17

633 88 111
                                    

Felix bir şeylerin kırılıp kırılmadığına dikkat etmeden çantasını odanın bir köşesine firlatti ve bütün gün özlediği yumuşak ve konforlu yatağına oturdu. Çok yorgundu, yoğun bir gün geçirmişti ve hiç kimse ya da hiçbir şeyle konuşmak istemiyordu.

Ama hayalet erkek arkadaşı odanın ortasında belirince başka bir seçeneği yoktu.

"Hey." Felix bakışlarını yukarı kaldırdığında sevgilisinin yüzündeki kocaman gülümsemeyi gördü. "Selam, bebeğim."

"Lütfen az önce söylediğin şeyi tekrar et, rüya görmediğime emin olmalıyım."

"Rüya göremiyorsun ki chris. Uyuyamıyorsun bile."

Chris sevgilisinin yanına oturdu ve burnunu öptü. "Mükemmel." Sonra arkasına yaslandı ve sevgilisiyle konuşmaya çalıştı.

"Okul nasıldı?"

"Berbat. Matematikten C aldım, öğle yemeğimi evde utmuşum ve hyunjin denilen bir çocuk benimle uğraşmaya devam ediyor ve koridorun ortasında kalçama bir şaplak attı şimdiyse herkes bizim şey falan olduğumuzu düşünüyor, bilirsin.."

Sözcüklerin dudaklarından dökülmesiyle pişman olması bir olmuştu. Chris gerçekten de korumacıydı.

"Senin kalçana mı dokundu? Eliyle?"

Felix iç çekti ve gözlerini kaçırarak beyaz çarşaflara bakmaya başladı, kesinlikle emindi ki, Chris tekrardan onu okulda izlemeye başlayacaktı. "Hayır, kalçalama dirseğiyle dokundu."

"Bu ciddi bir konu."

Chris sinirleniyordu ama Felix bunu fark edemeyecek kadar yorgundu.

"Sadece kalçama dokundu, tabii ki de bu benim de sinirlerimi bozuyor ama bu dünyanın sonu değil."

"Ne?! Ben senin erkek arkadaşınım ve ben bile daha senin kalçalarına dokunamadım."

Felix esnedi ve kolunu kaşıdı. "Eğer şimdi dokunmak istiyorsan hiç durma, umursamak için çok yorgunum."

Chris ona 'ciddi misin?' bakışı attıktan sonra ellerini Felix'in kalçalarına götürüp sıktı. (öhm ayb)

Felix bunun olacağını bilmesine rağmen ağzından küçük bir cırlama çıktı. Bu ona nedensizce daha önce gördüğü rüyayı hatırlatmıştı.

"Tam iki dakikadır utanmadan ellerini çekmiyorsun."

"Tam iki dakikadır utanmadan buna izin veriyorsun."

"Haklısın."

Aniden Chris dudaklarını, sarışının boynuna götürdü ve çocuğun bembeyaz tenini emmeye başladığında inlemesine neden oldu.

"Sadece ben sana böyle dokunabilirim. Eğer o hyunjin ya da her neyse tek parmağını sana değdirirse ölür. Anladın değil mi?"

Chris onayladı. "Sadece sen bana böyle dokunabilirsin."

Chris kalçalarını felix'e sürttüğünde sarışının ağzından sert bir inleme çıktı ve hayalet çocuk bu olayın nereye gideceğinin farkına vardı.

Chris hemen geri çekildi.

"Daha değil." (yine kandirdim za)

Felix hayal kırıklığını gizlemeye çalıştı ama Chris'in haklı olduğunu biliyordu. Çok hızlı ilerliyorlardı, özellikle de bu konuda.

Ne yaptıklarından emin bile değildi. Annesine bunu nasıl söyleyecekti? Hey anne bir hayaletle çıkıyorum! çıldırır mıydı? Ona karşı çıkar mıydı? Chris annesine zarar verir miydi? Muhtemelen hayır ama yine de emin değildi.

Sarışın çocuk başını sallayarak onayladı ve kollarını Chris'e dolayıp sıkıca sarılmadan önce gülümsedi.

"Bir gün."

******
BURAYİ COK BOSLADİM YİNE AGLMAK

ve yine kandirdim smut sandnz dmi hepnzn ici fesat MZLAÖXLAÖDM

shifting deniyorum bu arada yapan fln varsa methodunu solesin

Neyse sizi sevirem hadi bay bu gece cok sikilirsam yine bi bolum atarim uymuyonuz ins

Mwah
~♥

Challenge | ChanLixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin