Özel Bölüm

24.3K 2.1K 1.3K
                                    

Fotoğrafta Selenay ve Tolga var.

Mahzar Alanson - Ah Bu Ben

İyi okumalar...

Tolga

Ailemin yanındaki 3 hafta nasıl geçmişti anlamamıştım. Ancak zaman kavramını oturup düşünmüş ve nasıl işlediğine oldukça kafa yormuştum. Kimi zaman da fotoğrafına baktığımız kişinin neden kokusu da burnumuza gelmiyor diye isyan etmiştim. Benim için oldukça tuhaf geçen 3 haftaydı.

Döneceğim günü iple çekmiş olsam da şu an boş boş etrafıma bakınıyor, beni karşılamış olmaya gelmesini umuyordum. Sonunda bakışlarım onu bulduğunda yerimde kalakalmış, aptal gibi sırıtmaya başlamıştım. Beni gördüğüne sevinmişti, bunu yüz ifadelerinden anlıyordum. 3 hafta ne kadar uzundu böyle. Sanki gidip geldiğim o süre içerisinde daha da güzelleşmişti. Öyle ki birazdan olduğum yere yığılacaktım.

Selenay, tekerlekli sandalyesini bana doğru sürmeye başladığında hareket etmek ancak aklıma gelmişti. Hızlı adımlarla önünde durup ona doğru eğildim. Yüzlerimiz hizalanmıştı. Gülen suratımla ona bakıyordum. Tam bir şey söyleyeceğim anda Selenay'ın elini yüzüme doğru uzatmasıyla susup kalmıştım. Sessizce onu beklerken parmaklarını alnımda bir yere dokundurmuştu.

"Sivilcen çıkmış, sıkabilir miyim?"

"Ne?" diye sordum afallayarak. Beklediğim cümle kesinlikle bu değildi. Selenay, parmaklarını alnımdan çekip geniş bir şekilde gülümsedi. "Hoş geldin."

"Sen yalnız mı geldin?"

"Hayır, babam getirdi. Seni almaya geleceğimi söyledim, o da seninle tanışmak istiyordu zaten." Sertçe yutkunduğumda Selenay gülmüştü. Eliyle kolumu sıvazlayıp kendince bana teselli vermeye çalıştı. "Merak etme, sen onun kızını hayata döndüren kişisin. Sana o kadar sert çıkacağını sanmıyorum."

"Sanmıyorum? Kesin bir şey diyemez misin?"

"Yani... Bu babam sonuçta. Sağı solu belli olmaz."

Şaka mı yapıyor yoksa ciddi mi diye yüzünü incelerken oldukça ciddi göründüğünü fark etmiştim. Doğrulup omuzlarımı geriye attım. Kendimi savaşa hazırlanıyor gibi hissetmiştim. Bir nevi de öyleydi zaten. Sevdiğim kızın babasıyla tanışacaktım.

Gerçi... Selenay benim sevdiğimdi ama sevgilim değildi. Babası beni kızının bir arkadaşı olarak tanıyacaktı. Böyle düşünmenin beni rahatlatması gerekmiyor muydu? Aksine, içim acımıştı. O anda Selenay'ın babasıyla kızının erkek arkadaşı olarak tanışmak istediğimi fark etmiştim.

Otogardan dışarıya çıkarken göz ucuyla Selenay'a bakıyordum. Onda farklı olan bir şeyler vardı. Benim de 3 haftada özlemden gözüm dönmüş olabilirdi ama farklı hissettiriyordu. Daha... Güzel?

Etrafına ışık saçıyordu sanki. Dudaklarında asılı kalan gülümseme yüzünden gözlerimi ondan alamıyordum. Gözlerinin içi gülüyordu, onu böyle görmeyi çok sevmiştim. Onu görmeyi her şekilde seviyordum ama bu hali beni bitirmişti resmen.

Nihayet otogardan çıktığımızda Selenay'ın babasını arabasına yaslanmış, bizi beklerken görmüştüm. Hiç tanışma fırsatımız olmamıştı ama Selenay'la aile albümlerini çok karıştırmıştık. Neredeyse tüm bebeklik fotoğrafları telefonumda vardı. Hatta arka planımda da onun elindeki bisküviyle ağlayan bir fotoğrafı vardı. Babasını da bu albümlerden tanımıştım.

YAN KARAKTER | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin