○●HATIRLATMA
●○MULTİDEKİ:Enes BOZTİLKİ & Fırat ATEŞ
○●BÖLÜM MÜZİĞİ:Selçuk BALCI~Deniz Üstünde FenerAlnındaki üstü kapalı yarayı inceliyordum.Boynumdaki baskıyla ve belime dolanan koluyla dudaklarımı onunkiyle buluşurken buldum.Kandırmıştı beni.İşi bittiğinde beni bıraktı.Benim dudaklarım aralanmış ona bakıyordum."Dur bayılmadan benim doktoru çağırıyım"diye kıkırdıyordu.
Utancımdan yerin dibine girmek istedim o an.Yine aynı şey olmuştu bir bakışıyla diyeceklerim boğazıma diziliyordu sanki.
Bana sırıtarak bakarken"Madem ilkti ben de tam olsun dedim.İşimi yarım bırakmayı sevmem de"dediğinde kendinden gurur duyar bir bakış atıyordu bana.Sinirle ve kinle gözlerine bakarken"Tek pişmanlığım ne idi biliyor musun?Senin kadar UCUZ birini düşünüp gözyaşlarımı akıtmaktı"dediğimde yüzündeki tebessüm gitmişti.Yerini hüzün almıştı.
Yutkundu.Hızlı ve kararlı adımlarla odayı terkettim.Bu onu son görüşüm oldu.
Bu olayın üzerinden bir hafta geçmişti.Hemen o olayın ertesi günü ikinci ögretime geçmiştim.Bundan sonra derslerimiz akşam olacaktı.Emre'ye ihanet etmiş gibi hissediyordum.Emre ilk başlarda benim durgunluğumun nedenini sorup duruyordu.Sonra mı?
Zamanla ben de Emre de eski samimiyetimizi almıştık.Daha sonra ben de unuttum onun beni unuttuğu gibi.Unutmayıp da ne yapacaktım?
İlk başlarda o koca sınıfta onu arıyordu gözlerim ama sonra ben de alıştım onsuzluğa onun gibi.Dersimiz bitmişti.Herkes toparlanıyordu.Emre çıkışta beni bekliyordu.Bense sınıfta eşyalarımı topluyordum.
"Eylül? " bu ses...
***************************
Sınıfta benim gibi toplanan iki üç kişi kalmıştı.Herkes gözünü sesin sahibine çevirdi.Bitmek bilmeyen o hesabımızı açmak istiyordu anlaşılan.Ama benim için mevzu çoktan kapanmıştı.Gözlerine baktığımda yine o çaresizliğe hapsolmaktan, belki de gözlerinde kaybolmaktan korktum.Siyaha ve tonlarına...
Hiç istifimi bozmadan hatta yüzüne bile bakmadan toparlanıyordum..Gözü üzerimdeydi bunu hissedebiliyordum.Sadece titriyordum.Neden Allah'ım? Neden?Tam unutmuşken onu.Ben de kendi yolumu çizmişken...
Yalnız mühürlediği dudaklarım değildi, çocuk değildim bunu hissedebiliyordum.
Elim ayağıma bu şekilde dolaşmışken onu görmeye hazır değildim.Diğerleri çıkarken sıra bana geldi.Bakma Eylül! Bakma! Sürekli bunları hatırlatıyordum kendime.Nefesimi tutmuştum.Kalbim o kadar hızlı çarpıyordu ki bir an çıkacak sanmıştım.
Tam çıkacakken kapıya yaslanan bir kol bunu engelledi.Ben hala dimdik karşıma bakarken"Dinliyorum?"dediğimde sesim ciddi ve kararlıydı.Yine ses vermedi.Yalnızca beni izliyordu.Titreyen bedenime söz geçiremiyordum.
"Ben de işimi yarım bırakmayı sevmem.Bu kez öldürürüm seni.Çekil yolumdan"dediğimde karşıya dikmiştim gözlerimi.Kollarımı göğsümde birleştirerek.
Birden kapıyı kapattı ve arkadan kilitlenme sesini duydum.Korkuyordum,sınıftan herkes çıkmıştı zaten.Yalnızca ikimiz vardık bir de birbirine karışan nefes alış verişlerimiz.
Biraz sonra da okul dağılacaktı.Titriyordum.Üzerime doğru yürümeye başlamıştı.
Ben geri geri sürüyordum ayaklarımı.
Hayır Eylül! Sana pes etmek asla yakışmaz!Yine bu sesler yankılanıyordu kulaklarımda.
En son bir noktada sabitledim kendimi.Ne olucaksa olsundu artık.Yalnızlığım dört duvarda pusu kurmuştu ve düşmem için beni bekliyordu.Bundan sonra olacaklara kimse engel olamayacağı açıkça ortadaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHLARIN DANSI
RomanceSanki bir bakışla gökyüzünü tamamlıyorduk sen ve ben.Sen her ne kadar gecenin zifiri karanlığını yansıtıyorsan koyu keskin gözlerinle, benimki inadına güneşli mavi gökyüzünü . Şimdi terk mi ediyorsun beni?Geceyle gündüz ayrılır mı?Hiç kopar mı Leyla...