"12.bölüm"

8.8K 329 88
                                    


Yerimde rahatsızca kıpırdarken ne yapacağımı düşünüyordum peki gidersem ya biri görürse?

Gidip karın ağrısı neymiş ögrenmeliydim.

"Cihan" Dedim sessizce

"Efendim?"

"Annem çağırıyor da beni acil 5 dakika gidip gelebilir miyim?"

Ulan emre senin yüzünden ne hallere düştüm sıfatsız!

"Geleyim mi?"

"Yok gerek yok yemeğini ye ben gelirim hemen"

"Tamam"

Merdivenleri titreye titreye indim ellerim çoktan titremeye başlamıştı kafamdaki bereyi biraz daha indirdim biri görürse mutlaka tanır ve cihanın kulağına giderdi.

Konağın arkasına geldiğimde emre duvara yaslanmış şekilde durmuştu hemen yanına gidip biraz sesli şekilde bağırdım

"Ne var lan ? Ne var?"

"Deniz.. dur bağırma"

"Söyle çabuk nedir bu karın Ağrın"

"Bak belki inanmayacaksın bana ama bu söyleyeceklerimde çok samimiyim ve tüm kalbimle söylüyorum"

"Bana edebiyat yapma emre saadete gel"

"Ben bir karar aldım"

"Ee banane?"

"Bak deniz sen evlendin kendine yeni bir hayat kurdun sana hayatın boyunca mutluluklar diliyorum bende aşkımı kalbime gömüp artık sana arkadaşça davranmaya karar verdim"

"Ben ortada arkadaşlık göremiyorum?"

"Deniz yapma böyle ama burda sana insanca birşey anlatıyoruz"

"Ben seni hiç birşeyim olarak görmüyorum emre"

"Biliyorum canımı yakan da bu zaten!" Dedi biraz seslice.

"Ee banane bundan?"

"Bu kadar acımasız olma"

"Ben acımasız değilim emre acımasız olan sensin Ben kimseye yalan atmam hep doğruları söylerim az çok tanıyorsun beni kimseyi kırmamda ama sen çok canisin çok acımasızsın neden biliyor musun? Sen kızlarla gönül eğlendirirken ben ağlıyordum emre yakın arkadaşım lan yakın arkadaşım seda ile aldattın sen beni, bir insan daha ne kadar düşürebilir kendini?" Dedim iğrenircesine gözleri dudaklarıma kayınca gerildim yüzlerimiz fazla yakındı yapacağını anladığımda geri çekilip yüzüne fısıldadım

"Sakın öyle bir hata yapmaya kalkma emre"

Kollarıyla beni sarınca elektirik çarpmış gibi geri çektim kendimi

"Ne yapıyorsun lan sen" Dedim yüzüne yumruğumu geçirirken
Bileğim çok kötü sızlamıştı ama buna değerdi.

Yere tükürüp Emre ye döndüm

"Bu kadar değerin yok gözümde"

Arkamı dönüp giderken konağın kapısının kapanma sesi gelmişti umarım biri görmemişti.

Konağa geldiğimde avluda herkes sedirlerde oturmuş çay eşliğinde sohbet ediyordular cihana dönüp gülümsedim oda bana gülümsedi

Hissediyordum aramız düzeliyordu.

Gidip yanına oturdum sızlayan bileğimi daha çok sıvazladım
Cihan kulağıma eğildi

"Odaya çıkalım mı? "

BERDEL MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin