Terasa adımını attığında gördüğü yüz hiç beklemediği kişiye aitti. Ateş gördüğü yüz karşısında eğilerek selam verdi.
-Sedat Başkan-"Seni zorla getirmiş gibi oldu ama kusura bakma oğlum. Geldiğin için sağol."
-Ateş-"Sorun değil Başkanım. Benimle neden görüşmek istemiştiniz?"
-Sedat Başkan-"Seninle Toprak hakkında konuşmak istiyorum. Toprakla tekrardan görüştüğüne göre benim onun üvey babası olduğumu biliyorsundur. Toprak daha çok küçüktü ve Güven onu bana getirmişti. Toprak tek başına başarılı biri olana kadar resmi olarak ailemize katılmak istemedi. Ama yinede bu şehirden gidene kadar bizimleydi. Bizimle olduğu bu süreçtede hep senden bahsetti ama adını hiç söylemedi. Senden hep güneş olarak bahsetti. Seni bulmamızı istemedi. Bu nedenle adını bize hiç söylemedi."
-Ateş-"Beni neden bulmanızı istemedi?"
-Sedat Başkan-"Çünkü senin ona gelmeni bekledi. Sen ondan ayrılırken ona onu ziyarete geleceğini söyleyip hiç gelmediğin için çok kırgındı. Bir gün ona geleceğini umut ederek bekledi. Şimdi Toprak seninle buluştuğu için çok mutluyum ama duyduğum şeyler mutlu olmamı engelliyor. Toprak ile buluştuğuna göre neden birlikte olmuyorsun? Neden onun yanında olmuyorsun? Neden onu sürekli endişelendiriyorsun? Ben oğlumu yıllar sonra ilk kez mutlu gördüm. Şimdi sana soruyorum neden oğluma gelmiyorsun?"
-Ateş-"Başkanım ben çok üzgünüm. Bende Toprak ile birlikte olmak, onunla yaşamak , onu mutlu etmek istiyorum ama bunları yapamıyorum. Çünkü hayatını tehlikeye atmak istemiyorum."
-Sedat Başkan-"Ne tehlikesinden bahsediyorsun?"
-Ateş-"Üvey babam benim için en büyük tehlike. Eğer Toprak ile olan ilişkimi öğrenirse ya Toprak'a zarar verir ya da beni ondan uzaklaştırır. Ne yapacağını hiç bilmiyorum."
-Sedat Başkan-"Sen sadece gelmek iste. Seni oradan kurtarabilirim."
-Ateş-"Bana biraz zaman verin. Vereceğim karar benim için vermesi zor olan bir karar. Kararımdan yüzde yüz emin olduğumda sizinle iletişime geçeceğim. Ve...bizi düşündüğünüz için teşekkür ederim."
Ateş konuşmasını bitirir bitirmez terastan ayrılarak odasına ilerler. Sedat Başkan ile konuştuğu sözler onun düşüncelere dalmasına sebep olmuştu. Koridorda düşünerek dalgın bir biçimde yürüyordu. Vücudunda hissettiği sıcaklık ile kendine gelmişti.
-Ateş-"Ssss"
"Özür dilerim efendim. Acelem olduğu için dikkatim başka yerdeydi. Sizi göremedim."
-Ateş-"Önemli değil. Vücudum bu tür acılara alışık. Sen işine bakabilirsin."
Sıcak kahvenin vücudunda verdiği acı Ateş için iğne batması kadar küçük bir acıydı. Odasına girer girmez üzerindeki gömleği çıkardı ve askıda asılı olan yedek gömleği tam giyecekti ki hızla açılan kapı ile dona kalmıştı. Şaşkınlığı geçer geçmez elleriyle vücudunu kapatmaya çalışmıştı.
-Toprak-"Üzerine sıcak kahve dökülüyor ve sen rahat rahat kıyafet değiştiriyorsun. "
-Ateş-"Sen nerden çıktın? Senin nasıl haberin oldu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİMDEKİ SONBAHAR 《B×B》
General Fiction"Sana karşı olan bağlılığımı hiçe sayarak bırakıp gittin. Şimdi de gelmiş bana yanımda kal mı diyorsun?" "Sana ihtiyacım var ayçiçeği." "Ben artık ayçiçeği değilim ve sende benim güneşim değilsin."