°♡° Cinderella °♡°

255 48 3
                                    

     ~ Merhaba Arkadaşlar. Elimden geldiğince uzun bölüm yazmağa çalıştım. Siz de bi zahmet oy ve yorum bırakın ;) Sınır 20 vote ve 3 yorum. Çok az ;) İyi okumalar ! ~

  " Nasılsın kızım ? " diye sordu şefkat dolu sesiyle. Numaramı bulduğuna göre nerede olduğumu, neler yaptığımı da biliyordu.

   " Baba, ben kaçtığım için özür dile... " Cümlemi tamamlayamadan, babam

   " Sakın özür dileme. Haklısın. Biz özür dileriz. İstemediğin, tanımadığın biriyle evlenmeyeceksin kızım "

   Duyduklarım doğru muydu ? Çünki, gerçek olamayacak kadar güzel sözlerdi bunlar. Babam kaçtığım için kızmamış, üstelik haklı olduğumu mu söylemişti? Tamam, babamdan duyduğum için o kadar da şaşırmama gerek yok, annemden duysaydım diil şaşırmak, dünyanın sonunun geldiyini düşünmeliydim.

   " Bana kızdın mı peki baba ? Burda, yeni, istediğim gibi bir hayata başladım. Üniversiteye başladım hatta. Eve geri dönmek istemiyorum. " diye çocukça babama yalvarmağa başladım.

   Geri dönmek istemiyordum. İstediğim hayata yeni sahip olmuşken, çabuk vazgeçemezdim. Vazgeçmek niyetim de yoktu. Üniversiteyi bitirene kadar İtalyadan ayrılmayacaktım

   " Sana kızmadım. Kutlarım seni, üniversitede başarılar. Adresine hesap kartlarını yollayacağım, parasız kalmanı istemem " dedi tekrar şefkatli ses tonuyla.

   Ama, benim hesap kartlarına ihtiyacım yoktu. Yani paraya ihtiyacım vardı, bu doğru. Ama, paramı kendim kazanmak istiyordum. Yaşıtlarım gibi part time işte çalışıp, kendi paramı kazanmak.

   " Baba teşekkür ederim, ama, istemiyorum. Yani, part time bir iş bulup çalışıcam. Param da var üstelik, bi kaç ay idare eder beni, iş bulana kadar " dedim mutfağa yönelerek.

   Mariano bi kaç saate falan gelirdi heralde. Akşam yemeğini birlikte yiyip, beraber film izleyecektik. Yemek yapmak için söz vermiştim. Onun için de elimi çabuk tutmalı, yemeği de yapmalıydım

   " Ben yine de yollayacağım. Her ana karşı. İstersen kullanırsın, istemezsen kullanmazsın. Kendine iyi bak kızım. Derslerinde başarılar " derken, buzdolabından kabak, domates çıkarıyordum.

   " Teşekkürler. Seni seviyorum baba " dedim. O da karşılık verince, cebi kapatıp, mutfak tezgahına bıraktım. Rahatlamıştım. Omuzlarımdan sanki, kocaman bir yük kalkmıştı. Mutlu olmuştum. Ailem ilk defa, istediğim bir şeye razı olmuş, beni zorlamamıştı. Bunun rahatlığıyla, işime geri döndüm

   Marketten aldığım poşetleri açarak, patatesleri aramağa başladım. Tavuk göğsü, konserve mısır ve bezelyeleri de çıkarıp masaya koydum. Karşımdaki ürünlere bakarak, ne yemek yapacağımı düşündüm. Sonunda, sebzeli tavuk sotede karar kıldım.

   Yemeği ocağa bırakıp pişmesini beklerken, kolay bir salata da yaptım. Salonda masayı düzenleyip, hazırladığım salatayı ve içeceği masaya bıraktım. Yemeğin altını kapatıp, üzerimi değiştirmek üzere odama geçtim. Siyah pantolon ve beyaz üstü baskılı tshirt giydim. Yemeği de servis tabağına alıp salona masaya bıraktım. Cebimi elime alıp, yeni açtığım hesaplarımı kontrol ederken, çalan zille, kapıya doğru gittim. Kapıyı açınca karşımda, elinde şarapla Mariano vardı, onu içeri davet ederken,

   " Merhaba, ımm, miss gibi kokular geliyor " diyerek, salona yöneldi.

   Kapıyı kapatıp, ben de onu takip ederek, salona geri döndüm. Şarabı masaya bırakarak

   " Kırmızı şarap almıştım. " dedi üzerindeki ceketi de çıkararak

   " Teşekkürler " diyerek, çıkardığı ceketini elinden aldım. Tarzı gerçekten mükemmeldi. Taktığı takılar, giydiği takım, ayakkabısı, özenle seçilmiş, hepsi uyum içerisindeydiler. Hayran olmamak elde diildi. O banyoya gidip ellerini yıkarken, ben de ceketini askılığa astım.

Twins! (Marienette & Cabella)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin