Marinette Dupain-Cheng
Bugün o kadar yorucu geçti ki...
Bugün yıllar sonra sevdiğim insanı gördüm ve... Bu o kadar güzel ki...
Beraber kahve içtik... Beraber okulda gezdik ve onca kız varken benimle gezdi! Hadi ama... Övünmeyi hiç sevmem ama güzel bir kızım yani.
Ben bunları düşünürken geçen yıl Tikki'nin bana -sadece bir kwami tükürüğü bile olsa- hediye ettiği kolye bir anda renkler saçmaya başladı. Acaba bir durum mu var diye düşünmeden edemezken aklıma hemen mucize kutusu geldi. Ya bir şey olduysa?
Hemen odamın kapısını ve terasa açılan kapıyı kitleyip perdeleri örttüm ve yıllardır kilitli olan sandığımın anahtarını almak için masamın çekmecesini açtım.
Anahtarı aldıktan sonra vakit kaybetmeden sandığı açtım ve sandığın en alt köşesinde duran mucize kutusunu almak için sandığın üst kısımlarındaki eşyaları birer paçavra gibi görerek fırlatmaya başladım.
En sonunda kırmızı bi yumurta şeklindeki mucize kutusunu görünce derince bir iç çektim ve hemen onu kucağıma aldım.
Bütün mucize kutularında olduğunu bildiğim ve benim mucize kutumda da olan gizli kodu girdikten sonra mucize kutusu açıldı.
İçinden ilk önce böcek mucizesini, sonra kaplumbağa mucizesini ve en son kedi mucizesini aldıktan sonra küpeleri, bilekliği ve yüzüğü çarçabuk giyindim.
Üç tane ışık belirdiğinde içimde o ilk günkü heyecan ve korku vardı.
İlk önce Tikki, sonra Wayzz ve sonra da Plagg görününce ilk işim Tikki'yi avuçlarım arasına alıp sevmek oldu. Bunu kıskanan diğer kwamiler gelip omuzlarıma konunca onlara dokunup sevgimi gösterdim.
Sonra bir anda Wayzz endişeyle konuşmaya başladı.
"Marinette, sana söylemem gereken çok önemli bir şey var."
"Nedir o Wayzz?"
"Kelebek mucizesi... Onun algısını hissettim."
"Ne?!"
"Doğru Marinette, acilen bir şeyler yapmalıyız. Kelebek mucizesi yine kötülük için kullanılabilir!"
"Peki Wayzz, ben... Tek başıma ne yapabilirim?"
"Bak Marinette. Yıllar önce olduğu gibi şimdi de Paris'in bir uğurböceğine ve bir de karakediye ihtiyacı var."
"Yani?"
"Gardiyan olarak yeni bir karakedi bulmalısın."
"Ama Wayzz, biliyorsun ki kimlikler..."
"Uğurböceği bir gardiyan, öyle değil mi? Karakedinin kimliğini bilmende hiçbir sorun yok. Usta Fu burada olsaydı o da aynısını düşünürdü."
"Peki Wayzz."
Yerimden kalktım ve odanın içinde bir o yana bir bu yana yürümeye başladım.
"Karakedi, karakedi, karakedi... Kim karakedi olmak için uygun?"
Sonra aklımda bir fikir canlandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK MEYDANI
Fiction généraleUğurböceği ve Karakedi süper kötü Hawkmoth'u bir kere yenmişlerdir. Ama bu onların kelebek mucizesinin yeni sahibi ile karşı karşıya gelmeyeceğini kanıtlamıyordur. Bakalım neler olacak? Uğurböceği ve Karakedi tekrar bu süper kötüyü yenebilecekler mi...