Bölüm:11

906 49 29
                                    

Yanıma oturan kişi Cedric di.Ona birkaç dakika sarıldıktan sonra geri çekildim.

Cedric:
"Elizabeth iyi misin?"

Kafamı hayır anlamında salladım.

Cedric:
"Bana anlatabilirsin."

Şuan kimseye bu konudan bahsetmek istemiyordum.Eğer onlara anlatırsam sanki beni dışlarlarmış gibi geliyordu.

Elizabeth:
"Şuan anlatmak istemiyorum."

Cedric:
"Seni zorlamayacağım eğer anlatmak istersen ben her zaman buradayım."

Elizabeth:
"Teşekkür ederim Ced."

Cedric:
"Rica ederim Beth"

Gülümsedi ve derse gitmek için yanımdan kalktı.Günümün devamında derslere girdim ve bitince yukarı odama çıktım. Akşam yemeğine bile inmedim.

Başıma kötü ya da iyi olaylar geldiğinde yaşadığım şeyleri günlüğüme yazarım bugün de benim için bir dönüm noktasıydı.O yüzden günlüğüme yaşadıklarımı yazdım ve işim bitince uyudum.

*Ertesi Gün*

Bugünün dünden daha iyi bir gün olmasını umarak kahvaltıya indim.Herkes bana çok tuhaf bir şekilde bakıp fısıldaşıyordu.

Ravenclawdan bir kız:
"Senin Ravenclaw varisi olduğunu doğru mu ?"

Hufflepuffdan bir kız:
" Gerçekten ismi lazım değilin kızı mısın?"

Slytherinden bir kız:
" Eğer doğruysa bu çok havalı bir şey."

Arkadaşının böyle dediğini duyan diğer Slytherinli kız onu dürttü.

Gryffindorrdan bir kız:
"Sen tam bir ucubesin. Eminim baban gibisindir."

Harry:
"Beth bu söylenenler gerçek mi ?"

Cevap vermemi beklemeden tekrar konuşmaya başladı.

Harry:
"Elizabeth bir cevap ver! Ailemi öldüren kişi,Voldemort senin baban mı?"

Ağzımdan kısık bir sesle "evet" kelimesi çıktı.

Harry:
"Neden bana söylemedin?"

Elizabeth:
"Onun yaptığı şeyin sorumluluğunu bana yüklemenden korktum ve korkmakta da haklıymışım. Resmen aileni ben öldürmüşüm gibi davranıyorsun."

Harry arkasına bakmadan büyük salondan çıktı. Ben boş boş Harry nin arkasından bakarken Cedric ayağa kalktı ve bağırmaya başladı.

Cedric:
"YETER HERKES KENDİ İŞİNE DÖNSÜN GÖSTERİ BİTTİ!"

Sonra ise yanıma geldi ve elimden tutarak beni dışarı çıkardı.Nereye gittiğimizi soracak durumda değildim sadece onu takip ediyordum.Siyah bir gölün yanına geldik ve yere oturmam için işaret etti.

Cedric:
"Burası Kara Göl. Daha önce gelmiş miydin ?"

Elizabeth:
" Hayır ama burası çok güzel."

Cedric gülümsedi.

Elizabeth:
"Cedric."

Cedric:
"Efendim."

Elizabeth:
"Sana bir soru sorabilir miyim?"

Cedric:
"Tabii"

Elizabeth:
"Herkes benim ucube olduğumu düşünüp benden nefret ederken sen neden benden kaçmıyorsun?"

Cedric:
" Beth, kimse senden nefret etmiyor ya da ucube olduğunu düşünmüyor. "

Elizabeth:
"Hayır düşünüyorlar. Bu sabah büyük salona girdiğimde Gryffindor dan bir kız bana 'Sen tam bir ucubesin. Eminim baban gibisindir' dedi."

Cedric:
"Binanın bile babanın binasından farklı olması büyük bir gösterge değil mi ? Yani siz aynı değilsiniz."

Elizabeth:
"Neden sen benim yanımdasın ? Yani çocukluğumuzun beraber geçtiği Harry bile beni tek bir cümle ile yargılıyorken seninle çok fazla bir muhabbetimiz olmamasına rağmen neden benim yanımdasın?"

Cedric:
"Senin kötü biri olmadığını biliyorum ve senin sayende Cho nun gerçek yüzünü gördüm."

Elizabeth:
"Voldemortun babam olduğunu herkes kimden öğrendi?"

Cedric:
"Bu sabah sen gelmeden 15 dakika önce büyük salona elinde bir günlük ile Cho girdi.Senin günlüğün olduğunu anlamak çok zor olmadı.Okumasını durdurmaya çalıştım ama ben ne dersem diyeyim durmadı."

Elizabeth:
"Bu kız benden ne istiyor hala çözemedim."

Cedric:
"Benim bir tahminim var aslında.Cho seni kıskanıyor."

Elizabeth:
"Beni neden kıskansın ki?"

Cedric:
"Beth kendine haksızlık etme.Çok güzelsin, çok zekisin ve çok iyi kalplisin."

Elizabeth:
"Bu düşüncelerin için teşekkürler ama bence sizin aranızı bozdum diye benden intikam almak istiyor."

Cedric:
"Asıl derdi bizim ilişkimiz olsaydı emin ol beni aldatmazdı."

Elizabeth:
"Artık geri dönelim mi?"

Cedric:
"Olur ."

Büyük salona geri döndük ve yanıma Hermoine, Ron ve ikizler geldi.

Hermione:
"Elizabeth babanın yaptığı bir şey için seni yargılamayacağız."

Ron:
"Beth, Harry e biraz zaman ver.Sadece çok duygusal davranıyor."

George:
"Eninde sonunda yaptığı hatayı anlayıp senden özür dileyecektir."

Elizabeth:
"Harry şuan nerede?"

Fred:
"Quidditch sahasında olması lazım."

Elizabeth:
"Teşekkürler çocuklar.Ben Harry nin yanına gidiyorum."

Quidditch sahasına gitmek için büyük salondan ayrıldım.Quidditch sahasına gittiğimde Harry tribünlerde oturuyordu.

Elizabeth:
"Biraz konuşabilir miyiz?"

Harry:
"Ben de seninle konuşmak istiyordum zaten."

Elizabeth:
"Dün öğrendiğimde kafamdan vurulmuşa döndüm.Resmen bildiğim her şey yalanmış.O an ki hüzünle hiç kimseye bir şey anlatamadım.Bugün size her şeyi anlatacaktım ama Cho benden önce davranıp size günlüğümü okudu."

Harry:
"Ben çok özür dilerim Beth. O an sağlıklı düşünemedim ve gereksiz bir tepki verdim."

Harry ile sarıldık.

Elizabeth:
"Bu barıştığımız anlamına mı geliyor?"

Harry:
"Küstüğümüzü kim söyledi?"

İkimizde güldük.Birkaç dakika sonra 2.sınıf bir Gryffindor öğrencisi yanımıza geldi.

Öğrenci:
"Profesör Dumbledore, Elizabeth Riddle ı çağırıyor."

Riddle? Artık bu soyadına alışmam gerekiyordu.

*Bölüm Sonu*

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Umarım bölümü beğenmişsinizdir.

Oy ve yorum atın lütfeen.

Bir dahaki bölümde görüşmek üzere kendinize iyi bakın...✨💜

Elizabeth LupinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin