AŞK MEYDANI

Onuncu Bölüm

Sır... Nedir sır? Hep başkasından mı saklarız bu kelimeyi? Yoksa kendimizden mi? Her sırrımızı başkasından sakladığımız kadar kendimizden de saklarız aslında. Bu sırlar bazen bize yardım ederken bazen de hem bize hem de sakladığımız kişiye zarar verir.

Chloé bu sırrı Marinette'e açıklamak için çok düşünmüştü. Marinette'in bu konuda hiçbir suçu yoktu. Bu sırrı kendinden başkası da bilmiyordu zaten. Bilmediği bir şeyden dolayı Marinette'i suçlamak Chloé'ye asla yakışmazdı.

"Marinette ben aslında..."

Marinette arkadaşının ne söyleyeceğini büyük bir sabırsızlıkla bekliyordu.

Chloé boğazını temizledi ve tekrar konuşmaya davrandı.

"Marinette ben aslında buraya sen ve Adrien hakkında konuşmak için geldim."

Bir solukta ağzından çıkan bu cümle zaten sabırsızlıkla konuşmasını bekleyen Marinette'i daha çok heyecanlandırmaya yetmişti.

Derin bir nefes alan Chloé az önceki durumuna nazaran rahatlamış görünüyordu.

"Ben ve Adrien mi?"

Diye soran meraklı ses Marinette'e aitti. Chloé lafı daha fazla uzatmak istemedi.

"Marinette, ben... Bunu sana nasıl söylerim bilmiyorum ama... Ben... Adrien'ı çocukluğumuzdan beri seviyorum. Ona... Ona aşığım ben."

Marinette dostunun bu sözlerine şaşıp kalmıştı. Adrien ile aralarındaki o dostluk bağını liseden beri biliyordu ama Chloé'nin bu hislerini nereden bilebilirdi ki?

Tam da Adrien ile işler yolundayken... Senelerdir tek bir kalpte isminin geçmesini istediği bu küçük kızın istediği yerde ismi yazılıyorken... Chloé'nin bu duyguları kafasını karıştırmaya yetmişti bile. Chloé'nin duyguları ortadayken kendi hislerini Adrien'a açık edip Adrien ile bu ilişkiyi bile bile yaşayabilir miydi?

Kafası karışmış, zihni donmuştu. Ne bir şey düşünmeye hâli vardı, ne de düşünmek istiyordu.

"Ben bir lavaboya gideceğim. Gelince devam ederiz."

Diyen Chloé zehrini akıtıp arkasına bile bakmadan gitmişti.

Şimdi Marinette ne yapmalıydı? Hemen Adrien ile iletişimi kesmeliydi. Yoksa Chloé'nin gözünün içine baka baka "Adrien'ı seviyorum ve sen onu sevsen bile onu bırakmayacağım." mı deseydi?

O sırada kapı çaldı.

İrkilerek kendine geldi Marinette. Beklediği biri yoktu. Bu gelen kimdi?

Yavaşça masanın üzerinde duran vazoyu eline aldı ve kapıya doğru ilerledi.

"Kim o?"

Diye sordu ama cevap yoktu. Kapı deliği simsiyahtı, hiçbir şey görünmüyordu.

Kapıyı açtı ve karşısında duranı görünce şaşırdı.

Bu Adrien'dı. Chloé'nin yıllardır gizli tuttuğu aşkıydı. Marinette artık Adrien üzerinde bir sahiplenme duygusu hissetmiyordu. Çünkü en yakın arkadaşı, kardeşi ona aşıktı. Bu durumda Marinette bu aşka mâni olmamalıydı.

"Marinette benim seninle konuşmam gereken bir şey var, içeri girebilir miyim?"

Diye soran yeşil gözler Marinette'den bir cevap beklemeye başladı.