he's too much for this universe

185 30 28
                                    

"Takma onları kafana. İki aptal sürtük işte, her zamanki halleri."

Jaehyun'un iki hafta önce olan olaydan beri benimle yakinen ilgilenmesi biricik hayranlarının, Lee Aptal Chittaphon ve Kim Aptal2 Jungwoo'nun, dikkatini çekmişti tabii.

Onların gözünde 'Jaehyun'un göz bebeği' olmamı kendilerine yedirememişler ve onları duyduğumu bile bile benimle ucube ve ilgi manyağı diye dalga geçip yemekhanedeki tüm sesleri bastıracak kadar sesli bir şekilde gülüşmüşlerdi.

Üstelik Hendery olmasaydı elimde kalacaklarının kendileri de farkındaydılar.

Yılışık sürtükler.

"Biliyorum."

Kapsülleri alma zamanımız geldiğinde Hendery'le arka arkaya gelecek şekilde sıraya girip sohbet etmeye başlıyoruz. Yine de gözlerimin ikide bir dudaklarında güzel gülümsemesiyle yanındaki kapsüllü bardakları bir bir çocuklara dağıtan Jaehyun'a kaymasına engel olamıyorum. Hendery bu halime alışkın olduğundan konuşmaya devam ediyor.

"İyi günler Bay Jung."

Gülümsemesi genişlerken "Sana da iyi günler, Bay Na." diye dalga geçiyor benimle ve arkamdaki Hendery'nin "Pfft." diye kendini tutamayıp gülmesiyle kendi aralarında gülüşmeye başlıyorlar.

Ruhumu attığı melodik kahkahaya teslim ederken ortaya çıkan o güzel gamzelerinden birine gömebilirler cansız bedenimi. Ciddiyim.

"Al bakalım."

Gözlerimi uzattığı kağıt bardaktaki kapsüllere odaklayarak yüzüne bakmadan birkaç adım ilerliyor ve kafam hâlâ eğikken sırtımı duvara yaslayıp Hendery'nin gelmesini bekliyorum.

Aslında bir şeylere takık olmaya oldukça müsait bir insanım fakat Jaehyun'a takık değilim. Bunu, birkaç adım ötemde Hendery'ninkine karışan güzel gülüşünü dinlemek bile tüm zerremi kutsarken özene bezene yaratılmış yüzüne bir an olsun bakmayışımdan anlayabilirsiniz.

Onunla değilken gözümün önünden gitmeyen nefes kesici suretine yanımdayken bakmaya dahi kıyamıyorum çünkü gözlerim bu şaheseri görmek için fazla acizmiş gibi geliyor. Zaten tanıştığımız ilk günden beri Jaehyun'un varlığını hak etmediğimi düşünüyorum.

O, bu evren için fazla ve ben kusurların bile üzerinde kusursuz durduğu, ne olursa olsun mükemmel yaratılışından bir parça dahi kaybetmeyen adamı hak etmiyorum. Bunun için kendimi küçümsemiyorum tabii. Çünkü Jung Jaehyun'u sadece ben değil, bulunduğumuz evrendeki hiç kimse hak etmiyor.

"Geliyor musun?"

Beklerken taban kısmını deldiğim kağıt bardağı elimde buruşturarak kenardaki çöpe atıp ağzımda yutmadığım bu haftaki üçüncü mavi-beyaz kapsülümle Hendery'nin peşinden yatakhaneye gidiyorum.

Koridordan çıkmadan önce gözlerimi bir anlığına Jaehyun'un yüzünde gezdirmem, bu gece buluşacağım hayali Jaehyun'u daha net görmek istememden kaynaklı olabilir.

Koridordan çıkmadan önce gözlerimi bir anlığına Jaehyun'un yüzünde gezdirmem, bu gece buluşacağım hayali Jaehyun'u daha net görmek istememden kaynaklı olabilir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
addicted to you Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin