylediklerinden sonra kendini tuhaf hissetmişti çünkü bir şeyleri farketti oğlu merak içindeydi kendinde olmayan bir şeyi başka insanlarda arayarak bulmaya çalışıyordu .
Şimdiye kadar bir çok kez farketmiştir belkide hatice ama hep belirsizlik içinde kalmıştı oğlunun gerçekten bir HİSSİZ olacağına inanamıyordu bir türlü...
Hatice düşüncelere dalmıştı sessizlik içinde
Tüm bunları düşünürken Ali bu sessizliği sorusuyla bozduAli- peki ya diğer sorum ?
Hatice- diğer soru ?
Ali - Şimdi babamı öldürenlere sığınıyoruz bu nasıl oluyor bizi öldürmeyeceklerinin garantisi ne ?
Hatice - Amcanı aradım çünkü celil geldiğinde çok korkmuştum bu dünyada eğer başka güvenebileceğim biri varsa oda amcandır çünkü her şeyden haberdardı telefon açıp ona durumu anlattım oda artık hiç bir şey eskisi gibi değil mafya kendi içinde bölündü hikmet bize ihanet etti 5 yıldır bir çatışma içindeyiz bize gelin ben sizi korurum yenge dedi
Ali- Sahi benim amcalarım vardı değil mi bir kaç kez görmüştüm küçükken hatta birisi babamla kaldığımız eve gelmişti orada görüşmüştük
Ali- yinede saçma geliyor anne hala emin değilim bizim yerimizi bir tek bilen amcam değil miydi belkide o sattı bizi nerden biliyorsun
Hatice - amcan güvenilir oğlum merak etme o asla bize ihanet etmez zaten amcan babanın ölmemesi için her şeyi yaptığını anlattı bana ayrıca seninle kaldığımız yeride bir tek o biliyordu ihanet edeceğini zannetmiyorum onu çok iyi tanıyorum
Ali:
Her ne kadar bu açıklama beni tatmin etmesede annemin güvendiği birinin güvenilir olabileceğini umuyorumHatice - Hadi oğlum uyuyalım sabaha zaten gideceğimiz yerde oluruz amcan bize her şeyi anlatır
Ali -peki iyi geceler anne
Hatice - iyi geceler oğlumBölüm sonu ...