İki Kalbin Birleşmesinden

372 23 0
                                    

Arkadaşlar kusura bakmayın biraz geç oldu ama okul arkadaşlarımla birlikte telafi etmek icin tam dört gündür uğraşıyoruz 6tane A4 kağıdı kullandık ve bize gerek fikir gerek yazı gerekse şiir olarak yardımcı olan esraerduru arkadaşımıza cok tesekkur ediyoruz ve bu ithafı ise benim(fatmanur) wattpad kankam olan sena ya veriyorum teşekkürler...

Deniz'den

Funda'ya yazdığım şiiri okuduğumda gözleri dolu dolu olmuştu. "Benimle hayallerimi paylaşıp hayallerimiz yapar mısın yeşillim?" dediğimde ilk önce şaşırdı sonra bana bakıp;

-"Benim de orta okul da Türkçem iyiydi. Şiire şiir ile karşılık vereyim." Gülümseyerek şiirine başladı.

Uçacaksın dediler
Mutluluktan havalara uçacaksın
Ayağını yerden kesecek dediler
Kalbine konacaksın

Uçuyorum, uçuyorum
Göklere uzanıyorum
Hani o bulutlar varya
Onlara dokunuyorum

Koşuyorum, koşuyorum
Her yeri geziyorum
Koşalım, coşalım senlen dedin
Bekle beni geliyorum

Şiirini bitirdiğinde birden "Evet." diyip bana sarıldı. Kokusu beni mayıştırmıştı. Yarın için süper planlar düşünmüştüm. Eve gittik ve sonra kısa bir duş alıp uyudum.

Funda'dan

Bana "Benimle hayalimi paylaşıp hayallerimiz yapar mısın yeşillim?" demişti. İlk başta şaşırdım fakat sonra ona bir şans vermeye karar verdim. Yazdığım şiiri ona okudum ve ardından sarıldım. Bir süre yemek yedikten sonra eve geçtik. Çok yorulmuştum. Elbisemi çıkarttım ve saçlarımı yarın yıkayacağımı planlayıp derin bir uykuya daldım.

Sabah uyandığımda beni izleyen bir çift mavi gözle karşılaştım. İlk başta şaşırmıştım. Ama sonra önemsemedim ve yanından geçerken "Günaydın" deyip banyoya girdim. Kısa bir duşun ardından odama geçtiğimde Deniz'in yatağıma kurulmuş bir vaziyette telefonla uğraştığını gördüm. Bana baktı ve beni süzdü. Ayağımdaki pofudukları tek hamlede elime alıp (annelerin taktiğindeki gibi) büyük bir ustalıkla kafasına doğru fırlattım. Tam isabet.

-"Avv... Ne yapıyorsun yavv..." Ellerini havaya kaldırdı.

-"Senin burda ne işin var. Giyinmem lazım. Kapı sizi bekler Deniz Bey." Dışarı yolladım. Ordan bana;

-"1 saate hazır ol. Seni almaya gelecem. 1 saat mi ne?! O kadarcık sürede hazır olmamı nasıl bekliyordu beyfendi. Tabi bir tişört, bir pantolon, bir ayakkabı bitti ama bizde;

Kıyafet

Kıyafete uygun çanta

Kıyafete uygun ayakkabı

Saç

Makyaj

Ohoo benim daha hazırlanmam lazım neyse hemen işe başladım. İlk olarak saçlarımı hafif dalgalandırdım. Önden iki tane örüp arkaya doğru verdim. Arkada örgüleri birleştirdiğim yere küçük bir toka taktım. Bugün siyah giyme günüydü ki bende öyle yapacaktım. Siyah bir pantolon ve siyah bir gömleği seçtim. Ayakkabı olarak bordo bir stiletto, bordo bir çanta ile tamamlandım. Makyaj olarak ise önce siyah bir eyeliner çektim, ardından rimel, göz kalemi ve bordo ruj. Tenim zaten normalde de beyaz olduğu için pudra kullanma ihtiyacı duymadım. Üstüme bordo bir deri ceket aldım, parfümü sıkıp son bir kez boy aynasına baktım. Hazırım. Özellikle siyah ve bordoyu kombinledim. Özgecan için siyah giydim. Bordolarım onun öldürülürken yerde kalan kanını simgeliyordu. Siyahlık ise böyle vahim bir günde siyah giymemek saygısızlık olurdu herhalde...

Aşağı indiğimde bir adet Fatma abla ile karşılaştım :) Beni önce süzdü sonra 32 diş gülümsedi ben de ona gülümsedim.

-"Nasıl olmuşum?"

-"Çok güzel olmuşsun,tıpkı prenses gibi..."

Kapı çaldı. Kapıyı açtığımda Deniz'i gördüm. İlk bakışta beni süzdü. Islık çalarak.

"Melek olmak için fazla güzelsin"

-"Melek?" Düzelterek

-"Benim meleğim olmak için fazla güzelsin."Utandım ve başımı öne eğdim."Hazırsan gidelim."

-"Hazırım" dedim ve porcheye geçtik."Nereye gidiyoruz" diye sorduğumda;

-"Süpriz meleğim"

-"Peki" dedim ve yola dödüm. Deniz Yalın'dan "Bir Bahar Akşamı" açtı. En sevdiğim şarkılardan biriydi. Farkında olmadan eşlik ediyormuşum. Bunu bana Deniz fark ettirdi. Şöyle ki;

"Sesin çok güzel."

-"Benim sesimin güzel olduğunu nerden biliyorsun?"

-"Şarkıya eşlik ediyordun ya." Ah salak Funda odunlukta bir numarasın. Daha şarkı söylediğinin bile farkında değilsin. Neyse 4-5 dakika sonra güzel bir mekana gelmiştik. Ağaçların içinde güzel bir göl, gölün içinde bembeyaz kuğular vardı. İnanmıyorum Antakya'ya gelmiştik. Tabi salak kafam iç sesimle tartışmaktan yola bakamadığı için fark etmemiştim. Deniz

-"Nasıl bir yer?"

-"Çok güzel.Bayıldım." Güzel yemekler yedikten sonra lunaparka gittik. 20 tane bilet almıştı. İlk başta çarpışan arabaya bindik. Benimki kırmızıydı ,onunki mavi. Bana hep vurmaya çalışıyordu. Ben ise ondan hep kaçıyordum. Tam bana vuracağı sırada arabanın elektriği kesildi."Zaaaaa" diye gıcıklık yaparken benim de arabamın elektriğini kestiler. Deniz arabasından inip bana doğru geliyordu. Hemen arabamdan çıkıp topuklularla koçmaya çalıştım. Çalıştım diyorum çünkü ben kaçamadan Deniz beni kucakladı.

İkimizde gülüyorduk ve dönüyorduk. 5  dk sonra durmuştuk. İkimizde çok güldüğümüz için artık karnımız ağrımaya başladı. Kartinge gittik ve kartingde iyiydim. Deniz'in beni geçmesine izin vermedim ve yarışta ona marifetlerimi gösterdim. En sonunda süre bittiğinde drift çekip indim. Bana şaşkın şaşkın bakıyordu.

-"Biraz yapabiliyorum"

-"Biraz mı?" Tamam amatör ligde tanınan biriydim ama.

-"Uff tamam yapıyorum bu işi" deyip gülümsedim. Şaşkınlığını atıp;

-"Madem bu kadar iyisin bana 7 fark ettin o zaman seçim sırası sende "dedi. Bende hemen "Dönme dolap" dedim çünkü küçüklükten beri ilgim vardı, hep en çok onu severdim :)

-"Hay hay hanımefendi buyurun" dedi ve dönme dolaba doğru gitmeye başladık. Hava kararmıştı ve lunaparkın ışıkları yeni yeni açılıyordu. BÜYÜLEYİCİ dönme dolaba geldik ve bindik. Bir süre sonra telefonum çalmaya başladı. Gizli numaraydı açtım ve "Alo?" dedim. Bana karşıdaki kişi "....."dedikten sonra zaten kenara doğru inen dönme dolaptan hemen indim ve Deniz'i arakada bıraktım. Ayakkabılarımı elime alıp koşmaya başladım. Babam bana bunu nasıl yapardı nasıl nasıl ?

"Sizce babası ne yapmış olabilir?"

"Deniz ne yapacak?"

Özelden fikirlerinizi bekliyoruz.

Denizin ÖtesindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin