INTO YOU

Bölüm 14

Jin toplantı salonuna girdiği gibi herkesi süzdü ve olayı anlattı

-Bu habere onay vermeniz apayrı bir konu ona sona geleceğim. Asıl sorun şu ki bu haberi kim hazırladı, bunu kim söyledi. Bu zamana kadar yalan haber yapmadık şimdi düştüğümüz hale bak.

Çalışanlar da şaşkın bir biçimde birbirlerine bakıyordu.

-Kim yaptıysa odama gelsin. Beni istemediğim şeyleri yapmaya zorlamayın,sonuçlarına katlanırsınız.

      Odadan öfkeyle çıkarak ofisine gitti ve kravatını çıkardı. Bunu kim yaptıysa ikisine de zarar vermek istiyordu. Jin aynı zamanda Taehyung'un buna nasıl tepki verdiğini de düşündü. Dava açsa haklıydı. Markadan özür dilemek lazımdı. Bu gibi durumlarda şirketin sahiplerini arardı fakat bu sefer durum farklıydı. Tae ile iletişim kurmak istemiyordu.

*2 hafta sonra, Jin'in gözünden

      Olay biraz soğudu ama hala iftirayı ortaya atan kişi yanıma gelmedi. Aynı zamanda Olivia'nın 1 hafta döndüğü haberini de aldım. Onun yanına gitmeli ve kendimi açıklamalıyım. Tae'nin yanında çalışmaya başladığı için ancak iş sonrası görüşebilirim.Sürekli aramaya devam ettim ama telefonlarımı yine açmadı. Ben de Yoongi'yi aradım bana en iyi o akıl verir. Tam dalmışken kapım çaldı ve Yoongi girdi. Kahvelerimizi söyledikten sonra olanları baştan sona ona da anlattım.

-Şoktan şoka giriyorum bir dakika. Şimdi Tae seninle konuşmaya çalıştı bu bir, Olivia ile sik kafalı olduğundan ayrıldın bu iki,Olivia Tae'nin yanında çalışıyor bu üç, Jungkook ve Jimin sevgili bu da dört. İnanmıyorum dizi çekseniz yerinde olur. Şimdi ne yapacaksın? Bence Tae ile konuşmalısın.

-Bilmiyorum yoongi. O beni bu kadar süre bekletti ben de iki hafta içinde hemen konuşmasını mı kabul edeceğim? Olivia ile de konuşmam lazım, bahanem yok biliyorum ama aramız kötü olsun istemiyorum.

-Ya Olivia öğrenince işten ayrılırsa?

-O zaman ilk Tae ile mi konuşmalıyım?

-Kesinlikle. Haber mevzusunu da konuşursunuz.

O sırada İçeri asistanım girdi

-Bay Kim sizinle konuşmak isteyen biri var. Adı Park Minji, önemli olduğunu söyledi.

-Tamam Bay Min çıkınca içeri gönderirsin.

-Tamam efendim

      Baktığımda Yoongi zaten ayaktaydı. Onunla vedalaştıktan sonra ismi Park Minji olan kadın içeri girdi. İyi giyinimli, aşırı makyajlı bir kadındı.

-Buyurun Bayan Park neymiş bu kadar önemli olan?

-Size bir haber getirdim. Daha doğrusu bir skandal.

-Sizi dinliyorum.

-Daha önce gelecektim ama ancak cesaret edebildim. V markasını biliyorsunuz. Mankenlerini zaten çok zorluyordu ama aynı zamanda mankenleri pazarlıyordu. Mağdur olan kızlardan biri de benim.

-Şok içerisine girdim ama ne olur ne olmaz kadına belli etmek istemedim

-Bunun doğru olduğunu nereden bilebilirim ki?

-İş adamlarının yatırım yapması gerekiyordu şirketin büyümesi için. Onlar da bizleri kullandı işte.

-Sizi böyle bir şeye zorlayamaz çünkü orası bir ajans değil. Bir giyim markası.

-Ne yani inanmıyor musunuz bana? Pekala kanıtlarım var.Bizi sattığı adamlardan birini konuşturdum.

Çantasından telefonunu çıkararak bir ses kaydı açtı. Kayıttaki adamın sesi netti. Kadın neden onunla olduğunu soruyordu.

"V markası için bize muhtaç. Biz de boşuna para vermiyoruz. Karşılığında sizi satın alıyoruz sabah akşam becermek için.Ama şş kimse duymasın."

Adamın sarhoş olduğu belliydi

-Peki neden senden daha önce kimse gelmedi veya böyle bir şey duyulmadı?

-Çünkü herkes korkuyor.

-İsteseniz oradan çıkabilirdiniz?

-Günümüzde öyle yerlerde iş bulmak ne kadar zor bir fikriniz var mı?

-Pekala Bayan Park, doğruluğuna ulaştığım takdirde size yardımcı olurum. Şimdi çıkabilirsiniz.

Çıkmak yerine kaşlarını çattı ve öylece suratıma baktı

-Bakışlarınız beni etkilemez,çıkabilirsiniz

      Sinirle kalktı ve topuklarını sertçe vurarak kapıdan çıktı. Taehyung böyle bir şey yapar mıydı? Belki benim için kötü bir insan ama genelde bunu yapabilecek biri değil. Gerçekse de nasıl kanıtlayabiliriz gerçekliğini? Çok çok büyük bir skandal olur hatta markası batar. En iyisi onunla iletişime geçmek.

*Olivia'nın gözünden

      Amerika'dan döneli bir hafta oldu. Döndüğümde iki yerde de çalışmaya başladım. Namjoon'un şu sıralar yoğun işi olmadığı için Bay V'nin şirketine geldim. Çevrilmesi gereken bir sürü şey vardı. Ofiste artık gözlerim ağrımaya başlamıştı ki Bay V aradı.

-Buyurun Bay V

-Olivia yorulmuşsundur. Kahve içmeye gidelim mi ne dersin?

-Tamam bana uyar

-Ah bir şey rica edeceğim kartımı masamın üstünde unutmuşum onu alıp gelir misin? Ben seni aşağıda beklerim.

-Olur tabi ki,aşağıda görüşürüz.

     Masamı ve çantamı toparladıktan sonra Bay V'nin odasına gittim. Her yer düzenliydi. Masasının üstünü taradım tam kartı buluştum ki alırken elim ortadaki defterlere çarptı ve yere saçıldılar. Eğildim ve toplamaya başladım. Kağıtları toparlarken Karşımda Jin ve Bay V'nin fotoğrafını görmemle donakaldım. Biri eski diğeri geçen ki ödül törenindeki fotoğraftı. Ne yani daha önce tanışıyorlar mıydı? Bana neden söylemediler, benden neden sakladı? 

      Fotoğrafı elime aldım ve incelemeye başladım. Eski fotoğraflarının arkasında "Tae ve Jin,2010" yazıyordu. Ne!? Ben mi yanlış okuyorum orada Tae yazıyor. Jin'in adını inlediği Tae. Ellerim titrerken diğer fotoğrafı çevirdim. Onun arkasında da "Taehyung ve Seokjin,2021" yazıyordu. Neredeyse tam 11 sene fark var. Taehyung. Beni aldattığı Tae bu mu ne demek bu? Delirecek gibi hissettim, yavaşça ayağa kalktım ve defterleri koyduktan sonra aşağı inmeye başladım. İkisi...nasıl olurdu ben Tae'nin kadın olduğunu düşündüm. Dibimde çıktı. Her şeyi bilmesine rağmen neden bana iş teklifi sundu. Hayatım tamamen karıştı çıkmazda gibi hissediyorum. Şirketin dışına doğru yürüdüm ve V'nin arabasına bindim,bana gülümsedi.

-Gidelim mi Olivia?

-Gidelim Taehyung

    Gerçeklerin kötü bir huyu vardır, eninde sonunda ortaya çıkmak gibi.

Merhaba bebeklerim! Umarım iyisinizdir. Desteğiniz beni çok mutlu ediyor. İyi ki varsınız. Bu arada 8 Mart dünya kadınlar günümüz kutlu olsun. Dilerim o güzel gözlerinizin ışığı hiç sönmesin. Bir yandan da bugün kore saatine göre Yoongimin doğum günü. Harika ve akıllı bir adam. İyi ki doğdu. Elimden geldiğince iyi ilerlemeye çalışıyorum. Umarım severseniz. Oy vermeyi lütfen unutmayın. Sizi çook seviyorum!!!