Bölüm:5

1.2K 75 28
                                    

Yine şom ağzımı açmış olucam ki biri üzerimizdeki pelerini çekti ve bütün bakışlar bize döndü.Fakat pelerini kimin çektiğini görmedim daha doğrusu o an ki korkudan etrafıma bakmayı akıl edemedim.Profesör Mcgonagall bizi görünce hiç şaşırmış gibi gözükmedi.Yanımıza gelip sessizce beni takip edin dedi.Fred,George,ben,Umbridge ve birkaç profesör Dumbledore'un odasına geldik.

Umbridge direk konuşmaya başladı:
"Derhal bu çocukların okuldan atılması lazım!"

Mcgonagall:
"Her yaptıkları hatada çocukları okuldan atamayız.Bizim ve bu okulun amacı onlara doğru olanı öğretmek."diyerek bizi korudu.

Dumbledore:
"Dolores,Minerva bu konuda haklı onları okuldan atamayız.Çocuklar siz dışarı çıkın biz karar verince sizi çağıracağız."dedi.

Bu cümle ile bizi kibarca odadan kovmuş oldu.Biz de dışarı çıktık.Hermoine,Harry,Ron ve Lena bizi kapıda bekliyorlardı.

Çıktığımız gibi Hermoine bizi azarlamaya başladı.
"Siz ne yaptığınızın farkında mısınız? ya okuldan atılırsanız"

Ron:
"Bir haftadır yapmak istediğim şeyi yapmışsınız"dedi sonra elini uzattı ve çak dedi.Ben de gülümsedim.Bu anı Hermoine nin uyarı amaçlı olan öksürüğü böldü.

Bu öksürükten sonra Ron kendine çeki düzen verdi ve konuştu:
"Yani demek istediğim bu yaptığınız çok yanlış"dedi. Hermoine,Ron'un bu haline göz devirdi ve

"Peki sana ne demeli Harry böyle bir olay için pelerini nasıl verirsin?"diye Harry e de kızdı.

Ben de:
"Hermoine,Harry'nin bir suçu yok ben çok ısrar ettim ve o da vermek zorunda kaldı" dedim.

George:
"Tamam uzatmayın.Gelin bahçeye çıkalım."

Herkes tamam dedi ve bahçeye yöneldik.Yaklaşık 10 dk konuştuk sonra yanımıza Slytherin cüppeli bir çocuk geldi ve Fred George ve Bana bakarak:
"Dumbledore sizi çağırıyor"dedi ve gitti.

Biz de hemen kalkıp Dumbledore'un odasına gittik ve kapıyı çaldık.

Dumbledore:
"Gelin çocuklar.Şimdi size cezanızı söyleyeceğim.Okuldan 1 hafta uzaklaştırma aldınız.Eğer bir daha böyle bir şey yaptığınızı duyarsam okuldan atılırsınız.Cezanızı öğrendiğinize göre odadan çıkabilirsiniz" dedi.

Öncelikle babam sonra ise Molly teyze çok kızacaktı.Harmoine lerin yanına giderken biri bağırdı.

"LUPİN!"

İkizlere dönüp,
"Çocuklar siz gidin ben size yetişirim"dedim ve sesin sahibine döndüm.

"Ne istiyorsun Malfoy?"

"Duyduğuma göre Weasly İkizleri ve sen okuldan atılmışsınız."

"Kimden duyduysan doğru bir bilgi değil okuldan falan atılmadık.Şimdi müsade edersen gideceğim çünkü değerli vaktimi seninle harcamak istemiyorum."dedim ve hermoinelerin yanına gittim.Fred ve George olanları anlatıyordu.

Harry kulağıma doğru eğildi ve:
"Malfoy ile ne konuştunuz?"diye sordu.

"Her zamanki gibi saçmaladi boşver."

Fred:
"Beth hadi eşyalarını hazırla.Biliyorsun Cezamız eve gitmemiz lazım"

Peki dedim ve odama çıktım,eşyalarımı hazırladım.Ortak salona inip arkadaşlarımla vedalaştı ve eksprese doğru yol aldık.Tren gelince bindik ve rastgele bir kompartmana oturduk.Hiç kimse konuşmuyordu.Bir süre sonra

George sessizliği bozdu:
"Abartmayın en fazla ne olabilir?"

Fred:
"En fazla ne mi olabilir?Annemin neler yapabileceğini unuttun galiba,yandık"

"Eğer Sirius oradaysa bizi korur ama yoksa gerçekten yandık"

Konuşmalarımız bu şekilde devam etti ve çok geçmeden vardık.Arthur Amca, babam,Sirius ve Molly Teyze bizi peronda bekliyordu.Açıkçası Sirius'u görmek beni rahatlatmıştı o beni az da olsa babamın sinirinden korurdu.

Molly Teyze:
"FRED VE GEORGE WEASLEY NASIL BÖYLE BIR ŞEY YAPABILIRSINIZ? Çabuk önüme düşün.1 haftalık ev cezanız boyu boyunca Elizabeth ile görüşmek de yasak!"dedi ve üçümüz de aynı anda Hayır diye bağırdık.

Babam ise bana dönüp:
"Elizabeth Heather Lupin seninle evde konuşacağız."dedi.

Weasley ler kovuğa gittiler , biz de Babam ben ve Sirius ile bizim eve gittik.Eve geldiğimiz gibi babam bana kızmaya başladı.

"Elizabeth bunu nasil yaparsın senden beklemezdim."gibi cümlelerle bana kızıyordu.Sirius ise o sırada babam ı sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Hadi ama aylak biraz sakin ol biz de Beth'in yaşındayken çok yaramazlık yaptık"

"Elizabeth Lupin derhal odana yemek vaktine kadar alt kata gelmek yok" dedi babam.

Ben de koşarak üst kata odama çıktım.Gözlerim dolmuştu.Babam daha önce hiç bu kadar kızmamıştı.Ama yaptıklarımdan gram pişman değildim.Hatta bir daha olsa bir daha yapardım.Odamda ki kitaplığa yöneldim ve bir büyü kitabı aldım.Bari akşam yemeğine kadar büyü çalışayım diye düşündüm.Bu da Ravenclaw olmamdan kaynaklanan bir şeydi her halde her şeyden ders çalışarak kaçmaya çalışıyordum.Yaklaşık 1 saat büyü çalıştıktan sonra çok sıkıldım ve alt kata inemeyeceğim için çatı katına çıkıp biraz orayı karıştırmaya karar verdim.Yavaşça kapıyı açtım ve sessizce merdivenlerden çıktım.Çatı katına çıkınca bir tane sandık gözüme çarptı ve sandığın yanına ilerledim.Sandığı açtım içinde küçük kilitli bir kutu vardı.Kutunun üstünde büyük harflerle 'İSABELLA ALLEN' yani annemin adı soyadı yazıyordu.Kutuyu açtım ve içinde ki resimi görünce şok oldum.

*Bölüm Sonu*

Elizabeth LupinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin