#Sihirde
Ne yapmamız gerektiğini biliyorduk. Sihri geri getirirsek Orionu yenebilirdik. Hoş, onu sihirle yenebiliyorken diğer hiç kimseye gücümüzün yetmemesi ise ayrı bir ironiydi... Her şeyin gerçekleşmesi için 24 saatimiz vardı. Mewyayı kurtarmak için, Orionu alt etmek için, Sihri geri getirmek için... Yapacak o kadar çok şey vardı ki... Gökyüzüne baktım, bu ne yaman bir çelişkiydi böyle. Bin bir zorlukla yok ettiğimiz sihri geri getirmek için uğraşıyorduk.
Marco. Star, iyi misin?
Star. Evet Marco. Ne yapacağımızı biliyoruz. Şimdi sihri geri getirme zamanı.
Janna. Hemen yola çıkmak isteyebilirsiniz, siz göle gidin bizde ihtiyacınız olabilecek malzemeleri getirelim. Geçen her saniye zararımıza işliyor. Hadi Tom, daha dalış malzemeleri bulacağız.
Janna nın sözü üzerine Tom hiç itiraz etmeden onunla gitmişti. Bende sanki son kez bakıyor gibi anneme ve babama baktım. İçimden bir ses "Çok şey olacak ama hiç biri fedakarlık yapmadan olmayacak." diyordu. Gerekirse onu bile yapmaya razıydım. Yeter ki ait olduğum yer daha fazla bir kendini bilmez tarafından harap olmasın. Annem ve babama sarıldıktan hemen sonra Marco ile yola koyulduk. Sihre gidiyorduk. Daha doğrusu, ondan geriye kalan her şeye...
------------
Cielo
Bu sırada Cielo da herkes alarma geçmiştir. Kraliçe Alice ve Pandora herkesi bir araya toplayıp Orion'un bulunduğu yeri bulmaya gönderir. bu sırada onlar da boş durmayacaktır. Beraber toplantı odasına geçtiklerinde Kraliçe Alice in önerisi üzerine Victoria yı izlemeye karar verirler.
Pandora. Haklısın. Onu bulursak Orionu da bulmuş oluruz.
Kraliçe Alice. Ben yaparım. Daha öncede yaptım ve onu en iyi ben tanıyorum.
Pandora. Öyle olsun. Yorulursan haber ver, el atarım.
Kraliçe Alice. Tamam.
Bunun üzerine Alice uzun zaman sonra ilk kez Pandora'nın önünde ona saldırmadan bir büyü yapıyordur. Pandora usulca köşedeki bir sandalyenin üzerine oturur ve onu izler.
Kraliçe Alice. Her şeyi gören göz buraya gel, gözetlemem için gökyüzünde bir yeri del, saklı olan ne varsa onu bana göster, yasak olan ne varsa ortaya döküver!
Şimdi mor bir çember oluşmuştu. Alice bütün dikkatini Victoria'nın üzerinde toplamaya çalışıyordu şimdi. Lambanın cızırtısını dinlemeden bütün dikkatini büyüde yoğunlaştırdı ve usulca onu buldu.
Kraliçe Alice. Burayı biliyorum. Onları bulduk Pandora!
Pandora. Hemen çocuklar yola çıkmadan onları durdurayım.
Böylece hızla bir yol çantası hazırlamakta olan bütün Butterfly lara haber verdi ve hepsini salonda topladı. Alice de gelince hemen konuya girişti.
Pandora. Çocuklar arkadaşınız Stara yardım etmek için Zamanın Ellerini kullanarak onların boyutlarını ele geçirmeye çalışan Orionu durdurmamız gerekiyor.
Kraliçe Alice. Victoria şuanda hala Zamanın Ellerinin olduğu vadide. Boyutu kapatırsak-
Pandora. Sorun tamamen bitecek.
Kraliçe Alice. Ve Orion orada kalacak...
Pandora. Üzgünüm Alice ama onu geri getirmenin bir yolunu buluruz. Şuanda Orion un buraya geri gelmesinden çok daha büyük bir sorunumuz var.
Kraliçe Alice. Biliyorum. Bu yüzden şimdi hepimiz en yakın yere boyut açacağız ve Violet in arkadaşları eşliğinde oraya gideceğiz. Ancak bilmeniz gereken bir şey daha var. Orada Victoria hariç kimse sihir yapamayacak. Çok dikkatli olmalıyız. Beni anlıyor musunuz?
Hep bir ağızdan onaylarcasına sesler yükselince Kraliçe Alice in emri ile yola koyuldular.
----------
Mewya
Star. Hazır mısın Marco? Biraz gece yüzüşüne çıkacağız.
Marco. Seninle her şeye hazırım.
Janna ve Tom un getirdikleri malzemeleri de giydikten sonra sonunda hazırdık. Bir kez daha Marcoya baktım ve sonra usulca kendimi göle bıraktım. Geceleyin yukarıda beliren dolunayın ışığında göl hafif bir ışıkla aydınlanıyor ve parlıyordu. Sihrin eskiden olması gerektiği yere kadar yüzmeye devam ettik. Hedefimizden sapmamak için etraftaki minik balıkları ve mayhoş manzarayı görmezden geldim. Bir süre sonra sonunda sihrin kalıntılarına ulaşabilmiştik. Kocaman bir binanın yıkık dökük artıkları üzerinde birikmiş olan yosunlar ile sanki yıllardır batık bir yermiş izlenimi veriyordu. Marco benden önce yıkık binanın içerisine girmişti bile. Peşinden gittim ve başımızda takılı olan ışıkların sayesinde sihir kuyusunu bulduk. tek bir renk, sihre karşı en ufak bir belirti yoktu. İşaretleştik ve önden ben olarak sırayla kuyunun içine doğru daldık.
Birden her yer, her şey değişiyordu. Kendimizi bir hiçliğin içerisine doğru atmıştık adeta. Hızla simsiyah ve artık var olmayan sihrin içine düştük. Kafalarımızdaki maskeleri ve dalış tüplerini çıkarttık.
Marco. Şimdi ne yapacağız?
Star. Bilmiyorum. En son ne olduğunu hatırlıyor musun?
Marco. Hiç unutmadım ki.
.
.
.
Marco. Star.
Star. Marco, burada ne yapıyorsun?
Marco. Sanırım seninle aynı şeyi... Burada kalırsak ne olacağını biliyor musun?
Star. Hayır ve umurumda da değil, çünkü sihirli veya sihirsiz-
Marco. Birbirimize aitiz.
.
.
.
Sihir, bir kuyunun içindeki basit bir sıvıdan çok daha fazlasıydı. O kalbimizden geliyordu. En derinlerden. İçimizde bir yerlerde sihre ait bir şeyler daima vardı. Evimize dönmemize bu küçük parça yardımcı olmuştu. Peki niye şimdi yine aynı şeyi yapmayalım ki?
--------------
6 Saat Sonra
Sinsice karşısında sihir zoru ile diz çökmüş durumda olan Star ve Marco ya bakar...
Star. Artık bitti Orion bu işe yaramayacak!
Orion. Neden bahsediyorsun yıldız?! Ben kazandım!
Star suratına uzun zamandan sonra ilk kez bir gülümseme getirir.
Star. Henüz değil...
.
Lider olma duygusu için satacaklar birbirlerini...
-
-
-
Diğer kitaplarıma da bakarsanız beni çok mutlu edersiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Star Vs The Forces Of Evil Zamanın Elleri 2
Teen Fiction"Başka bir boyuttan geldim." Birinci kitabın devamıdır. 6. Sezon tarzında yazıyorum.
