2-Güven

820 69 37
                                    


2. Kitapta desteğinizi esirgemezseniz sevinirim. Yorumları ve beğenileri unutmayalım lütfen ❤️

——————


Değilsin. Yine hayat oynuyor sana. Anne falan olamayacaksın sen bir daha. Hala o kıt kafan almıyor mu bunu ? Aptal aptal heyecanlanmayı kes ! Anne olamayacaksın sen !

"Sus !"

Elimi Samete doğru uzattım. Konuşmaya başlamışlardı yine. Susturamıyordum işte. Yine başlamışlardı. "Saçma sapan konuşma bir daha ! Hamile falan değilim ben."

"Eylül sakin ol."

Selin'e doğru uzattım elimi.

Senin çocuğun öldü Eylül ! Sen anne olma hakkını kaybettin ! O da ölecek. Senin asla çocuğun olamaz. Katilsin sen. Düşünmedin çocuğunu. Onun ölümüne sebep oldun.

Yalvarırım sus. Ben yapmadım. Ben öldürmedim onu. "Ben öldürmedim onu !"

"Eylül."

Bir el çaktı kulağımın dibinde duyduğum ses ile. Kafamı sesin geldiği yöne çevirdim. Büyük adımları ile tam önümde durdu. Gözlerimi okumaya çalıştı. "Onu ben öldürmedim."

Gözlerini kapattı ve nefesini dışarı verdi. "Herkes işinin başına !"

Kafamı omzuna koydu. "Eve gidelim mi güzelim ?"
Kafamı olumsuz anlamda salladım. "Uraz."
Denizin sesini duydum. "Ben konuşayım biraz istersen."
Urazın kollarımı daha sıkı sardığını hissettim. "Uraz, lütfen."

"Uyuması gerek."
Dönmek istemiyordum. O günlere gitmek istemiyordum. Hastanede ki günlerime dönmek istemiyordum. Yalvarırım Allahım. Beni böyle cezalandırma. Konuşmasınlar artık benimle.

"Abi."
Nevranın sesiydi bu. Daha sonra Urazın adımlarını takip eden kendi ayaklarıma baktım.
Kapanan kapı sesi kulağıma ilişti. Kafamı ayırdı omzundan. Sanki boşlukta kalmış gibiydim. Bomboş bir çukurun içerisindeymiş gibi hissediyorum kendimi.

Elimden tuttuğu kendi ile birlikte koltuğa oturttu beni de. Yan döndüm ve kucağına oturdum. Kafamı ise boyun girintisine koydum. Bacaklarımı kendime doğru çektim bir savunma mekanizması oluşturmak istercesine. Saçlarımda ki dudaklarını hissettim daha sonra...

————



Gözlerimi araladım boynumda ki ağrı ile. Kafamı kaldırdım ve karşılaştığım manzaraya baktım uzunca. Uraz uyuyordu. Üzerimde ki pikeyi çektim ve ayağa kalktım. Belli ki birisi üzerimizi örtmüştü sonradan. Pikeyi üzerine örttüm ve ayağa kalktım. Masasının üzerinde ki çerçeveye uzandım. Kızım...

"Kızmazsın değil mi ? Eğer anne olursam beni affetmekten vazgeçmezsin değil mi ?"

Gözlerimi kapattım sıkıca. "Asla senin yerini dolduramaz ki zaten. Senin yerine geçemez asla."

Kızmaz değil mi ? Benim kızım bana kızmaz değil mi ? Fotoğrafı öptüm ve yorgun bedenimi ayağa kaldırdım. Sessiz adımlarımı odanın içerisinde ilerlettim ve odadan çıktım. "Eylül."

Kafamı Samete çevirdim. "Ben çok özür dilerim senden."

Elimi koluna koydum. "Çocuk düşünmediğini bilmiyordum ben."
Kafamı olumsuz anlamda salladım. "Şirinem."
Nevraya çevirdim kafamı. Kollarını sardı hızla bedenime. Deniz de gezdirdim gözlerimi. Kafasını salladı yavaşça. Nevra ve Beliz de biliyordu demekki. "Yağmur nerede ?"

"Babasıyla yemek yiyor."

Kafamı salladım olumlu anlamda. "Hadi gel. Hava alalım biraz."
Deniz kolumdan tuttu. Daha sonra terasa doğru yürümeye başladık hep birlikte. "Ben kahve alıp geliyorum."
Beliz söylemişti bunu.

KÜÇÜK KADIN 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin