I hate myself (BLAİRON)

-8-

Dikkat dikkat öncekini atlamayın yafrularım

Bu arada bana bazen çok saçmalıyormuşum gibi geliyor bilmiyorum belki de kendim yazdığım için sürekli kusur arıyorumdur siz ne düşünüyorsunuz 🤷🏻‍♀️

✨
01.01

Blaise seni çok seviyorum sevgilim, sende seviyorsun ama beni değil.

Olsun :)

Sen mutlu ol yeter benim için, ha o kızla ha benle sonuçta sen mutlusun siyahi prensim...

Sen de çok sev ama sevilme der benciller,
Ama benim yek bir isteğim var;
Çok mutlu ol sevilesi adam :)
Benli ya da bensiz...

...

Blaise günlüğü okudukça okumak istiyordu, sanki okudukça günlüğü yazanın çektiği acıları çekiyordu ve bundan nedensiz bir mutluluk alıyordu.

Gerçi geçmiş bir beş on sayfa onu baya üzmüştü, sayfalarca sadece 'kendimden nefret ediyorum.' yazmıştı...

Ben seni severim, diye geçirdi içinden. Karşıma çıkmaya cesaret ettiğin andan itibaren ben seni severim.

"Blaise! Hey! Daldın gittin yine lan hadi Quidditch antrenmanımız var."

Blaise istemeye istemeye günlüğü kapattı ve antrenman için Dracoyla beraber Quidditch sahasına gittiler.

"Bugün bizim günümüz Aslan parçaları!" Diye bağırdı Blaise alayla.

Antrenman yapan Gryffindorlular alçaldı
"Nereden sizin gününüzmüş? Dur anlayacağın dilden konuşayım, tıssssss tıssss tısssssss tıs tıs?"

"Evet birinci sınıflardan Finnigan'ı bu iğrenç esprisinden dolayı alkışlıyoruz." Dedi Draco alaycı bir şekilde alkışlamaya başlayarak.

Karşı takımın kaptanı olarak Harry öne çıktı
"Kusura bakma Draco programı karıştırmışım, biz ısınmışken bugünlük biz alsak sahayı senin için sıkıntı olur mu?"

Draco'nun kaşları havalandı
"Sen demin bana Draco mu dedin?"

Harry düşünür gibi yüzünü buruşturdu
"Sanırım- bu bir sorun mu?"

"Y-yoo ne sorunu çocuk muyuz biz artık tabiki de adımla seslenebilirsin, hahaha, sahayı alın hiç problem değil bu arada, hahaha. Yürüyün Slytherin gidiyoruz." Dedi Draco önden yürümeye başlayarak.

Blaise sırıtarak ona yetişti
"Ben antrenman yapmak istiyorum ama kaptan." Dedi sırıtarak.

"Blaise siktirme bana kendini yürü gidiyoruz kalbim duracak değilse." Dedi Draco elini dramatik bir biçimde kalbine götürerek.

"BLAİSE DİKKAT ET!"

Blaise kendine seslenilmesiyle ne olduğuna bakmak için arkasını döndü ve kendine çarpmak üzere olan blugerden son anda kurtuldu.

Anlamsız bakışlarını sahada gezdirmeye başladı. Gözü ilk önce Ron Weasley'i buldu, eğer bir ortamda Blaise'e zarar vermek isteyen biri varsa bu kişi muhtemelen Ron'dur ama bu sefer öyle değildi sanki. Blaise ile bakışları kesişen Ron yavaşça alçaldı ve yere iner inmez dizlerinin üstüne çöküp elini kalbine götürdü, bariz bir şekilde korkmuştu.

Sonra Blaise'in gözleri tanımadığı bir çocuğa takıldı, şekeri elinden alınmış bir çocuk gibi Blaise'e bakıyordu. Blaise kendisine bludger atanın o olduğunu anladı ama çaktırmadı, tenhada sıkıştırırdı nasıl olsa- burası çok kalabalıktı.