44. Bölüm: Final

3.9K 148 51
                                    

~ 44. Bölüm: Final

Bölüm şarkıları, kitabımızın şarkısı olan Funda Arar- Gitme Kal
Vee
Sezen Aksu- Tükeneceğiz

Yayım tarihi: 06.05.2021 🎈

Keyifli okumalar

Üniversite sınavının açıklandığı günden devam

Zeynep Mavi'den

"Biz şimdi bu kuleye neden çıkıyoruz?" diye sordum, kulenin merdivenlerini çıkarken.

"Kulenin hikayesiyle ilgili bir sürü rivayet var. Her insanın elbet bir hayali vardır. Benim ki de, aşık olduğum kişiyle bu kuleye çıkmak."

Sonra ekledi. "Mesela bir inanışa göre de buraya kiminle çıkarsan, ömrünü o kişiyle geçirecekmişsin, onunla evlenecekmişsin."

"Hım... anladım. Sakın bana buraya bu sebepten çıkıyoruz deme," dedim alayla. "Tamam yavrum, demem bende." dediğinde göz devirdim.

Birlikte el ele Galata Kulesi'ne çıktığımızda derin bir nefes verdim. Manzara çok güzeldi, hatta nefes kesiciydi.

Biraz etrafı izleyip, birkaç fotoğraf çekindikten sonra aşağıya indik. El ele sahil kenarında yürüyorduk.

"Alp?" dediğimde Melih hiç üstüne alınmamıştı. "Alp?" diye bir kere daha seslendim. Bana baktı, kaşlarını çattı.

"Alp kim güzelim?" dediğinde kıkırdadım.

Şapşal! İkinci adını unutmuştu.

"Melih senin ikinci adın ne?"

"Haa! Doğru ya, unutmuşum sevgilim." dediğinde başımı iki yana salladım.

"Sen ne diyecektim?" diye ekledi.

"Şimdi ne yapacağız diye soracaktım."

"Ne konuda?"

"Sen, iyi misin sevgilim?"

"Bilmiyorum, sanırım sınav sonuçlarından dolayı böyleyim. Biz sevgili olmadan önce geçen sene, Amerika'da okumayı düşünüyordum ama bildiğin gibi, hedefimi değiştirdim ve İstanbul'da bir üniversite düşünmeye başladım. Şimdi İstanbul'da ki üniversiteye puanım yetiyor ama... bilmiyorum işte, sanırım sınav sonuçları biraz etkiledi."

"Öncelikle aldığın puan çok iyiydi, hatta neredeyse full çekmişsin bile diyebiliriz. Oğlum 485 puan aldın lan! Kendine gel Bihter, biz zenginiz!" dedim hararetle, konu biraz dağılmıştı ama Melih kahkaha atmaya başladığında bunu umursamadan bende güldüm.

"Dur, konu dağıldı. Neyse şimdi bunu düşünmeyelim bence. Çünkü hâlâ yapacak aktivite bulamadık." diye ekledim.

"Ben buldum bile,"

"Ne buldun?"

"Biz en çok ne yapmayı seviyoruz?"

"Biz en çok... yatmayı, dedikodu yapmayı, boş yapmayı, telefona bakmayı, dizi izlemeyi, biraz daha yatmayı, mesajlaşarak konuşmayı, yemek yemeği sonra yine dedikodu yapmayı falan filan seviyoruz."

"Aferin, bildin. Hadi, hamburger gömmeye gidiyoruz." dediğinde gülümsedim. El ele Hamburger dükkanına yürüdük.

***

Günün devamında yemek yedikten sonra, boş ve ara sokaklarda dolaştık.

Şuanda ise herhangi bir parktaydık. Kaydıraktan kaymış, ebelemece oynamış ve tahterevalliye binmiştik.

Salıncakta oturuyordum, yan tarafımda ki salıncakta da Melih vardı. Hava yavaş yavaş kararıyordu. Saat 19.54'dü sanırım, annem aradığında Melih'leyim demiştim, sorun etmeden geç kalmayın demişti. Ailem beni hiç bir zaman kısıtlamazdı çünkü genelde başımı belaya sokmazdım.

Melih birden ayağa kalktı, ona döndüm. Neden ayağa kalktığını anlamamıştım ama bende ayağa kalktım. Yanıma yaklaştı, elleri belime gitti.

Yavaşça belimi kavradı, sarıldı.

Bende kollarımı boynuna sardım. Sarıldığımız için biraz eğilmişti, burnum boynuna denk geliyordu. Burnunu boyun girintisine yerleştirdim, derin bir nefes aldım. O da saçlarımı koklamaya başladı.

Şarkı mırıldanmaya başladı.

"Bir an gelipte küllenince,
Yüreklerimiz dinlenince."

Yavaş yavaş sallanıp dans etmeye başladık.

"Başka sevgilerde teselli bulunca,
İşte biz o gün düşüneceğiz..."

Hafif hafif yağmur çiselmeye başladı, yaz yağmuruydu. Bende şarkıya eşlik etmeye başladım.

"Etrafımızı sarıverecek,
Bir boşluk yasla bitmeyecek."

"Herşey bir anda anlamsız gelecek,
İşte biz o gün tükeneceğiz..."

Biraz geri çekildim, bana döndü. Şuan... Şuan yüzlerimiz çok yakındı. Aramızda çok az mesafe vardı.

Mavi gözlerim, yeşil irislerinden dudaklarına kaydı, yutkundum.

Gözlerimi dudaklarından ayırdım, gözlerine baktım. Onun da gözleri dudaklarımla gözlerim arasında mekik dokuyordu. Gözlerimi yeniden dudaklarına çevirdim.

Hafifçe onun dudaklarına yaklaştığımda, o da bana yaklaştı... En sonunda dudaklarımız buluştu, yavaşça karşılık verdik birbirimize.

Bir süre sonra nefes almak için geri çekildik, gülümsedi. Gülümsedim, nefesimi düzene koymaya çalıştım. Alınlarımız birbirine yaslandı.

Daha sonra aynı anda fısıldadık.

"Seni seviyorum sevgilim."

"Seni seviyorum sevgilim."

Final...

Şaka lan şaka!

Gülün diye!

Bitmedi ki! Bitmedi ki!

Fake attım! Heheheheheheh

Cidden bitmedi ama fake de atmadım, sadece 2 özel bölüm gelecek :))

Gün içinde (saat 19.00 civarında) bir kurgu daha gelecek, ona da beklerim :))

Sizi seviyorum, öptüm :* :*

Özel bölümde yarın görüşürüz 💛✨

Gitme Kal  | Texting ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin