YALVARIRIM!

205 16 0
                                        

○●HATIRLATMA
○●MULTİDEKİ:Eylül BARUT&Emre ÖZ
○●Bölüm Müziği:Bahadır Tatlıöz~Benim değil

Göbeğime hafifçe vurup"Ha şöyle.İnsana benzedin"dedi.Evet karnım hafif şişmişti."Sapık.Bir daha dokunma göbeğime"diyerek gözlerimi devirdim.Kahkaha atarak "Sapık ha?"diye söylediklerimi tekrarlıyordu.Sonra bana da komik geldi.Daha fazla kendimi tutamadım ve ona eşlik ederek kahkaha attım...

***************************

Emre birden gülmeyi kesti.Beni izliyordu.Ben de gülmeyi kestim.Sadece birbirimizi izliyorduk.Yolun ortasındaydık herkes bize bakıp geçiyordu.Neden Emre neden yıllar sonra çıktın karşıma? Neden? Sana öyle aşıktım ki hakkında tüm konuşulanları inkar edebilirdim.Herkesi karşıma alabilirdim.Bu katı yüreğimi öylesine eritmiştin ki sevgi kelimesinin ne anlama geldiğini anladım ben seninle.

Neden Emre? Neden bu kadar geç kaldın? Tüm sorularımı haykırmak istiyordum yüzüne tüm kinimi nefretimi dökmek.Bana yaptıkları için bir bir hesaba çekmek.

Arabanın korna sesiyle birden Emre beni kaldırıma sürükledi.Ufak bir şok geçirdim.Arabanın çarpmasına ramah kalmıştı.Bir süre sonra kendime geldim ve kaldırıma oturdum.O da yanıma oturdu.Ben yolu o beni izliyordu.

Hiç istifimi bozmadan"Neden Emre? Neden yıllar sonra hayatıma girdin?"dedim.Acı bir şekilde gülümsedim.Emre yalnızca beni izliyordu.Elleriyle saçlarımı kulağımın ardına itiyordu."Aynı sorunun cevabını ben de senden bekliyorum Eylül.O gün beni öylece bıraktın gittin.O sözlerin hala yankılanıyor kulağımı sağırlaştırırcasına.Ben ilk kez kitlendim Eylül.İlk defa verecek cevabım yoktu.İlk defa.."gözlerini benden kaçırdı ve tekrardan kararan gözleri beni buldu."İlk defa aşık oldum Eylül. İzledim seni.Kaç kez okulunun çıkışında içimi dökmek için bekledim seni.Ama o gün bana öyle baktın ki yine o yüzündeki iğrenti ifadenle bana bakmandan korktum. inandım ki susuzluğumu senin dindireceğine.Senin bu taş kalbi yumuşatacağına.Tenimi tek senin yakacağına...Sen bilir misin yaşarken ölmenin ne demek olduğunu?Bu kadar yakınken sana dokunamama-"dediğinde sözünü kestim ve ayağa kalktım

"Bilirim"dedim en acımasız sesimle haykırarak."Bilirim Emre.Amaa bunları konuşmak için çok geç"dedim ve yoluma devam ettim tozlanan eteğimin arkasını çırparak.Emre'nin ayakkabı tıkırtılarını duyuyordum.

Önüme çıktı ve yolumu kesti."Bir gün Eylül. Sadece bir gün tüm benliğinle benim olman için ömrümün kalanını feda ederdim.Tüm benliğinle benim olman"dedi ve gözlerini kapattı.Dudakları kıvrılmıştı.Bu çok rahatsız ediciydi.Kimbilir o kafasında bana dair ne hayaller kuruyordu.İttim onu.Gözlerini hızlıca açarak sendeledi.

Birkaç adım geri adım attı."Kes şunu!"dedim bağırarak.Kaldırımdan geçenler bizi izliyordu.Gelmesine fırsat vermeden bir daha ittim."O kafana sok.Oyun bitti Emre! Sen bitirdin.Gerçeği bile bile canımı yaktın.Sen benimle alay ettin Emre.Oynadın.Sınadın beni senin aşkına.Sen öldürdün bu aşkı.Seninkiler gibi iki gün ölüyorum bitiyorum üçüncü gün işim bitti aşkı değildi Emre benimkisi.Ama sen söndürdün ve kalbimi de sökmeyi ihmal etmedin.Yıllar sonra çıkıp da karşıma palavra atıp durma"dediğimde sanki milletin işi gücü yokmuş gibi beni daha dogrusu bizi izliyordu.Bir çekirdek eksikti onlar için.

Daha fazla gösteri olmak istemedim ve omuz silkip yoluma devam ettim.Emre'nin buz kadar soğuk gözlerine bakarak.Çenesindeki kas seğiriyordu.

İlerlerken kulağına yaklaşıp"Bir daha karşıma çıkma!"dedim dişlerimin arasından. Kolumda bir acı hissettim.Emre'ydi bu.Canım çok yanıyordu."Bu kadar basit değil Eylül hanım"dedi kükreyerek.Yolun ortasında kolumu koparırcasına sürüklüyordu beni.

Topuklularla ona eşlik etmeye çalışıyordum.Bir yandan da"Bırak beni !"diye bağırıyordum.En son çıkmaz bir sokağa geldik.Beni resmen fırlattı.Dengemi kaybettim ama sonra toparlanarak dimdik üzerime yürümesini bekledim.Korkmuyordum.Sadece rakibinden hamle bekleyen bir oyuncu gibiydim.Temkinli ve dikkatli..Sert sert bana bakıyordu.Beni baştan ayağa süzdü ve ceketini fırlattı.

Ne yapmaya çalıştığına anlam veremiyordum.İyice yaklaştı ve hızlıca beni duvara yasladı.Ellerimi baş hizasında elleriyle sabitledi.Gözleri ateş saçıyordu.Gözlerine bakamıyordum.Yine korkuyordum ondan.Debelendim ve ellerimi kurtaramadım ellerinden.

Kafasını boynuma gömdü."Bu kadar yakınken doyasıya koklayamamak."dedi kesik kesik soluyarak.Sonra kafasını boynumdan kaldırarak alnıma yasladı"Susuzluğumun dudaklarında dineceğini bile bile içememek"dediğinde nefeslerimiz birbirine çarpıyordu.

Kalbinin çarpıntısı kulağıma kadar geliyordu.Bir süre öylece durduk ve ellerimi bıraktı.Ellerini belime sürükleyerek"Dokunduğum her kızda seni görmek.Olmayacağını bile bile arzulamak.Çok acı veriyor "dedikten sonra birden elini yumruk yaparak baş hizamdaki duvara sertçe vurdu.

"Ama hiçbiri sen değil"diyerek haykırdı.Sesinden irkildim.Sonra kendini bedenimden çekti.Elimi tuttu ve kalbinin üzerine götürdü."Sızlıyor" dedi.Yüzünde acı çeker bir ifade vardı.Kendimi gördüm o an.Gözümün önünde seviştiği kızlar geçti.O canımı çok yaktı ama benim amacım incitmek değildi onu.Keşke beni sevmeseydi.Keşke aklımda hep o acımasız Emre olarak kalsaydı da acı çekmeseydi.

"Emre beni unu-"cümlemi bitiremeden eliyle ağzımı bastırdı."Hiç sevmediysen bile kendini esirgeme"dedi.Zorlanarak konuşuyordu.Gözlerinin altı kızarmıştı.

Sonra kısık bir sesle"Yalvarırım"dediğinde dudaklarım aralandı.Keşke Emre'yi bu halde görmeseydim.

Sımsıkı sarıldım ona."Sus..Bir daha öyle deme"dediğimde o da aynen bana sarıldı.

Ne kadar böylece kaldık bilmiyorum.Yalvarmak onun ağzına hiç yakışmıyordu.Ağlamamak için kendini tuttuğundan göz altları kızarmıştı.Keşke bu kadar çaresiz olarak kalmasaydı aklımda.Keşke o eziyetlerini yapsaydı yine bana ama bu Emre'yi görmeseydim.

Keşke hep o piç Emre olarak kalsaydı ve sadece suratına baktığımda acıyı görseydim.Aşık olmasam bile ona o kadar yürekten bağlandım ki...Öyle güveniyordum ki ona.Bu kadar arzularken ve eline de bu kadar fırsat geçmişken beni incitmeyen birinden bahsediyordum.O kadar saygı duydum ki ona.

Önemli olan soru peki ya bu günden sonra?

RUHLARIN DANSIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin