✨
"Doğrusunu söylemek gerekirse hâlâ ne yaptığımızı anlamış değilim."
"Sus Draco, yakalanmak mı istiyorsun!?"
"Senin saçmalıkaların yüzünden bu dışarı çıkmasaydık yakalanmak gibi bir derdimiz de olmazdı!"
"Tamam Draco, ben de senin istediğin bir şeyi yaparım sonra ama şimdi sus!" Dedi Blaise net bir şekilde.
Draco ağzına görünmez bir fermuar çekti ve ilerleyen Blaise'i takip etti. Bir yere kadar sustu ama yaptıkları şey git gide saçmalaşıyordu.
"Sence Gryffindor salonuna girebilir miyiz dahi? Ne parolasını biliyoruz ne de portresi bizi içeri alır.""Sus Draco, Merlin aşkına sus!" Deyip Dracoyu kendine çekti ve kimsenin onları göremeyeceğine emin olduğu bir yere sindi.
"Ne yapıyoruz Blaise? Beni hamile bırakma planlarına devam mı etmek istiyorsun yoksa? Yatakhanemiz bu iş için uygundu oysa..." dedi Draco sahte bir üzgünlükle.
"Draco, tek kelime daha edersen tüm okula ilişkimiz olduğunu yayarım. Beni siklemez ama sen Potter'a aşıksın." Dedi Blaise tehditkar bir sesle.
"Vaaay... kardeş dedik kalleş çıktı, piç!"
Blaise eliyle Draconun ağzını kapattı
"Sus artık, lanet girsin sus!"Draco, Blaise'in eline öpücükler kondurmaya başlayınca Blaise yüzünü buruşturdu
"Ben uyurken benden faydalandığını hakkındaki düşüncelerim gün geçtikçe güçleniyor, inanır mısın?"O sırada sesler duyulmaya başlandı
"Neden ortak salonda konuşmuyoruz sevgilim?""Ben şey- herkesin içinde söyleyemem bunu... sanırım yani." Dedi Ronun utangaç gelen sesi.
Draco fısıldadı
"Sen nereden biliyorsun lan Weasley'le sevgilisinin bu saatte burada bir şey konuşacağını?""Duydum işte bir yerden, sus da onları duyalım." Dedi Blaise azarlar gibi bir sesle.
"Nora ben nasıl diyebilirim bilmiyorum ama..." diyen Ronun sözü bir anda kesildi
"Sanırım ben ne demek istediğini anladım." Dedi Nora."Hah- sağol beni zor duruma sokmadığın için." Dedi Ron kısmen rahatlamış bir sesle.
"Zor durum ne demek, sevgiliyiz biz sonuçta. Utanmana gerek yok böyle şeyler için." Deyip parmak uçlarında yükseldi ve dudaklarını Ronunkilere bastırdı.
Bir süre sonra çekilen kız afallamıştı
"Sevgilim... neden karşılık vermedin, utandın mı?""Nora sen beni yanlış anladın." Dedi Ron sıkıntılı bir nefes vererek elini ensesine atarken. Hiçbir şey hissetmemişti, hiçbir şey...
"Ben şey diyecektim... hani- sevgili olmadan hemen önce ben sana 'seni üzersem beni şimdiden affet' demiştim, hatırlıyor musun?"Kız belli belirsiz kafa sallayınca Ron devam etti
"Şey... beni affedebilir misin? Ben- ayrılmak istiyorum. Sana bir şans vermeyi denedim ama olmuyor Nora, özür di-"Nora eliyle durmasını işaret etti ve dolu gözleriyle konuştu
"Tamam... sıkıntı değil... olmuyorsa zorlamanın bir anlamı yok- di mi? Ama şey.... son bir kez sarılabilir miyim?"Ron suçlu bir ifadeyle kollarını iki yana açtı ve kız usulca sarıldı, bir süre sadece Ronun kollarında ağlayan kız çekilip konuştu
"Ron... ben seni çok seviyorum... eğer kararın değişirse senin için burada olacağım."Ron elleriyle kızın yüzünü kavradı
"Bana bak Nora, sen güzel bir kızsın, eğlencelisin. Sakın benim gibi ne istediğini bilmeyen bir aptalı bekleyerek güzel geçebilecek günlerini harcama. Ben... ben başkasından hoşlanıyorum..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I hate myself (BLAİRON)
FanfictionBLAİRON Blaise cezadayken boş bir defter bulur ve kullanmaya karar verir... boş? #1- Blairon (12/11/22) #1- blaisezabini (12/07/21) #3 blairon (16/10/22)