7.Yine mi Sen?

203 17 13
                                    

Derin uykudan gözlerimi açtığımda tavanda çizili olan Güneş resmi uzun zaman sonra ilgimi çekmişti. Duvardaki çizime bakarken aklıma Ateş gelmişti. Aklımdaki sorulara sahip çıkamaz olmuştum."Acaba iyi oldu mu? Şuan nasıl? Tekrar dayak yemişmidir?"
Sorular beynimde yankılanırken çalan kapının ardından dikkatim dağılmıştı.

"Efendim bugün şirkette toplantı varmış ve sizinde orada olmanızı istiyorlar. Hissedar ve doktor olarak.."

Hissedar kelimesini hiç sevmiyordum ama Güven abinin babası beni nüfusuna almıştı. Oda yetmezmiş gibi üzerime hissede vermişti. Küçüklüğümden beri tanıyordum onları ama bu kadarı fazlaydı.
Olduğum yerden doğrularak en sevdiğim takımlardan birini üzerime giydim. Dağılmış olan saçlarıma fön çekerek şekil verdim. Hazır olduğumdan emin olunca sırt çantamı alarak aşağıya indim.

"Efendim bugün işiniz biraz yoğun olacak. Yemek yemek için vaktiniz olmayabilir. Size kahvaltı hazırladık. Kahvaltı yapın ve öyle gidin. Biz kliniğe bakarız."

~Toprak~"Teşekkürler Işıl."

Kahvaltımı yapar yapmaz şirkete gitmek için arabama bindim. Saate baktığımda ise sabah dokuzdu. Toplantının saat onda olacağını söylemişlerdi.
Şirketin önüne geldiğimde Güven abinin arabası ve babasının arabasıda o sıra şirket önüne gelmişti. Araçtan inerek anahtarı valeye verdim ve Güven abinin olduğu tarafa yönelerek arabadan inen babasına selam verdim.

~Toprak~"Günaydın Sedat amca."

~Sedat Başkan~"Şirkete geldik Toprak. Ne anlaşmıştık. Şirkette başkanım diyeceksin. Ve amca demeyi bırakmalısın artık."

~Toprak~"Peki başkanım."

~Güven~"Toprak babam sabah iğnesini vurulamadı. Yanında varsa toplantı sonrası vurmayı unutma."

~Toprak~"İğne var ama ilacı yanımda yok, karşıdaki eczaneden siz yukarı çıkana kadar alırım. Siz önden gidin."

Yüzlerimizde açan minik gülümseme hepimizin içini ısıtmıştı. Onlar şirkete girerlerken bende yolun karşısındaki eczaneden ilaç almak için oraya yöneldim.

Eczaneden ihtiyacım olan ilacı alıp şirketin önüne geldiğimde arabadan inen kişi bana nefret dolu bakışlarla yaklaşırken bir adım geriye atmıştım.

"Yine mi sen? Neden bu ikidir karşıma çıkıyorsun. Seni hiç haz etmedim delikanlı. Geçen gün işime engel olduğun için özür dilemelisin?"

~Toprak~"İş mi? Özür mü? Pardon ama amcacım sen adam dövmeyi işten sayıyorsan yazık sana. Sizin gibi şiddet uygulayan insanlar çok tiksindirici."

Yüzüme aldığım darbe ile dudağım kanamıştı. Şirket önünde olduğumuz için sorun çıkartmak istemiyordum.

"Tiksindirici? Haddini bil. Kim olduğumu bilsen böyle konuşamazdın benimle."

~Toprak~"Kim olduğunuz umrumda değil ama şunu bilin o kişiye zarar vermenize izin vermeyeceğim."

KALBİMDEKİ SONBAHAR 《B×B》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin