6. BÖLÜM: İKARUS'UN DÜŞÜŞÜ

34.2K 4.5K 14.6K
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Epica, Cry for the Moon

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Epica, Cry for the Moon

Nightmare, Ikarus

6. BÖLÜM: "İKARUS'UN DÜŞÜŞÜ"

Güneşe aşık bir adamın balmumu kanatlarını eriten aşk, onun düşüşü ve ölümüyle sonuçlanırdı.

İkarus'un Düşüşü tablosunu incelerken, Daidalos'un oğlu için yaptığı balmumu kanatları göz önünde bulundurarak, "Ne çok alçaktan uç, ne çok yüksekten," deyişini düşündüğüm o günü hatırlıyorum. "Çok yüksekte uçarsan, güneş balmumunu eritir, kanatlarını yakar." İkarus, daha ilk kanat çırpışında, onu öldüreceği kesin olan güneşe tutulmuştu.

İkarus babasını dinlememişti. Daha ilk kanat çırpışında, onu çeken güneşe dokunmak, ona ulaşmak, onunla olmak istemişti. Gözünü güneş bürümüştü. Tüm gücüyle güneşe doğru yükselmeye başladığında, kanatları yavaş yavaş erimeye başladı...

Ve sonunda kanatları tamamen eriyerek koptuğunda, düştüğü denizin soğuk sularında kayboldu.

Titreyerek derin bir nefes verdiğimde, İkarus'un Düşüşü tablosu gözlerimin önünden silindi ve yerini neşeli kahverengi topazlar aldı. Adamın esmer yüzüne yerleşen beyaz bir ışıltıya sahip o gülümsemeye şaşkınlıkla baktım. Arkasındaki kafile de merakla bana bakıyordu.

"Rose?" diye fısıldadım sorar gibi, adam gözlerini kıstı ama artık ona değil, arkadaşıma bakıyordum. Rose bir adım öne çıkarak, "Hera, lütfen içeri gel," dedi. Onun oynaşan zihnini, kirli düşüncelerini duyamıyordum. Zihninde koca bir Erebos bariyeri vardı.

"Taş bebek, arkadaşını dinledin diye sarı saçlarının uçlarından inciler dökülmeyecek," diye fısıldadı muzip bir sesle. "Ya da belki dökülür." Parmakları saçlarımın uçlarına dokununca ürperdim. "Karanlıktayken inci kadar parlak."

"Lütfen bu dangalağın kusuruna bakma." Araf Murat'a üstten kötü bir bakış atıp gözlerini yeniden bana çevirdi. "Ben Noyan Aktekin."

"Darbe yapan dedektif," dedim tek kaşımı kaldırarak.

HAFIZAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin