I hate myself (BLAİRON)

-5-

(Yorum yaparsanız beni çoook mutlu edersinizz)

24.11

Kendimden nefret ediyorum.

İnsanlar benden ve benim gibilerden nefret ediyor.

Blaise'm benden nefret ediyor....

Acı çekiyorum günlük, çok acı çekiyorum...

Kalbim acıyor... gözlerim doluyor, çığlıklarımda boğuluyorum ama ne gören var ne de duyan.

Blaise seni çok seviyorum.
Blaise seni her detayınla seviyorum.
Blaise benden nefret ettiğin kadar aşığım sana.

Bütün acılarım bir anda geçiyor seni görünce, Tanrı'ya şükrediyorum beni senin kadar mükemmel birine aşık etti diye. Ama seni görmediğim anlarda yeniden kendimden nefret etmeye başlıyorum. Blaise yeterki yanımda ol benden nefret etmen umrumda bile değil, sen yanımda değilken kendimden nefret ediyorum.

Keşke ben de senin acılarını sarabilsem...

...

Blaise uyanır uyanmaz günlükten bir sayfa okumaya karar vermişti ama bu kararına pişman olmuştu, şimdi bütün gün karamsar bir modda gezecekti.

Günlüğün sahibin neden kendinden nefret ettiğini anlayamıyordu ve kendinden nefret ettiğini söyledikçe içi acıyordu.

Oflayarak yatağından kalktı ve düzgün bir şekilde giyindi, yine o Weasley bozuntusunun kendisine sataşmasını sağlayacak bir fire veremezdi.

Draco yatakhaneden çıkmak için baskı yapınca kahvaltı vaktine daha süre olmasına rağmen çıktılar ve büyük salonun yolunu tuttular.

Büyük salona varmadan, kuytu bir köşede Blaise'in gözlerine kızıl saçlar takıldı. Sırıtarak Dracoyu dürttü. Draco ofladı
"Bi kere de bulaşmadan geç şu çoçuğun yanından."

"Sırf sen yarık kafayı seviyorsun diye ben en büyük zevkimden mahrum kalamam." Dedi Blaise sırıtmasını silmeden ve sesini yükselterek konuştu
"Ne o Weasley, bir kız arkadaş mı yaptın kendine?"

Ron arkasına bakıp Blaise'i görünce sıkıntı dolu bir ses verdi ve kıza hitaben konuştu "sol ayağının üstüne çok basmamaya çalış ve kahvaltıdan sonra hemen hastane kanadına git. İyi olacaktır merak etme."

Kız teşekkür ederek Ronun yanağına bir öpücük kondurdu ve sol ayağına çok bastırmadan gitti.

Kız gözden kaybolunca Ron, kızın öptüğü yeri cübbesiyle sildi
"Kız dördüncü sınıf Zabini, benden o kadar küçük birine o gözle bakacak kadar şeytan değilim- senin aksine."

Blaise alaycı bir şekilde dudak büzdü
"Bacağına dokunurken öyle gözükmüyordun amaaa..."

"Kızın bacağı kırılmış, yardım etmeye çalışıyordum!" Diye kendini savundu Ron.

Blaise neden Ronun laf sokmak yerine kendini temize çıkarmaya çalıştığına şaşırsada bozuntuya vermedi
"Kırık düzeltmenin büyüsü var Weasley."

"Kızın bütün kemiklerini yok edebilirdim düzelteyim derken." Dedi Ron, umursamaz görünmeye çalışıyordu.

"Ya sonunda sana verdiği romantik öpücüğe ne demeli?" Dedi Blaise son sataşma stratejilerini kullanırken.

Ron o anı tekrar hatırlamış gibi yüzünü buruşturarak kızın öptüğü yeri yeniden sildi.
"Ne o kıskandın mı?" Dedi alaycı bir ses takınarak.